Translate
"BENT"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
bent
1.namussuz, 2.rüşvetçi, yiyici, 3.çatlak, üşütük, 4.ibne, homo, 5.eğilim, yetenek
BENT
AKLINA KOYMUŞ
bent
azmetmek çok istemek
BENT
BÜKÜLMÜŞ
BENT
ÇİMEN
BENT
ÇİMENLİK
Bent
Eğiklik (cam)
BENT
EĞİLİM
bent
eğim
BENT
EĞRİ
bent
i. birkac cesit sert cimen.
BENT
İSTEK
BENT
KARARLI
BENT
KATLANMIŞ
BENT
KIR
BENT
KIVRIK
bent
s., i. egri, kivrik, bukulmus, kavisli; i. egim; temayul, meyil. have a bent for istidadi olmak.
bent
temayül
bent
v.bük:adj.eğri
bent
yamuk
BENT
YATKINLIK
BENT
YETENEK
Bent finish
Eğik kafa (cam)
Bent glass
Eğik cam, bombeli cam
BENT GRASS
ÇİMEN
bent on
e meyilli
bent on
-e kararlı
bent over
diğer tarafa yaslanmış
Bent stem
Yamuk ayak (cam)
bent up bar
pliye demiri
Benthanizing
Bentanitleme
Benthic Foraminifera
Bentik Foraminiferler
benthonic
bentonik
benthonic
bentonik, dip canlılarına ilişkin
benthos
bentos, dip canlıları
benthos
dip canlıları
benthos
i. deniz dibi alemi, deniz dibinde yasayan bitki veya hayvanlar. benthoscope i. deniz dibi arastlrmalarinda kullanilan kure seklinde motorsuz denizalti.
bentonite
bentonit
bentonite
yumuşak balçık
Bentonite - Grinded
Bentonit - öğütülmüş
Bentonite - Run of Mine
Bentonit - Tuvenan
Bentonite - Sorted
Bentonit - Ayıklanmış
bentonite gel
bentonit peltesi
bentonite slurry
bentonit çamuru
bentonite suspension
bentonit süspansiyonu
bentwood
bükülmüş ağaç
Bentwood
Hezaren, buharda bükülmüştahta