Meaning of
"olanak"
in english language
Turkish to English
English to Turkish
Turkish
English
OLANAK
THE POSSIBLE
olanak
offering
OLANAK
FACILITY
olanak
facility
olanak
opportunity
OLANAK
SCOPE
OLANAK
POSSIBILITY
olanak
possibility
OLANAK
POTENTIALITY
OLANAK
HANDLE
olanak irdelemesi
opportunity study
olanak kolaylık
facility
olanak tanıma
admitting of
OLANAK TANIMAK
SERVE
OLANAK TANIMAK
ALLOW OF
OLANAK TANIMAK
FACILITATE
OLANAK TANIMAK
ENABLE
OLANAK TANIMAK
MAKE POSSIBLE
olanak vermek
allow
OLANAK VERMEK
PERMIT
OLANAK VERMEK
ENABLE
OLANAK VERMEMEK
FORBID
olanak, tesis
facility
OLANAKDIŞI
IMPROBABLE
OLANAKLAR
RESOURCES
olanaklar, imkân
facilities
OLANAKLI
POSSIBLE
olanaklı bileşimler
possible combinations
olanaklı kılmak, imkân tanımak
enable
OLANAKSIZ
UNFEASIBLE
OLANAKSIZ
ABSURD
olanaksız
impossible
OLANAKSIZ
OUT
olanaksız
out of the question
OLANAKSIZ
IMPOSSIBLE
Olanaksız
Impossible
olanaksız
Unable
OLANAKSIZ BİÇİMDE
IMPOSSIBLE
olanaksız kıl
unable
olanaksız, düşünülmez, inanılmaz, düşünmesi bile hoş olmayan
unthinkable
olanaksızlık
improbability
OLANAKSIZLIK
IMPOSSIBILITY