Meaning of
"BASİT"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
basit
primitive
BASİT
UNDEMANDING
basit
bare
basit
undesigning
BASİT
BASIC
BASİT
EVERYDAY
BASİT
FRUGAL
BASİT
FRUGALLY
basit
untutored
BASİT
STRAIGHTFORWARD
BASİT
SIMPLE
BASİT
SIMPLEX
BASİT
SIMPLIFICATIVE
BASİT
SIMPLISTIC
basit
simple
basit
simplex
BASİT
FACILE
basit
single
basit
mickey mouse
basit
homely
basit
arcadia
basit
plain
basit
rustic
BASİT
EASY
BASİT
SMALL
BASİT
HUMBLE
BASİT
ELEMENTAL
basit
elementary
basit
spartan
BASİT
POTTY
BASİT
JEJUNE
BASİT
COUNTRIFIED
basit
native
basit
backwoods
BASİT
FOOLPROOF
BASİT
PRIMITIVE
BASİT
CRUDE
basit ağ yönetim kuralı
Simple Network Management Protocol (SNMP)
basit ağ yönetim protokolü
simple network management protocol
basit akreditif
simple letter of credit
basit ancak en hayati gerçekler ve ilkeler
bare bones
basit arabellek
simple buffering
Basit bara
Single busbar
basit bir şekilde
simply
Basit Boyama
Simple Staining
basit burma
pure torsion
basit cevher
monad
basit cümle
simple sentence
basit çekme
pure tensile
Basit çevrim
Simple cycle
basit çiçek
single flower
Basit çoğunluk
Simple majority
basit dalgaboyu bölmeli çoklama
coarse wavelength division multiplexing (CWDM)
basit değişken
simple variable
Basit dekor (cam)
Simple cut
basit detay
simple feature
basit doğrulama
basic authentication
basit eğilme
pure bending
Basit faiz
Simple interest
basit faiz
ordinary interest
basit gelecek zaman
simple future tense
Basit Gelişigüzel Örnekleme
Simple Random Sampling
basit göz
ocellus; simple eye pl: ocelli
basit harmonik bileşen
simple harmonic component
basit harmonik hareket
simple harmonic motion
basit hata
plain error
Basit Işık Mikroskobu
Bright Field Microscope
basit insan
jack-a-lent
BASİT İŞ
PUSHOVER
BASİT İŞ
MICKEY MOUSE
basit iş
simple job
BASİT İŞ
PICNIC
BASİT İŞ
PIE
basit iş
picnic
basit iş
pie
basit iş
piece of cake
basit iş
bit of cake
BASİT İŞ
PLAIN SAILING
basit iş
plain sailing
basit iş
slice of cake
basit iş
easy task
basit iş
child’s play
basit kadın
slag
basit kafes
truss
basit kelime, yalın sözcük
simple form
Basit kesir; Astüleşke(mat.)
Proper fraction
Basit kesme dekor (cam)
Grey cut
Basit kesme dekorlama(cam)
Grey cutting
Basit kırık
Simple fracture
basit kırık, önemsiz kırık
simple fracture
basit kiriş
simple beam
basit konik harita
simple conic chart
basit konik harita projeksiyonu
simple conic map projection
basit kübik
primitive cubic
basit makina
simple machine
basit metin
simple text
basit meyve
simple fruit
basit mikroskop
simple microscope
basit nesne erişim protokolü (ağ tabanlı objelerin bilgilerinin kolay edinilmesini sağlayan yazılım mimarisi)
simple object access protocol (SOAP)
basit öznitelik değeri verme ( sayısal harita )
primitive ( digital mapping )
basit posta aktarma protokolü
simple mail transfer protocol (SMTP)
Basit radyal türbin
Single-rotation radial-flow turbine
basit sade
simple
Basit sargılı
Single wound
Basit sarkaç
Simple pendulum
BASİT SES
PHONE
basit sözcük
simple word
basit sözlerle
In plain terms
basit sünme
basic creep
BASİT ŞEY
JAM
basit tarama, normal tarama
sequential scanning
BASİT VE NOTASIZ EŞLİK
VAMP
basit ve rahatsız, kaba saba
rough and ready
basit yaprak
simple leaf
BASİT YAŞAMAK
RUSTICATE
basit, bileşik olmayan
Simple
basit, sıradan, lüks olmayan
spartan
basit, yalın
simplificative
BASİTE İNDİRGEMEK
POPULARIZE
basitleşme
simplification
basitleştir
simplificate
basitleştir
simplify
basitleştir
make simpler
Basitleştirilmiş beyan usulü
Simplified procedure
BASİTLEŞTİRME
SIMPLIFICATION
basitleştirme
simpli fication
basitleştirme
simplification
BASİTLEŞTİRME
FACILITATION
basitleştirme kanunu
law of simplification
basitleştirme, sadeleştirme
simplification
BASİTLEŞTİRMEK
SIMPLIFY
basitleştirmek
simplify
BASİTLEŞTİRMEK
CHASTEN
BASİTLEŞTİRMEK
VULGARIZE
basitleştirmek, sadeleştirmek, kolaylaştırmak
Simplify
BASİTLİK
SIMPLICITY
basitlik
simple
basitlik
simpleness
basitlik
simplicity
BASİTLİK
HOMELINESS
BASİTLİK
SMALLNESS
BASİTLİK
VULGARITY
BASİTLİK
PRIMITIVENESS
basitrasin
bacitracin
Basitrasin (tıp)
Bacitracin