Meaning of
"duyarsız"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
DUYARSIZ
INSUSCEPTIBLE
DUYARSIZ
HARD-HEARTED
DUYARSIZ
THICK SKIN
DUYARSIZ
STOLID
DUYARSIZ
DEAF
duyarsız
apathetic
DUYARSIZ
IMMUNE
DUYARSIZ
SENSELESS
DUYARSIZ
INSENSIBLE
DUYARSIZ
INSENSITIVE
DUYARSIZ
INSENTIENT
duyarsız değişken, sağır değişken
dummy variable
duyarsız kulaklı
tone deaf
DUYARSIZLAŞTIRMAK
DESENSITIZE
duyarsızlık
callousness
DUYARSIZLIK
STOLIDITY
DUYARSIZLIK
DEADNESS
duyarsızlık
apathy
Duyarsızlık, acı duymama(tıp)
Hypesthesia
Duyarsızlık; Duyu azalması(tıp)
Hyperthesia