Translate
"BOUNCE"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
bounce
1) sıçrama (kontak), 2) sekme
bounce
1.zıplamak, 2.zıplatmak, 3.zıplamak, sıçramak, hoplamak, 4.(çek) karşılıksız olduğu için geri çevrilmek, 5.zıplama, hoplama, sıçrama
bounce
atma
BOUNCE
CANLILIK
BOUNCE
DALMAK
BOUNCE
FIRLAMAK
BOUNCE
GİRİVERMEK
BOUNCE
İŞTEN ATMA
BOUNCE
KOVMAK
BOUNCE
MARTAVAL
BOUNCE
ÖVÜNME
BOUNCE
PALAVRA
BOUNCE
SEKME
BOUNCE
SEKMEK
BOUNCE
SEKTİRMEK
BOUNCE
SEPETLEMEK
BOUNCE
SIÇRAMA
BOUNCE
SIÇRAMAK
bounce
sıçratmak
bounce
sıçrayış
bounce
v.yansı:n.yansıma
bounce
v.zıpla:n.zıplama
bounce
yansıma
BOUNCE
YÜKSEKTEN ATMA
BOUNCE
ZIPLAMA
BOUNCE
ZIPLAMAK
BOUNCE
ZIPLATMAK
bounce (something) back and forth
seçenekler arasında gidip gelmek
bounce (something) back and forth
seçenekler arasında kalmak
bounce back
toparlanmak, iyileşmek
bounce e-mail
iletilemediği için gönderene geri dönen e-posta, geri seken e-posta
bounce free
sabit kontak uçlu
Bounce return
Geri dönme
bounce something back and forth
bir şeyi iki kişi kendi arasında sektirmek
bounced mail
geri seken posta
bouncer
(otel, gazino, vb. yerlerde) fedai, goril
BOUNCER
FEDAİ
bouncer
i. sicrayan sey veya kimse, ziplayan bir sey veya kimse; A.B.D. (argo) bar, gece kulub v.b. fedaisi; buyuk sey; ing., k.dili martaval; martavalci kimse.
BOUNCER
MARTAVAL
bouncer
müşterileri atmakla görevli adam
BOUNCER
PALAVRACI
BOUNCER
ZIPLAYAN KİMSE VEYA ŞEY