Meaning of
"içecek"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
İÇECEK
DRINK
içecek
drink
içecek
drug
içecek
beverage
içecek
board
İÇECEK
POTABLE
İÇECEK (ALKOLSÜZ)
POP
İçecek bardakları
Drinking glasses
İçecek bardakları için tutucular (dağıtıcılar hariç)
Holders for drinking glasses (except for dispensers)
İçecek dolapları
Drinks cabinets
İçecek hazırlama makineleri veya cihazları (elektrikli)
Drink preparing machines or appliances (electric)
İçecek hazırlamak için elle çalışan cihazlar
Appliances, hand-operated, for preparing drinks
İçecek işleme makinelerinin parçaları
Parts of machinery for beverage processing
İçecek kapları
Drinking cups
İçecek kapları için kapaklar
Lids for drinking vessels
İçecek kapsülü tutucuları
Beverage capsule holders
İçecek kaseleri
Drinking bowls
İçecek kompozitleri
Beverage composites
İçecek kutuları
Drink cans
İçecek otomatları
Drinks dispensers
İçecek pipetleri
Drinking straws
İçecek soğutucuları
Drink coolers
İçecek şişeleri
Beverage bottles
İçecek ve baharat bitkileri
Beverage and spice crops
İçecek yapımında kullanılan kakao içeren müstahzarlar
Preparations containing cocoa for making beverages
içecek, meşrubat
beverage
içecek, meşrubat
Beverages
İçecekler için otomatik satış makineleri
Automatic vending machines for drinks
İçecekler, tütün ve ilgili ürünler
Beverages, tobacco and related products
İçeceklerin damıtılması için imbikler
Stills for distilling beverages
İçeceklerin sınai olarak hazırlanması için makineler
Machines for the industrial preparation of drinks