Meaning of
"1.zayıf, güçsüz, bilincini yitirmek üzere, bayılmak üzere, 2.çok küçük, 3.soluk, donuk, sönük, zayıf, silik, 4.bayılmak, 5.güçsüzleşmek, 6.baygınlık, bayılma"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
1.zayıf, güçsüz, bilincini yitirmek üzere, bayılmak üzere, 2.çok küçük, 3.soluk, donuk, sönük, zayıf, silik, 4.bayılmak, 5.güçsüzleşmek, 6.baygınlık, bayılma
faint