Meaning of
"açık deniz"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
AÇIK DENİZ
THE OPEN
AÇIK DENİZ
THE OPEN SEA
AÇIK DENİZ
HIGH SEAS
AÇIK DENİZ
HIGH-SEA
AÇIK DENİZ
OFFING
Açık deniz
High seas
AÇIK DENİZ
OFFSHORE
AÇIK DENİZ
DEEP-SEA
açık deniz
open sea
AÇIK DENİZ
SEAGOING
Açık deniz altyapı platformları (Offshore infrastructures)
Offshore infrastructures
açık deniz balıkçılığı
deep-sea fishing
Açık deniz çapası
Drift anchor
AÇIK DENİZ DEMİRİ
DROGUE
Açık deniz gemileri (offshore vessels)
Offshore vessels
Açık deniz gemileri (offshore vessels) ve altyapı platformları
Offshore vessels and infrastructure
açık deniz gemisi
ocean-going vessel
açık deniz gemisi
deep-sea steamer
Açık deniz tipi yüzer havuzlar
Seagoing floating docks
açık deniz, engin
offing
Açık denizde çalışan gemiadamı veya gemi.Denize çıkan
SEA GOING
açık denizde, enginlerde
in the offing
Açık denizde.
UPON THE HIGH SEA
açık denize çıkmaya elverişli
seagoing
açık denize çıkmaya elverişli(gemi)
sea going
açık denizler
high seas
Açık denizlerde
On the high seas