Meaning of
"ulaş"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
ulaş
run into
ulaş
get at
ulaş
get through
ulaş
arrive
ulaş
arrive in
ulaş
got at
ulaş
got through
ulaş
gotten through
ulaş
attain
ULAŞABİLME
ACCESSIBILITY
ulaşama
fail to reach
ulaşılabilecek en az başarı
worst
ULAŞILABİLECEK UZAKLIK
REACH
ulaşılabilir
Within reach
ULAŞILABİLİR
ACCESSIBLE
ulaşılabilir
accessible
ULAŞILABİLİR
APPROACHABLE
ulaşılabilir
reachable
ULAŞILABİLİR
ATTAINABLE
ulaşılabilir
attainable
ulaşılabilir hale getir
made accessible
ulaşılabilir hale getir
make accessible
ulaşılabilir, erişilebilir
getatable
ulaşılabilir, erişilebilir
attainable
ulaşılabilir, erişilebilir, gerçek
achievable (SMART içinde)
ulaşılabilirlik
accessibility
ulaşılabilirlik
attainability
ulaşılabilirlik
attainableness
ulaşılamayacak kadar ileri gitmek
get out of reach
ULAŞILAMAZ
UNTOUCHABLE
ULAŞILAMAZ
INACCESSIBLE
ulaşılamaz
unattainable
ulaşılamaz, erişilmez
Untouchable
ulaşılamaz, erişilmez, dokunulmaz
untouchable
ulaşılmayacak kadar uzaklaşmak
get out of reach
ulaşılmayacak kadar uzakta olmak
get out of reach
ulaşılmaz
inaccessible
ulaşılmaz
unapproachable
ULAŞILMAZLIK
INACCESSIBILITY
ulaşım
communication
ulaşım
intercommunicate
ulaşım
transportation
Ulaşım alternatifleri
alternative modes of transportation
ulaşım amaçlı olarak iki hamalca taşınan koltuk
sedan
ulaşım araçları
means of transport
Ulaşım araçları için koltuklar (seleler hariç)
Seats for means of transport (except saddles)
Ulaşım Araştırma Bilgi Servisi
Transportation Research Information Services
Ulaşım Araştırma Forumu
Transportation Research Forum
Ulaşım Araştırma Kurulu
Transportation Research Board
Ulaşım Araştırmaları Kuruluşu
Institute of Transportation Studies
Ulaşım Arttırma Hareketi
Transportation Enhancement Activity
Ulaşım bileti satış makineleri
Transport ticket vending machines
Ulaşım Bilgi Sistemi
Transportation Information System
Ulaşım Bilgisayar Merkezi
Transportation Computer Center
Ulaşım Bölümü
Department Of Transportation
Ulaşım Geliştirme Programı
Transportation Improvement Program
Ulaşım Genişletme Aktiviteleri
Transportation Demand Management
Ulaşım İstatistikleri Bürosu
Bureau of Transportation Statistics
Ulaşım Kazanç Düzenlemesi
Transportation Acquisition Regulation
Ulaşım Kontrol Ölçümü
Transportation Control Measure
Ulaşım Mühendisleri Enstitüsü
Institute of Transportation Engineers
Ulaşım mühendisleri enstitüsü
institute of transportation engineers
Ulaşım Ofis Ağ Sistemi
Transportation Office Network System
Ulaşım Planlama Kurulu
Transportation Planning Board
Ulaşım planlaması
Transport planning
Ulaşım planlaması
transportation planning
Ulaşım Servisi
Transportation Service
Ulaşım sistem verimliliğini yönetmek
managed for transport system efficiency
Ulaşım Sistem Yönetimi
Transportation System Management
ulaşım sistemi
intercommunication system
Ulaşım sistemi
transportation system
Ulaşım Sistemleri Merkezi
Transportation Systems Center
Ulaşım Test Merkezi
Transportation Test Center
ulaşım vasıtası
means of transportation
Ulaşım ve konaklama da dahil mi?
Transport and accommodation included?
Ulaşım ve otopark yönetim programları
transportation and parking management programs
Ulaşım ve otopark yönetim servisleri
transportation and parking management services
ulaşım yolu trafiğinin yavaşlatılması amacıyla yapılan tümsek gibi engeller
traffic calming
Ulaşım Yönetim Bölgesi
Transportation Management Area
Ulaşım Yönetim Merkezi
Transportation Management Center
Ulaşım, erişim
Access
Ulaşım, mobilite
mobility
Ulaşım, nakil, taşıt, taşımacılık, taşınım
transportation
Ulaşımda Müşterek Araştırma Programı
Transportation Cooperative Research Program
Ulaşımı İyileştirme Programı
Transportation Management Association
ULAŞMA
ACCESS
ULAŞMA
ACCESSION
ulaşma
accession
ULAŞMA
ATTAINMENT
ULAŞMAK
COME
ULAŞMAK
COME AT
ULAŞMAK
COME TO
ULAŞMAK
COME UP TO
ULAŞMAK
COME UP WITH
ULAŞMAK
GAIN
ulaşmak
gain
ULAŞMAK
HIT
ulaşmak
strike
ULAŞMAK
ACHIEVE
Ulaşmak
To reach, to come, to arrive
ULAŞMAK
LIVE UP TO
ULAŞMAK
APPROACH
ULAŞMAK
GET AT
ULAŞMAK
ARRIVE
ulaşmak
arrive
ULAŞMAK
EFFECT
ULAŞMAK
FIGURE OUT AT
ulaşmak
go
ulaşmak
reach
ulaşmak
find
ULAŞMAK
ATTAIN
ulaşmak
attain
ulaşmak
bottom
ulaşmak
make
ULAŞMAK
WIN
ulaşmak, erişmek, elde etmek
attain
ulaşmış
arrived
ulaştırma
communication
ULAŞTIRMA
TRANSMISSION
ulaştırma
transportation
Ulaştırma / taşımacılık altyapısı
Transport infrastructure
Ulaştırma altyapısı, taşımacılık altyapısı
Transport infrastructure
Ulaştırma Bakanı
Minister of Communications
Ulaştırma Bakanlığı
The Ministry of Transportation
Ulaştırma Bakanlığı
Ministry Of Transportation
Ulaştırma Bakanlığı
Ministry of Communications
Ulaştırma Bakanlığı
Ministry of Transportation
ulaştırma ve devlet
transportation and state
ulaştırmak
transport
Ulaştırmak, (1) Nakliye aracı, (2) Taşıma, nakliye
transport