Meaning of
"KAZANÇ"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
KAZANÇ
PROCEEDS
KAZANÇ
PROFIT
kazanç
profit
kazanç
return
KAZANÇ
YIELD
KAZANÇ
CAPITAL
KAZANÇ
GAIN
kazanç
gain
kazanç
gain, profit
KAZANÇ
BENEFIT
KAZANÇ
ACQUIREMENT
KAZANÇ
ACQUISITION
kazanç
acquirement
kazanç
income
KAZANÇ
EARNINGS
Kazanç
Earning
kazanç
earnings
kazanç
interest
KAZANÇ
CONVENIENCE
kazanç
booty
KAZANÇ
RECEIPT
KAZANÇ
GRIST
KAZANÇ
AVAILS
KAZANÇ
INCOME
KAZANÇ
INCREMENT
KAZANÇ
WINNINGS
kazanç
win
Kazanç ( elektronikte)
Gain
Kazanç ayarı, kazanç reglajı
Gain control
kazanç bantgenişliği çarpımı
gain bandwidth product
kazanç duyarlılığı
gain sensitivity
kazanç geliri
earned income
Kazanç getirici faaliyet
Gainful occupation
kazanç getirisi, kazanç verimi
earnings yield
Kazanç getirmek
To yield a benefit
kazanç hatası
gain error
Kazanç katsayısı
Gain factor
Kazanç kaybı
LOSS OF EARNING
KAZANÇ KAYNAĞI
BONANZA
kazanç kontrolü
gain control
kazanç kontrolü
gaining control
Kazanç ortaklığı; Kârortaklığı
Profit-sharing
kazanç payı
dividend share
kazanç payı
gain margin
Kazanç payı
Balance sheet premium
kazanç sağlamak, yararlanmak
cash in
kazanç sahibi, gelir sağlayan
earner
kazanç vergisi
profit tax
kazanç, edinti
acquisition
kazanç, kar
Earning
kazanç, kâr, artma, artis. f. -i elde etmek, -e sahip olmak
Gain
Kazanç, kâr, kar etme
Profit
Kazanç, kazanma, kar, gelir, ücret
Earning
Kazanç, ücret, gelir
Earning
kazançla, karlı olarak
profitably
Kazançlar
Gains
Kazançlar, Karlar
Earnings
KAZANÇLI
PAYING
KAZANÇLI
PRODUCTIVE
KAZANÇLI
PROFITABLE
kazançlı
profitable
KAZANÇLI
PROSPEROUS
kazançlı
fructuous
KAZANÇLI
FRUITFUL
KAZANÇLI
YIELDING
KAZANÇLI
GAINFUL
kazançlı
gainful
KAZANÇLI
BENEFICIAL
KAZANÇLI
FAT
KAZANÇLI
LUCRATIVE
kazançlı
lucrative
KAZANÇLI
REMUNERATIVE
kazançlı
remunerative
kazançlı alışveriş
good buy
Kazançlı değil; Gelirsağlamayan; Zararına çalışan
Uneconomical
kazançlı, kârlı, yararlı
profitable
Kazançlı; Kârlı
Profitable
Kazançlılık; Kârlılık
Profitibility
KAZANÇSIZ
GAINLESS
kazançsız, kârsız
gainless