Meaning of
"DOĞA"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
DOĞA
INTERNAL
doğa
nature
doğa araştırmacısı
natural philosopher
doğa bekle
nature wait
doğa bilimleri
natural science
doğa bilimleri uzmanı, natüralist, doğalcı
naturalist
DOĞA FİLMİ
SCENIC
DOĞA GÜÇLERİ İLE İLGİLİ
ELEMENTAL
DOĞA GÜÇLERİ İLE İLGİLİ
ELEMENTARY
doğa hâli
state of nature
doğa kanunu
natural law
Doğa koruma alanı
Nature protection zone
doğa ötesi, fizikötesi, metafizik
metaphysics
DOĞA ŞARTLARI
ELEMENT
doğa üstü güçlere sahip olmak
charm
doğa yaradılış
nature
doğa, tabiat
nature
doğabilimci
naturalist
DOĞACI
NATURALIST
DOĞACI
NATURIST
DOĞACILIK
NATURALISM
doğacılık
naturalism
DOĞAÇLAMA
AD-LIB
DOĞAÇLAMA
IMPROMPTU
DOĞAÇLAMA
IMPROVISATION
DOĞAÇLAMA YAPMAK
IMPROVISE
doğaçlama, emprovizasyon
improvisation
DOĞAÇLAMADAN ÇALMAK
VAMP
DOĞAÇTAN SÖYLEMEK
EXTEMPORIZE
DOĞAÇTAN SÖYLENMİŞ
IMPROVISED
DOĞAÇTAN YAPILAN
EXTEMPORANEOUS
DOĞAÇTAN YAPILAN
EXTEMPORARY
doğada geçirilen zaman
green time
doğada tabanda bulunan çakıl, mercan ve kum gibi maddelerin farklı katmanları
substratum
doğada yaygın bulunan bir mantar cinsi
absidia
doğada yok olmak
decompose
doğadan esinlenmiş
nature-inspired
doğadan esinlenmiş algoritma
nature-inspired algorithm
doğadan esinlenmiş bilişim
nature-inspired computing
doğadan esinlenmiş bilişsel algoritma
nature-inspired cognitive algorithm
doğadan esinlenmiş bilişsel çözümyolu
nature-inspired cognitive algorithm
doğadan esinlenmiş çözümyolu
nature-inspired algorithm
doğadan esinlenmiş teknoloji
nature-inspired technology
DOĞAL
FREE
DOĞAL
UNSCHOOLED
doğal
canonic
DOĞAL
UNSOPHISTICATED
DOĞAL
CONNATURAL
DOĞAL
EASY
doğal
artless
doğal
scenic
DOĞAL
NATIVE
doğal
native
doğal
natural
DOĞAL
INARTIFICIAL
DOĞAL
INBORN
DOĞAL
INBRED
DOĞAL
INDIGENOUS
DOĞAL
SPONTANEOUS
DOĞAL
INGENUOUS
DOĞAL
UNAFFECTED
DOĞAL
INHERENT
DOĞAL
INNATE
doğal
unconditioned
doğal (kabul edilmiş) isim
canonical name
doğal afet
act of god
Doğal afet
Natural disaster
Doğal afet sigortaları kurumu
Natural disaster insurance authority
Doğal Afet Sigortaları Kurumu
Natural Disasters Insurances Authority
Doğal afet sigortası
Natural disaster insurance
doğal afetler
acts of God
Doğal afetler
Natural disaster
Doğal altın
Native gold
Doğal alumina
Native alumina
Doğal amalgam
Native amalgam
Doğal anıtlar
Nature monuments
Doğal antimuan
Native antimony
Doğal arsenik
Native arsenic
Doğal asfalt
Elaterite
DOĞAL AYIKLANMA
NATURAL SELECTION
doğal ayıklanma
natural selection
DOĞAL AYIKLANMA
SELECTION
Doğal ayrıştırma (domda)
Gravity separation
doğal bağışıklık
natural immunity
Doğal bağlı
Natural bonded
Doğal bağlı kalıp kumu (döküm)
Naturally bonded moulding sand
Doğal bağlı kum
Natural bonded sand
Doğal bakır
Native copper
doğal bal; ham bal
natural honey; raw honey
Doğal baskı
Natural print
doğal biçim
canonical form
Doğal bilimler
Physical sciences
doğal bilimler
natural sciences
doğal bilişim
natural computing
doğal bir gelişme
outgrowth
doğal bir sonuç
outgrowth
Doğal Bitki Örtüsü
Nature plant cover
Doğal bizmut
Native bismuth
Doğal blok mika
Natural block mica
Doğal bolluk(yerdeşler, izotoplar)
Natural abundance
doğal boy, tam boyut
full size
Doğal büyüklük dağılımı
Natural size distribution
doğal büyüklükte
life-size
doğal büyüklükte
life-sized
Doğal büyüklükte
As large as life
doğal büyüklükte artırılmış gerçek sanal kişisi
life-sized AR avatar
Doğal cam; yanardağ camı
Obsidian glass
Doğal civa
Native mercury
Doğal çekim.Baca yüksekliği ile gazların basınç farkı nedeni ile oluşturduğu çekim.
NATURAL DRAUGHT
Doğal çekiş
Natural draft
Doğal çekiş (fırın)
Natural draft
Doğal çekişli soğutma kulesi
Natural draft cooling tower
Doğal çevre
Natural environment
doğal çevreyi koruma
environmental control
doğal çimento
natural cement
Doğal çinko sülfür
Blende
doğal dalga
natural wave
doğal dalga boyu
natural wavelength
Doğal demir
Native iron
Doğal destek
Natural support
doğal detay
natural detail
doğal dil
natural language
doğal dil anlama
natural language understanding
doğal dil işleme (DDİ)
Natural Language Processing (NLP)
doğal dil işleme yönleri
aspects of natural language processing
doğal dil, tabii dil
natural language
doğal dilde anlama
natural language understanding
Doğal dolaşım
Natural circulation
doğal dolgu zemin
natural filling ground
doğal dünya
natural world
Doğal elmas; Ham elmas
Natural diamond
Doğal enerji
Natural energy
doğal felaket
natural disaster
Doğal frekans
Natural frequency
doğal gaz
natural gas
Doğal gaz boru hattı
Natural gas pipeline
Doğal gaz tepkimesi
Natural gas reaction
doğal gaz, yergazı
natural gas
Doğal gazlı kazan, gazlı kazan
Gas-fired boiler
Doğal gerilim açma ölçümleri
Self-potential exploration
Doğal gerinim
Natural strain
doğal gönderim
canonical mapping
Doğal görünümden
From nature
Doğal grafit - Grafit (Tuvenan)
Natural graphite-Graphite (run of mine)
doğal grup değişkeni
natural group variable
Doğal gümüş
Native silver
Doğal gümüş cevheri; akantit
Acanthite
Doğal güneş camı
Natural daylight glass
doğal gürültü
natural noise
doğal hal
natural state