Meaning of
"1.kırbaç, kamçı, 2.bela, musibet, afet, felaket, dert, 3.kamçılamak, kırbaçlamak, 4.cezalandırmak, 5.büyük zarar vermek, felaket getirmek, acı çektirmek"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
1.kırbaç, kamçı, 2.bela, musibet, afet, felaket, dert, 3.kamçılamak, kırbaçlamak, 4.cezalandırmak, 5.büyük zarar vermek, felaket getirmek, acı çektirmek
scourge