Translate
"BRAVE"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
brave
1.cesur, yiğit, kahraman, 2.cesaretle karşılamak
BRAVE
CESARETLE KARŞI KOYMAK
brave
cesur
BRAVE
GÖĞÜS GERMEK
BRAVE
GÖRKEMLİ
BRAVE
KAHRAMAN
BRAVE
KIZILDERİLİ SAVAŞÇI
Brave
KORKUSUZ, CESUR
BRAVE
MERT
BRAVE
MEYDAN OKUMAK
brave
s., i., f. cesur, yurekli, yigit; yagiz, yakisikli; i. yigit kimse, kahraman; Kizilderili savasci; f. cesaretle karsi koymak, gogus germek, karsi gelmek. bravely z. yigitce.
brave
v.cesaret göster:adj.cesur
brave
yağız
brave
yakışıklı
BRAVE
YİĞİT
BRAVE
YÜREKLİ
brave as a lion
aslan yürekli
brave enough
yeterince cesur
BRAVE MAN
ASLAN
brave new world
cesur yeni dünya
brave new world
cüretkar/distopik yeni dünya
bravely
cesaretle
BRAVELY
CESURCA
BRAVELY
MERTÇE
bravely
yiğitçe
bravery
cesaret
bravery
cesaret, yiğitlik, kahramanlık
BRAVERY
GÖRKEM
bravery
gösteriş
bravery
i. cesaret, kahramanhk, yigitlik; gosteris, ihtisam.
BRAVERY
İHTİŞAM
BRAVERY
KAHRAMANLIK
BRAVERY
MERTLİK
BRAVERY
YİĞİTLİK