Meaning of
"YÜRÜME"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
YÜRÜME
TODDLE
YÜRÜME
WALK
YÜRÜME
WALKING
YÜRÜME BİÇİMİ
GAIT
Yürüme koşulları
walking conditions
Yürüme koşullarının niteliği
quality of walking conditions
Yürüme mesafesi
walking distance
Yürüme olanakları
walking facilities
Yürüme platformu, galeri
Gallery
Yürüme ve bisiklet kullanımını iyileştirme
walking and cycling improvements
Yürüme ve bisiklet şartları/koşulları
walking and cycling conditions
Yürüme yardımcıları
Walking aids
Yürüme yolu, yürüme köprüsü, yürüme platformu
Walkway
YÜRÜMEK
HAVE A WALK
yürümek
work
YÜRÜMEK
STEP
YÜRÜMEK
STEP UP
YÜRÜMEK
STIR ONE’S STUMPS
YÜRÜMEK
ANKLE
YÜRÜMEK
HIKE
yürümek
hike
YÜRÜMEK
TODDLE
YÜRÜMEK
TREAD
yürümek
walk
yürümek
walk (to)
yürümek
move
YÜRÜMEK
PACE
yürümek (belirli bir şekilde)
bear
YÜRÜMEK, YÜRÜYÜŞ
Walk
yürümekte zorluk çeken kimselere yardım etmek amacıyla üretilen dört ayaklı bir yürüme desteği sistemi (ticari marka)
zimmer
yürümemekte direnen, inat eden
balky
Yürümenin rahatlığı ve emniyeti
convenience and safety of walking
yürümeye alışık
thoroughgoing
YÜRÜMEYE BAŞLAYAN ÇOCUK
TODDLER
yürümeye devam etmek
continue walking
yürümeye devam etmek
walk on
yürümeye devam etmek
keep on walking
yürümeye yeni başlayan çocuk
toddler
yürümeye yeni başlayan çocuk
trot
yürümeye yeni başlayan çocuk
trottie