Meaning of
"hız"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
HIZ
HASTE
HIZ
BAT
hız
pelt
HIZ
EXPEDITION
HIZ
TILT
hız
impetus
HIZ
LICK
HIZ
VELOCITY
hız
velocity
HIZ
CELERITY
hız
celerity
hız
rush
HIZ
RAPIDITY
hız
rate
HIZ
DISPATCH
Hız
Impetus
hız
speed
Hız aralığı
Speed range
Hız aşım aralığı
Speed transient overshoot
Hız ayar aralığı
Speed regulation range
Hız ayar tertibatı
Speed setting device
Hız ayar tertibatı
Speeder gear
Hız ayar yayı
Speed setting spring
Hız ayar yayı
Speeder spring
Hız ayarı, hız reglajı
Speed control
hız ayarlaması
speed adjustment
Hız ayarlayıcısı motoru, hız ayar motoru
Speed changer motor
Hız ayarlı motor
Variable-speed motor
Hız ayarlı motor
Adjustable speed motor
hız ayarlı sürme
adjustable speed drive
hız azalması
decrease of speed
Hız basamaklı aksiyon kademesi
Velocity-compounded impulse stage
Hız basamaklı aksiyon türbini
Velocity-compounded impulse turbine
Hız belirleyici süreç
Rate-controlling process
Hız botu
Powderboat
Hız Değişmezi
Rate Constant
hız değiştiren yoğunlaştırıcı
speed converter concentrator
Hız değiştirgeci, hız ayarlayıcısı
Speed changer
hız değiştiricisi
speed variator
hız denetimi
pacing
Hız denetimi
Speed monitoring
Hız diyagramı
Velocity diagram
Hız düşümü
Speed drop
Hız düşürme dişlisi, hız düşürücü
Speed reducer
Hız düşüşü.
DROP OF VELOCITY
hız düzeltmesi
velocity correction
hız düzeltmesi
velocity correction (VELCOR)
hız düzenler tampon hafıza
typeahead buffer
hız gösterge sonsuz dişlisi
speedometer worm gear
Hız göstergeleri ve takometreler (kara araçları için olanlar hariç)
Speed indicators and tachometers (excl. for land vehicles)
Hız göstergesi
Speed indicator
hız göstergesi
speedometer
hız göstergesi kablosu
speedometer cable
hız hatası
velocity error
Hız işareti
Road speed signal
Hız kademesi
Velocity stage
Hız kameraları
speed cameras
HIZ KAYBEDİP DÜŞME (UÇAK)
STALL
HIZ KAZANMA
RUN-UP
hız kesen
decelerator
Hız kesici kasisler
Speed bumps
Hız kesimli ışınım
Braking radiation (Bremsstrahlung)
Hız kesme, yavaşlama
Decelaration
HIZ KESMEK
SLACKEN
Hız kısıtlayıcı aşama
Rate-limiting step
Hız kısıtlayıcılar
Speed limiters
hız kontrolü
speed control
Hız kontrolü
Cruise control
HIZ LİMİTİ OLMAYAN YOL
SPEEDWAY
hız limiti, azami sürat
speed limit
Hız limitörü
Speed limitation
Hız limitörü
Cruise control
Hız monitörü
Speed monitor
hız numarası
speed number
hız oranı
velocity ratio
hız ölçer
accelerometer
hız ölçer
tachometer
Hız ölçerler
Speedometers
Hız ölçme borusu; Pitot borusu(akışkanlar)
Pitot tube
Hız ölçümü
Speed measurement
hız potansiyeli
velocity potential
Hız programlayıcısı
Control for cruise control
Hız programlayıcısı
Cruise control
Hız referans değeri, hız ayar noktası
Speed set point
Hız reglaj aralığı
Range of speed regulation
Hız reglaj sistemi
Speed governing system
Hız reglaj valfi
Speed control valve
Hız regülasyonu, hız ayarı
Speed regulation
Hız regülatörü
Speed controller
Hız regülatörü
Speed governor
Hız regülatörü
Speed regulator
Hız regülatörü kabini
Speed governor cabinet
Hız regülatörü kabini, hız regülatörü hücresi
Speed governor cubicle
Hız regülatörü test tertibatı
Testing device for speed governor
hız regülatörü, hız düzenleyicisi
speed governor
hız sabiti
rate constant
Hız salınımı
Speed fluctuation
Hız salınımı
Speed variation
Hız sayaç teli, kilometre saati kablosu
speedometer cable
Hız sınırı
Speed limit
hız sınırı
speedgate
Hız sınırını aştınız
You exceeded the speed limit
Hız sınırlama regülatörü
Speed limiting controller
Hız sınırlama regülatörü
Pre-emergency speed governor
Hız sınırlayıcısı
Speed limiter
Hız sınırlayıcısı
Speed limiting device
hız süresi
rate time
Hız transdüseri
Speed transducer
Hız tümsekleri
speed humps
hız uyarlamalı sayısal abone hattı
rate adaptive digital subscriber line (RADSL)
hız uyarlaması
rate adaptation
hız uyumlu dsl
rate-adaptive dsl (RADSL)
Hız üçgeni
Velocity triangle
hız ver
hasten
hız vermek
hasten
HIZ YAPMAK
CAREER
HIZ YAPMAK
SPEED
HIZ YAPMAK
SPEED UP
Hız yasaları
Rate laws
hız yolu, asfalt
throughway
HIZ, ACELE
Haste
hız, çeviklik, sürat
quickness
Hız, dönme hızı
Speed
hız, hız vektörü
velocity
HIZ, HIZLI GİTMEK
Speed
hız, oran
rate
hız, sürat
celerity
hız, sürat, ivinti, çabukluk, çabuk gitme
Speed
HIZAR
WHIPSAW
HIZAR İLE DOĞRAMAK
WHIPSAW
Hızar makinesi
Slabbing gang
Hızar tozu
Sawdust
hızar, iki kollu testere
pit saw
Hızar, testere
Bucksaw
hızarcı
lumber
hızarcı
lumberman
Hızbilim değişmezi
Kinetic constant
Hızbilim kuramı
Kinetic theory
Hızbilim; Kinetik
Kinetics
Hızbilimsel gaz kuramı
Kinetic theory of gases
hızdaki dalgalanma
speed fluctuation
Hızı artırarak ilerlemek.
GATHER WAY
HIZI KESİLEREK DÜŞMEK
STALL
hızında
at a rate of
HIZINI AYARLAMAK
PACE
HIZINI DÜŞÜRMEK
DE-ESCALATE
hızını eksiltmek, yavaşlatmak, ağırlaşmak
slow up
HIZINI KESMEK
RETARD
HIZIR GİBİ YETİŞEN
PROVIDENTIAL
hızır gibi yetişen
providential