Meaning of
"ÇAKMAK"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
ÇAKMAK
UNDERSTAND
çakmak
steel
ÇAKMAK
LAND
ÇAKMAK
BE AWARE OF
ÇAKMAK
STICK
çakmak
stick
ÇAKMAK
BEETLE
ÇAKMAK
STRIKE
çakmak
strike
ÇAKMAK
DRIVE
ÇAKMAK
DRIVE IN
ÇAKMAK
ROOT
ÇAKMAK
LIGHTER
ÇAKMAK
PITCH
çakmak
lighter
ÇAKMAK
RUMBLE
ÇAKMAK
RAM
çakmak
pocket lighter
ÇAKMAK
TACK
ÇAKMAK
TACK DOWN
ÇAKMAK
FLASH
çakmak
cigarette lighter
ÇAKMAK
COTTON ON TO
ÇAKMAK
GROUND
ÇAKMAK
TWIG
çakmak
flunk
ÇAKMAK
HAMMER
ÇAKMAK (SINAV)
SPIN
Çakmak gazları
Gas fuels for lighters
Çakmak parçaları; çabuk tutuşan (piroforik) alaşımlar; yanıcı maddelerden ürünler
Parts of lighters
çakmak taşı
flint
Çakmaklar için sıvı veya sıvılaştırılmış gaz yakıtları, kap hacmi ≤300 cm³ olanlar
Liquid or liquefied-gas fuels for lighters, in containers of a capacity ≤ 300 cm³
Çakmaklar için sıvı veya sıvılaştırılmış gaz yakıtları, kap hacmi ≤300 cm³ olanlar
Liquid or liquefied-gas fuels in containers, for lighters, ≤ 300 cm³
Çakmaklar, yanıcı madde içeren malzemeler, havai fişekler, kibrit ve diğer sıvı ya da sıvılaştırılmış gaz yakıtlar
Lighters, articles of combustible materials, pyrotechnics, matches and liquid or liquefied gas fuels
ÇAKMAKLI TÜFEK
FLINTLOCK
Çakmaklı tüfek; Flinta
Flintlock
çakmaktaşı
silex
Çakmaktaşı
Chert
ÇAKMAKTAŞI
FLINT
çakmaktaşı
flint
ÇAKMAKTAŞI GİBİ
FLINTY
çakmaktaşı gibi
flinty
Çakmaktaşı kağıtları
Flint paper
çakmaktaşı, sileks
fire stone
ÇAKMAKTAŞINDAN YAPILMIŞ
FLINTY
ÇAKMAKTAŞLI
FLINTY