Meaning of
"UÇUCU"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
Uçucu
Evaporative
uçucu
fugacious
uçucu
feather
UÇUCU
VOLATILE
uçucu
volatile
uçucu
volitant
uçucu
flyer
uçucu (geçici) olmayan artıklar
nonvolatile residues (NVR)
uçucu bellek
volatile memory
uçucu bellek
volatile storage
uçucu değişken
volatile variable
uçucu hale getir
volatilize
uçucu kül
fly ash
Uçucu kül bunkeri
Fly ash hopper
Uçucu kül geri beslemesi
Fly ash return
Uçucu kül, kurum
Fly ash
Uçucu külde yanmamış karbon kaybı
Loss due to carbon in fly ash
Uçucu küllü çimento (UKç)
Cement with fly ash
Uçucu madde
Volatile matter
Uçucu madde
Spirit
Uçucu maddeler
Volatile substances
Uçucu miktarı
Volatile content
Uçucu model dökümü
Evaporative-pattern casting
uçucu olmayan
nonvolatile
uçucu olmayan bellek
nonvolatile memory
uçucu olmayan bellek
nonvolatile storage
Uçucu örgensel bileşik
Volatile organic compound
Uçucu safsızlık
Volatile Impurity
Uçucu sıvı
Volatile liquid
Uçucu toplama dizgesi (kok fırını)
Foul gas collecting system
Uçucu tuzlar
Volatile salts
Uçucu ürünler (kok fırını)
Volatile products
Uçucu yağ
Essential Oil
Uçucu yağ
Volatile Oil
Uçucu yağ konsantreleri, katı yağ halinde, sulu damıtık halinde ve benzeri hallerde bulunanlar
Concentrates of essential oils in fats... aqueous distillates, etc.
Uçucu yağlar
Essential oils
Uçucu yağlar (kekik yağı, defne yağı vb. dahil)
Essential oils
Uçucu yapıştırıcı
Evaporative adhesive
Uçucu; Buharlaşıcı
Volatile
Uçucular (kömür)
Foul gas
UÇUCULUK
VOLATILITY
uçuculuk
volatility