Meaning of
"isa"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
isa
christ
isa mesih
jesus christ
isa peygamber
Jesus
isa vakfı üyeleriyle ilgili
jesuitical
isa’dan önce
before christ
isa’lı haç
crucifix
isa’nın çarmıha gerildiği yere kadar yürüdüğü yol
via dolorosa
isa’nın doğumu
birth of christ
İsa’nın doğumu
Nativity
İSA’NIN GÖRÜNMESİ
ADVENT
isa’nın hayatındaki önemli olaylar üzerine yapılan on beş tefekkür
mystery
isa’nın her an her yerde var olduğu inancı
ubiquitism
isa’nın her an her yerde var olduğuna inanan, lüteriyen kilisesi mensubu kimse
ubiquitist
İSA’NIN SON OLARAK TERİNİ SİLDİĞİ MENDİL
SUDARIUM
isa’nın son olarak terini sildiği mendil
sudarium
İSA’NIN TEKRAR DÜNYAYA GELECEĞİNE İNANAN KİŞİ
ADVENTIST
İSABET
HIT
İSABET
HITTING
isabet
hit
isabet
incidence
isabet
felicitous
İSABET
INCIDENCE
isabet almak
be hit
İSABET ETMEK
STRIKE
İSABET ETMEK
HIT
isabet etmek
strike
isabet etmek
hit
İSABET ETTİRMEK
HIT
İSABET ETTİRMEK
HIT THE MARK
İSABET ETTİRMEK
REACH
İSABET ETTİRMEK
NICK
isabet hızı, tıklanma oranı
hit rate
isabet oranı
hit rate
isabetli
incisive
İSABETLİ
ON THE MARK
İSABETLİ
SAGACIOUS
İSABETLİ
POINTED
isabetli
point
İSABETLİ
WELL-DIRECTED
İsabetli
In point
isabetli olarak
prophylactically
isabetsiz
impolitic
isal
conductance
isal
conduction
isanın doğumundan önce
before the birth of christ
isanın kasesi
grail
İsatin
Isatin