Translate
"BREEZE"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
breeze
1.meltem, esinti, 2.çok kolay iş, çocuk oyuncağı, 3.çıkıp gelmek/gitmek, 4.(through ile) kolayca geçmek, atlatmak
BREEZE
COŞARAK GİTMEK
BREEZE
ÇOCUK OYUNCAĞI
BREEZE
DALIVERMEK
BREEZE
ESİNTİ
BREEZE
HAFİF RÜZGÂR
BREEZE
Hafif rüzgar,meltem.
breeze
i., f. hafif ruzgar, esinti, meltem; ing., k.dili munakasa, huzur bozucu bir sey; f., k.dili cosarak gitmek, kolayca bitirmek. in a breeze (argo) kolayca.
breeze
i., ing. kok ve mangal komuru artigi kul ve komur parcalari.
breeze
meltem
BREEZE
RÜZGÂR
breeze
rüzgar gibi gelmek
BREEZE
TARTIŞMA
breeze
v.rüzgar gibi gel:n.hafif rüzgar
Breeze (Coke breeze)
1) Kömür mucuru2) Kok tozu
breeze block
cüruf briketi
breeze through
kolayca yap
breeze, breese, brize
i. atsinegi.
breezeway
i. iki bina arasindaki yalniz ustu kapali gecit.