Meaning of
"Normal"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
NORMAL
STANDARD
normal
normal
Normal
Normal (Normal front and rear)
normal
normative
normal
plain
normal
plain type
NORMAL
ORDINARY
Normal
Ordinary, normal, regular, natural, usual, standard
normal
natural
normal
par
NORMAL
REGULAR
Normal (ortalama) meteorolojik koşullar altında kabarma alçalma etkisi olmadan deniz yüzeyi.
MEAN SEA LEVEL
normal açılı mercek (kamera)
normal-angle lens
normal agrega
normal weight aggregate
Normal aşınma ve yıpranma.
FAIR WEAR AND TEAR
normal bağlantı
regular link
normal barış zamanı konuş yeri
normal peacetime location
normal belge görünümü
normal document view
normal beton
normal weight concrete
normal biçem
normal style
normal bir insan
an ordinary human being
normal bir şekilde
normally
normal bir şekilde hareket etmek
be oneself
normal boyut
normal size
Normal boyutlu taşıtlar
normal-size vehicles
Normal çelik (perlitli çelik)
Normal steel
Normal çözelti
Normal solution
Normal Dağılım
Normal Distribution
normal dağılım, olağan dağılım
normal distribution
normal değil
off (one’s) meds
normal denklem
normal equation
normal dışı çevir sesi
dial-off normal tone
normal doğum yapmayı düşünüyorum
i’m planning on having a natural birth
normal durum
normal state
Normal durumda (devre kapalıyken) kapalı kontak
Break contact
normal durumdan uzaklaşma
aberration
normal düzenleme görünümü
normal editing view
Normal el gazı, sabit devir el gazı
Normal hand throttle
Normal elektrot gerilimi
Normal electrode potential
Normal fay
Normal fault
normal fiyat
regular price
normal frekans dağılımı
normal distribution
normal gerilim
standard voltage
Normal görme, tam görme (tıp)
Trichromatopsia
normal gravite
normal gravity
normal gravite alanı
normal gravity field
Normal güç, sürekli çalışma gücü
Normal rating
normal hale getir
make normal
normal haline gelme
restoration
normal hata yasası
normal law of error
Normal hız, normal çalışma hızı
Normal speed
normal hızınıza dönün
resume normal speed
normal kasap bıçağıyla alınmayan ancak bazı mekanik yöntemlerle alınan et
mechanically recovered meat
Normal kat
Ordinary floor
normal kenar boşlukları
normal margins
Normal kesim
Regular fit
normal kesit azimutu
normal section azimuth
normal kesit hattı
normal section line
normal kıvam
normal consistency
Normal koşullar altında yapılan seyir
PLAIN SAIL
Normal kullanma sonucu eskime
Fair wear and tear
normal metin düz metin
plain text
normal olarak
normally
Normal olarak
In the ordinary course of things
normal olmayan, anormal
anomalous
normal pasaj
locus classicus
normal rakam
arabic number
normal ray açıklığı, normal hat
standard gauge
normal saat ayarı
standard time
normal sapma, gauss dağılımı
normal deviate
normal sayfa boyutundan büyük olduğu için katlanan sayfa
gatefold
normal sayfalar
normal pages
Normal sıcaklık ve basınç; Olağan sıcaklıkve basınç
Normal temperature and pressure
normal sıcaklık, ölçünlü sıcaklık
standard temperature
normal su seviyesi
normal water level
normal tire
normal hyphen
normal tire
regular hyphen
normal uçuş bölgesi
normal flight zone
Normal usul
Normal procedure
Normal vites programı
Normal programme
normal yerleşmiş plasentanın erken ayrılması
abruptioplacentae
normal yörünge
normal orbit
normal, beklendiği gibi
all in the day’s work
Normal,mutad eskime,aşınma,yıpranma.
WEAR AND TEAR
Normal/Yüzeye Dik Gerilim
Normal Stress
normaldan az ağırlığı olan
underweight
NORMALDAN SAPAN
DEVIANT
NORMALDE
NORMALLY
Normalde (devre kapalı iken) kapalı kontak
Resting contact
normalden az iş yapan kimse
underworker
normalden büyük, kocaman
jumbo
normalden daha büyük penisi varmış gibi davranan
delow
normalden daha yüksek sınıf veya standart
prestige
NORMALDEN HAFİF
UNDERWEIGHT
normalden hafif
underweight
NORMALDEN KÜÇÜK
UNDERSIZED
Normaldışı çelikler
Abnormal steels
Normale dikey olan itici kuvvet.Pervanenin sağa veya sola devrine göre geminin kıçını sağa veya sola çeken kuvvet.
TRANSVERSE THRUST
Normalin altında
Below par
NORMALİN ALTINDA
SUBNORMAL
NORMALİN ALTINDA
SUBSTANDARD
NORMALİN ALTINDA OLAN
SUBNORMAL
Normalite (kimya)
Normality
normalize et
normalize
Normalize etme yöntemi
Normalisation Method
Normalize etmek
Normalize, to-
Normalleme (çelik ısıl işlemi)
Normalizing
Normallemeısıl işlemi
Normalizing heat treatment
Normallenmiş çelik
Normalized steel
Normallenmiş çelik ürünler
Normalized steel products
Normallenmiş içyapı
Normalized microstructure
Normallenmiş makine parçaları
Normalized machine components
Normallenmiş yapı
Normalized stucture
normalleştir
normalize
normalleştirilmiş değer
normalised value
NORMALLEŞTİRME
NORMALIZATION
normalleştirme
normalization
normalleştirme tavı
normalizing
normalleştirme tavı, menevişleme
annealing
normalleştirme, normalleşme
normalization
NORMALLEŞTİRMEK
NORMALIZE
normalleştirmek
normalize
normallik
normalcy
NORMALLİK
NORMALITY
normallik
normality
normalüstü
supernormal