Meaning of
"KİŞİSEL"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
kişisel
private
kişisel
privy
KİŞİSEL
INTIMATE
kişisel
personal
KİŞİSEL
SINGULAR
kişisel
individual
kişisel
intimate
KİŞİSEL
INDIVIDUAL
KİŞİSEL
CLOSET
KİŞİSEL
PRIVATE
Kişisel bakım fırçaları
Toilet brushes
Kişisel bakım fırçaları için saplar
Handles for toilet brushes
Kişisel bakım ürünleri
Personal care products
KİŞİSEL BAKIŞ AÇISI İLE İLGİLİ
SUBJECTIVE
kişisel bakış açısı ile ilgili
subjective
Kişisel Beceriler
Personal Skills
kişisel beyin geliştirici
personal brain trainer
kişisel bilgi
personal information
kişisel bilgi yöneticisi
personal information manager
kişisel bilgi yönetimi
personal information management
kişisel bilgiağı sunucusu
personal web server
kişisel bilgilerin korunması
personal information protection
kişisel bilgilerin korunması yasası
personal information protection law
kişisel bilgisayar
PC
kişisel bilgisayar
personal computer
kişisel bilgisayar
personal computer, PC
Kişisel bilgisayar (PC) işletim sistemi yazılım paketi
Personal computer (PC) operating system software package
Kişisel Bilgisayar Bellek Kartı Uluslararası Birliği (PCMCIA) adaptörleri ve arayüzleri
Personal Computer Memory Card International Association (PCMCIA) adaptors and interfaces
kişisel bilgisayar disk işletim sistemi
personal computer disk operating system
kişisel bilgisayar oturumu
pc session
Kişisel bilgisayarlar
Personal computers
Kişisel bilgisayarlar için merkezi işlem birimleri
Central processing units for personal computers
Kişisel Çalışma Tarzları
Personal Work Style
kişisel çekicilik
personal magnetism
kişisel çevrimiçi veri
personal online data
kişisel çevrimiçi veri depoları
personal online data stores (pods)
KİŞİSEL ÇIKAR
SELF-INTEREST
Kişisel dava nedeni ile mahkemeye gelerek ifade verilmesi.
MONITION
kişisel değer
personal value
kişisel dergi
commonplace book
kişisel dokunulmazlık
impunity
kişisel el telefonu sistemi
personal handyphone system (PHP)
kişisel erişim haberleşme sistemi
personal access communications system (PACS)
kişisel eşitsizlik
personal equation
KİŞİSEL EŞYA
BELONGINGS
Kişisel eşya
Paraphernalia
KİŞİSEL EŞYALAR
BELONGINGS
KİŞİSEL EŞYALAR
EFFECTS
kişisel etmen
personal agent
kişisel girişim
individual enterprise
kişisel gizli
private
kişisel gizlilik
privacy
kişisel gizlilik, mahremiyet
privacy
kişisel görüntü kaydedici
personal video recorder
kişisel güvenlik duvarı
personal firewall
kişisel haberleşme alanı
personal communication space (PCS)
kişisel haberleşmedeki hareketlilik
personal mobility
kişisel hakları elinden almak
enserf
kişisel hata
personal error
kişisel hedef atlayışı
individual accuracy landing
kişisel hesap
personal account
kişisel hesap, şahsi hesap
personal account
KİŞİSEL HİZMETÇİ
EQUERRY
KİŞİSEL İLANLAR SAYFASI
PERSONAL
kişisel iletişim ağı
personal communications network (PCN)
kişisel iletişim hizmeti
personal communications service (PCS)
kişisel ilişkilerini kesmek
depersonalize
Kişisel kimlik aksesuarları
Personal identification accessories
kişisel kimlik numarası
personal identity number
Kişisel koruyucu donanımlar, kişisel korunma ekipmanı
Personal protective equipment
kişisel kredi
personal loan
Kişisel kullanım için tıraş ve bakım fırçaları (diş fırçaları ve saç fırçaları hariç)
Shaving and toilet brushes for personal use (excluding tooth brushes and hair brushes)
KİŞİSEL MAL
PERSONALTY
KİŞİSEL MALIN BULUNUP TUTULMASI
TROVER
kişisel mülk
personal estate
kişisel mülkiyet
personal property
kişisel numara
personal number
kişisel numaralandırma
personal numbering
kişisel olarak
personally
kişisel olmayan
impersonal
Kişisel olmayan
Impersonal
kişisel olmayan bir hale getir
make impersonal
kişisel olmayan hesap
impersonal account
kişisel olmayan mikrometre
impersonal micrometer
kişisel olmayan, şahsi olmayan
Impersonal
kişisel özellik
idiosyncrasy
kişisel özellik
trait
kişisel özellik
mannerism
kişisel özgürlük
personal freedom
kişisel özgürlük
personal liberty
kişisel paralaks
personal parallax
Kişisel sağlayıcılar
personal providers
kişisel sayısal altyapı
personal digital infrastructure
kişisel sayısal etmen
personal digital agent
kişisel sayısal hücresel
personal digital cellular (PDC)
kişisel sayısal iletişim
personal digital communications
kişisel sayısal yardımcı
personal digital assistant
kişisel sayısal yardımcı
personal digital assistant (PDA)
kişisel sayısal yardımcı
personel digital assistant (PDA)
Kişisel sorumluluk
Personal liability
Kişisel tartı aletleri, bebek baskülleri dahil; ev tipi tartı aletleri
Personal weighing machines, including baby scales; household scales
kişisel telsiz telefon, kişisel kablosuz telefon
personal wireless telephone (PWT)
kişisel teminat, şahsi teminat
personal guarantee
kişisel teminat, şahsi teminat
personal guaranty
kişisel terbiye
personal manner
kişisel tercihler
personal preferences
kişisel varlık, mal, eşya
effects
kişisel ve taşınabilir numaralar
personal and portable numbers
Kişisel veri
Personal data
kişisel veri toplama
profiling
Kişisel veya ev tipi tartı aletleri ve baskülleri
Personal and household weighing machines and scales
kişisel yazı tipi
AdaptiFont
kişisel yazılım etmeni
personal software agent
Kişisel yetkisiyle, kişisel yetkisine dayanarak
In one’s personal capacity
kişisel zaman
personal time
Kişisel zaman ölçme bilimi
Personal horology
Kişisel, bireysel, şahsi
Personal
kişiselleştirilmiş bilgi işlem
personalized computing
kişiselleştirilmiş dizge
personalized system
kişiselleştirilmiş sağlık çözümleme
personalized health analytics
kişiselleştirilmiş sanal tanıtım
personalized digital promotion
kişiselleştirilmiş telesağlık
personalized telehealth
kişisellik
intimacy