Meaning of
"benzer"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
BENZER
STAND-IN
BENZER
MATCH
BENZER
ANALOGIC
BENZER
ANALOGICAL
benzer
analogous
BENZER
ANALOGUE
BENZER
DOUBLE
BENZER
SIMILAR
BENZER
SIMULANT
benzer
Of a piece with
benzer
similar
BENZER
LIKE
BENZER
APPROXIMATE
benzer
homo
BENZER
CONFORMABLE
BENZER
HOMOLOGOUS
BENZER
CONGENER
BENZER
CONGENEROUS
benzer
like
benzer
congruence
BENZER
CONNATE
BENZER
SAME
benzer
As such
benzer
look alike
BENZER
LOOK-ALIKE
BENZER
CORRELATIVE
BENZER
IMAGE
BENZER
IN COMMON
BENZER
COUNTERPART
benzer
para-
BENZER
PARALLEL
BENZER
INDISTINGUISHABLE
BENZER
CLOSELY
benzer
semblable
benzer
spurious
benzer
akin
BENZER
ALIKE
BENZER
KINDRED
benzer
alike
benzer aynı
alike
benzer biçimde
similarly
benzer bilgisayarlar ağı
homogeneous computer network
Benzer bir kayıt
Equivalent expression
BENZER BİR ŞEKİLDE
SIMILARLY
Benzer çokgenler (mat.)
Similar polygons
Benzer dizeyler (mat.)
Similar matrices
Benzer günler gibi.Özellikle navlun anlaşmalarında sürastarya için kullanılan bir deyimdir.
PER LIKE DAY
benzer hale getir
make similar
benzer işlevleri olup, bir arada ağ şeklinde çalışan bilgisayarlar
workgroup
Benzer kümeler (mat.)
Similar sets
benzer olan şey
pendant
benzer olarak
analogously
BENZER OLMAK
BORDER
benzer rasgele değişken
non-unique random variable
benzer söylem
similar statement
BENZER ŞEKİLDE
ALIKE
benzer şekilde, aynı
similarly
benzer şekilli bir tahtaya sıkı sıkı oturması için bir kenarında oluk, diğer kenarında ise dil bulunan bir tahta
matched board
benzer şey
analogue
benzer taraf
correspondence
benzer taraf
affinity
Benzer üçgenler (mat.)
Similar triangles
Benzer ürün
Similar product
benzer, benzes, , geom. benzer
Similar
benzer, okşar, yakın
akin
benzer, yakın, paralel
analogous
benzer,paralel
analogous
Benzer; Benzeşik
Homologous
Benzer; Benzeşik
Homologue
BENZERİ
SUCHLIKE
BENZERİ
QUASI
benzerini veya daha iyisini yapmaya çalışmak
emulate
benzerini yap
replicate
benzerini yapmak
simulate
BENZERİNİN İSMİNİ KULLANMA
METONYMY
benzerleri arasında
among its kind
benzerleri arasında
among one’s counterparts
benzerleri arasında
among one’s peers
benzerlerine göre bariz küçük olan şey
mini
benzerlik
resemblance
Benzerlik
Resemblance, likelihood, similarity
BENZERLİK
PROPINQUITY
benzerlik
analogy
BENZERLİK
COMMUNITY
BENZERLİK
COMPARISON
benzerlik
comparison
BENZERLİK
SIMILAR
BENZERLİK
SIMILARITY
BENZERLİK
SIMILITUDE
benzerlik
similarities
benzerlik
similarity
benzerlik
similitude
BENZERLİK
MIMICRY
BENZERLİK
LIKENESS
BENZERLİK
APPROACH
BENZERLİK
CONFORMITY
BENZERLİK
CONGENIALITY
benzerlik
likeness
benzerlik
same
benzerlik
sameness
BENZERLİK
IDENTITY
BENZERLİK
AFFINITY
BENZERLİK
PARALLEL
BENZERLİK
PARALLELISM
benzerlik
parallelism
BENZERLİK
PARITY
benzerlik
selfsameness
benzerlik
semblance
BENZERLİK
KINSHIP
benzerlik
alikeness
benzerlik çözümlemesi
similarity analysis
benzerlik değeri
resemblance value
benzerlik dönüşümü
similarity transformation
benzerlik kontrolu
parity check
benzerlik kur
made an analogy
benzerlik kur
make an analogy
benzerlik merkezi
centre of similarity
benzerlik, benzeyis, benzeslik
Similarities
benzerlik, benzeyiş
Resemblance
benzerlik, örnekseme
analogy
BENZERSİZ
UNEQUALLED
BENZERSİZ
UNEXAMPLED
BENZERSİZ
NONESUCH
benzersiz
matchless
BENZERSİZ
NONPAREIL
BENZERSİZ
UNIQUE
benzersiz
unique
BENZERSİZ
UNMATCHED
BENZERSİZ
IN A CLASS OF ONE’S OWN
BENZERSİZ
INIMITABLE
benzersiz anahtar
unique key
benzersiz rasgele değişken
unique random variable
BENZERSİZ ŞEY
NONESUCH
BENZERSİZ ŞEY
NONPAREIL
benzersiz şey
nonpareil
benzersiz, eşsiz
unparalleled
benzeryapılı grup
homomorphic group
benzeryapılı halka
homomorphic ring