Meaning of
"1.boşa çıkarmak, engel olmak, bozmak, engellemek, 2.düş kırıklığına uğratmak, hüsrana uğratmak, sinirlerini bozmak"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
1.boşa çıkarmak, engel olmak, bozmak, engellemek, 2.düş kırıklığına uğratmak, hüsrana uğratmak, sinirlerini bozmak
frustrate