Meaning of
"dümen"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
DÜMEN
CABAL
DÜMEN
STEERING WHEEL
DÜMEN
DOPE
DÜMEN
HELM
dümen
rudder
dümen
humbug
DÜMEN
CHEAT
DÜMEN
TRICK
DÜMEN
WHEEL
Dümen anası.
RUDDER,MAIN PIECE OF
Dümen bodoslaması
RUDDER POST
Dümen bodoslaması
POST,RUDDER
Dümen boğazı.
RUDDER NECK
Dümen boşluğu
RUDDER PINTLE CLEARANCE
dümen dinleme hızı
steerageway
Dümen dinleyecek kadar yol.
WAY,STEERAGE
Dümen dişi iğneciği,iğnecik yatağı.
GUDGEON
Dümen dişi iğneciği.
BRACE
Dümen dişi iğnecikleri
RUDDER BRACES
Dümen dolabı,ırgat,dik ırgat zincir fenerliği,kaveletası.
SPROCKET
Dümen dolabına verilen isim.
WHEEL
Dümen dolabının küçük bir hareketi ile dümenin çabuk hareketini temin eden dümen donanımı.
HARFIELD’S COMPENSATING GEAR
dümen donanımı
steering gear
Dümen erkek iğneciği
RUDDER PINTLE
Dümen erkek iğneciği.Dişi iğnecik içine giren dikey pim.
PINTLE
Dümen iğnecik yatağı
RUDDER PINTLE BEARING
Dümen kovanı.Yekenin üzerine konulduğu yer
RUDDER TRUNK
Dümen köşkü (gemi)
Wheelhouse
dümen kullanma
steerage
DÜMEN KULLANMAK
STEER
DÜMEN KULLANMAK
CON
DÜMEN KULLANMAK
CONN
DÜMEN KULLANMAK
COX
DÜMEN KULLANMAK
COXSWAIN
dümen makinesi
steering engine
Dümen makinesini,dümen dolabının dönmesi ile hidrolik olarak çalıştıran dümen donanımı.
TELEMOTOR
Dümen müşiri
RUDDER ANGLE INDICATOR
Dümen müşiri.
HELM INDICATOR
dümen pedalı, direksiyon çubuğu
rudder bar
Dümen rodu.Dümen anası
RUDDER STOCK
Dümen rodunun gemiye girdiği yer
HELM PORT
Dümen rodunun gemiye girdiği yerde yapılan sağlamlaştırıcılar
HELM PORT TRANSOM
Dümen rodunun gemiye girdiği yere vurulan saç levha
HORSESHOE PLATE
Dümen rodunun güverteden çıktığı delik
RUDDER HOLE
DÜMEN RÜZGÂRI
WAKE
DÜMEN SUYU
DEAD WATER
DÜMEN SUYU
TRACK
DÜMEN SUYU
WAKE
DÜMEN SUYU
WASH
DÜMEN SUYU
BACKWASH
Dümen suyu.
RUDDER STREAM LINE
Dümen tabanı,topuğu,öksüz omurga.
RUDDER SKEG
Dümen takozları.Dümenin yaklaşık olarak 38 dereceden daha fazla alabandalara basılmaması için dümen veya dümen bodoslaması üzerine konulmuş önleyiciler,takozlar.
RUDDER STOPS
Dümen topuğu
RUDDER HEEL
Dümen topuğu iğneciği
RUDDER HEEL PINTLE
Dümen topuk iğneciği.
HEEL GUDGEON
Dümen yekesi
Helm
DÜMEN YEKESİ
TILLER
dümen yekesi
tiller
Dümen yekesi
RUDDER TILLER
dümen yekesi, dümen takımı
Helm
Dümen yekesi.
TILLER
Dümen yelpazesi
RUDDER,BOW OF THE
Dümen yelpazesi,dümenin en büyük kısmı.Dümen anası.
MAIN PIECE
Dümen yelpazesinin bağlandığı çerçeve,dümen iskeleti.
RUDDER FRAME
dümenci
steersman
dümenci
helmsman
dümenci
helmsmen
DÜMENCİ
TRICKSTER
dümenci
cox
DÜMENCİ
COXSWAIN
dümenci
coxswain
Dümenciye verilen emirlerle gemiyi klavuzlamak,idare etmek.
CON
Dümene bakmak,dümen dinlemek.
ANSWER (The helm)
Dümene ve yekeye denizlerin yapacağı etkiyi azaltmak için konulan donanım.
RELIEVING GEAR
Dümeni alabanda yapmak
HARD OVER
Dümeni taşıyan enalt erkek iğnecik
BEARING PINTLE
Dümeni yerinden çıkarmak.Tersi,to ship
RUDDER,TO UNSHIP
Dümenin belirli bir açıdan daha fazla alabandaya gitmemesi için konulmuş takoz engelleyici.
STOP CLEAT
Dümenin belirli bir açıdan daha fazla dönmemesi için konulan durdurucular
CLEAT STOPS
Dümenin döndürülebileceği,basılacağı açıyı sınırlandıran durdurucu
RUDDER BRACKET
Dümenin erkek yada dişi iğnecikleri
RUDDER IRON
DÜMENLE İDARE
STEERAGE
DÜMENLE İDARE ETMEK
STEER
Dümenle ilgili seyir tecrübeleri.
MANEUVERING TRIALS
Dümenle,dümen dolabı arasındaki bütün makine ve bağlantılar.Dümen donanımı.
STEERING GEAR
Dümenlenebilir taşıyıcı dingil
Steering tag axle
Dümenlenebilir tekerlek
Steered wheels
DÜMENSİZ
RUDDERLESS
Dümensiz,makinesiz yedekte çekilen duba.
DUMB BARGE (DUMB LIGHTER)