Translate
"BROOD"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
BROOD
AİLE
BROOD
ARPACI KUMRUSU GİBİ DÜŞÜNMEK
BROOD
BİR KULUÇKADA ÇIKAN YAVRULAR
brood
civciv kuş yavrusu
BROOD
CİVCİVLER
BROOD
ÇOLUK ÇOCUK
BROOD
DAMIZLIK
BROOD
KARA KARA DÜŞÜNMEK
brood
kuluçkaya yat
BROOD
KULUÇKAYA YATMAK
brood
kuş yavruları, kuluçkaya yatmak, arpacı kumrusu gibi düşünmek, kara kara düşünmek, kuşatmak, sarmak
brood
v.kuluçkaya yat:n.civcivler
brood
yavru
brood
f., s. kuluckaya yatmak: derin derin dusunmek, dusunceye dalmak; s damizlik. brooder i. kulucka makinasi; arpaci kumrusu, dusunceli kimse. broody s. kuluckaya yatmak isteyen; dusunceye dalan.
brood chamber
kuluçkalık
brood comb; comb, brood; comb; nest
yavru yetiştirilen petek
brood depth (LR)
kuluçka derinliği (LR)
brood disease
yavru hastalığı
brood elimination; brood cleaning
elimantion gütmek; damızlık temizleme
brood mare
damızlık kısrak
brood nest
yavrulu petek
brood of laying worker; brood of drone-laying queen; false brood
yalancı ana ya da erkek; yumurtlayan ana arı; yavrusu
BROOD OVER
GÜTMEK
brood over
kuşatmak, sarmak
brood pattern
damızlık desen
brood pheromones
damızlık feromonlar
brood rearing
yavru yetiştirme
brood supers
damızlık supers
brood, (addled)
bozuk larva
brood, bald-headed
açık larva
brood, chilled
üşütülmüş yavru
brood, drone
erkek larva
brood, shotgun; brood, spotty; brood, scattered
dağınık yavru
brooder
ana makinesi, kuluçka makinası
brooder
civciv büyütme makinesi
BROODER
KARA KARA DÜŞÜNEN KİMSE
BROODER
KULUÇKA MAKİNESİ
brooder
kuluçka tavuk
Brooders
Kuluçka makineleri
broodiness
gurk olma
broodless period
broodless dönemi
broodmare
damızlık kısrak
broodtness
gurk olma
broody
1. kuluçkaya yatmak isteyen, 2. düşünceye dalan, dalgın
BROODY
KARA KARA DÜŞÜNEN
BROODY
KULUÇKAYA YATMAK İSTEYEN
broody hen
gurk tavuk