Meaning of
"GELECEK"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
GELECEK
FORTHCOMING
gelecek
forthcoming
GELECEK
THE FUTURE
GELECEK
COMING
GELECEK
HEREAFTER
gelecek
future
GELECEK
FUTURITY
gelecek
futurity
gelecek
To come
GELECEK
ONCOMING
gelecek
aftertime
gelecek
unborn
gelecek (ay, yıl)
coming
GELECEK AY
PROXIMO
gelecek ay
proximo
gelecek ay
next month
gelecek ay benim evlilik yıl dönümüm
it’s my wedding anniversary next month
Gelecek ay bugün
This day month
gelecek ayın sonundan önce
before the end of next month
gelecek bin yıl
the next millennium
gelecek bir felaketi önceden haber veren kişi
doomwatcher
Gelecek Değer
Future Value (FV)
gelecek filmlerden parçalar
prevue
Gelecek günlerde
In days to come
gelecek hafta
next week
Gelecek hafta
Next weeknext / week for
gelecek hafta benim evlilik yıl dönümüm
it’s my wedding anniversary next week
Gelecek hafta bugün
This day week
gelecek hafta bugün
to-day week
Gelecek hafta içinde
In the course of the next week
Gelecek iki hafta içinde
For two weeks to come
gelecek kuşak bilişimcilerin yetenekleri
competencies of future computer scientists
gelecek kuşak internet kuralı
next generation internet protocol
gelecek kuşak internet teknolojisi
next generation internet technology
gelecek kuşak teknoloji
next-generation technology
gelecek kuşak yaşayan robot
next generation living robot
GELECEK KUŞAKLAR
POSTERITY
gelecek misin?
will you come?
gelecek nesiller
posterity
gelecek olayları doğru bilen
prophetic
Gelecek posta ile
By return post
gelecek sefer
next time
Gelecek sene
Next year
Gelecek talep
future demand
GELECEK VAADEDEN
PROMISING
GELECEK VAADEDEN
UP AND COMING
GELECEK VAADEDEN
UP-AND-COMING
gelecek yıl
next year
gelecek yıl bugün
this day next year
gelecek yıl burada yaşamayacağım
I won’t live here next year
gelecek yıl görüşürüz
I’ll see you next year
GELECEK ZAMAN
FUTURE
gelecek zaman
future tense
gelecek zaman
future time
gelecek zamanlarda
In days to come
gelecek, istikbal
futurity
gelecek, müstakbel, istikbalde olan, gelecek zamana ait
Future
gelecekçi otomasyon
futuristic automation
gelecekle ilgili aşırı derecede iyimser
blue sky
gelecekle ilgili gerçekçi olmayan düşünceleri olan
blue sky
GELECEKTE
HEREAFTER
GELECEKTE
HEREINAFTER
gelecekte
in future
GELECEKTE
SOME DAY
gelecekte
In after days
Gelecekte
In future
Gelecekte
In the future
Gelecekte
In the time to come
GELECEKTE
IN TIMES TO COME
gelecekte belirsiz bir zaman
mañana
gelecekte bir zaman
by-and-by
gelecekte bitmiş zaman
future perfect tense
gelecekte bitmiş zamanın sürekli şekli
future perfect continuous tense
gelecekte kendini nerede görüyorsun?
what do you see for yourself in the future?
gelecekte kullanmak için ayırma
keeping
gelecekte ne olacağı hakkında çok düşünmek
think ahead
GELECEKTE OLACAK ŞEY
FUTURE
gelecekte teslim, vadeli teslim
future delivery
gelecekteki
prospective
gelecekteki değer
future value
Gelecekteki Ekonomik Yarar
Future Economic Benefit
Gelecekteki Nakit Akışı
Future Cash Flow
gelecekten haber veren (söz/yazı)
prophetic
gelecekten haber vermek
prophesy