Translate
"BUMP"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Bump
1) Kasis; 2) Şişkinlik, bere
bump
1.çarpmak, vurmak, toslamak, 2.çarpışmak, 3.sarsıla sarsıla gitmek, 4.vurma, çarpma, çarpma sesi, gümbürtü, 5.şişlik, çıkıntı, yumru, şiş, 6.güm diye, aniden
BUMP
BİNDİRMEK
BUMP
ÇARPIŞMA
BUMP
ÇARPIŞMAK
BUMP
ÇARPMA
BUMP
ÇARPMAK
BUMP
DARBE
bump
i., f. vurus, carpma, darbe; sis, yumru, tumsek; f. vurmak, toslamak, carpmak, bindirmek; yerinden olmak. bump off (argo) oldurmek, slang temizlemek.
BUMP
KÜT
BUMP
SARSINTI
bump
şiş
BUMP
TOSLAMAK
BUMP
TÜMSEK
bump
v.çarp:n.çarpma
bump
v.çarp:n.darbe
bump
vurmak
bump
vuruş
bump
vuruş çarpma
BUMP
YUMRU
bump along
(proje/plan) güçlükle/belirsizlik içinde ilerlemek/devam etmek
BUMP INTO
ÇARPMAK
BUMP INTO
TOSLAMAK
bump into
rastla
bump into
rastlamak, tesadüf etmek
bump off
gebertmek
bump off
öldür
BUMP OFF
ÖLDÜRMEK
BUMP OFF
TEMİZLEMEK
bump protection
Varış koruması
bump sb off
birini öldürmek
bump sth up
artırmak, yükseltmek
bump up
artır
BUMP UP
ARTIRMAK
BUMP UP
YÜKSELTMEK
bumper
(oto) tampon
Bumper
1) Önleç,çarpma tamponu;2) Sıkılama makinesi (döküm)
bumper
ağzına kadar dolu bardak
BUMPER
AĞZINA KADAR DOLU KADEH
bumper
alışılandan çok daha bol
BUMPER
BEREKETLİ ŞEY
bumper
çamurluk
bumper
i., s., oto tampon, camurluk; agzina kadar dolu kadeh veya bardak; s. mebzul, alisilandan cok daha bol. bumper crop bereketli mahsul.
bumper
kadehi ağzına kadar doldurup içerek boşaltmak
bumper
mebzul
bumper
tampon
Bumper
TAMPON (araba)
Bumper
Tamponlar
Bumper beds
Tamponlu döşeme yatakları
bumper guard
tampon boynuzu
Bumper guards
Tampon koruyucular
bumper jack
tampon krikosu
bumper plate
tampon plakası
bumper shock absorber
tampon amortisörü
bumper spring
tampon yayı
bumper sticker
araçların tamponuna yapıştırılan ve bir mesaj ileten yazı
bumper support
tampon dayanağı
bumper year
bereketli yıl
Bumpers
Çamurluklar
bumpers
Tampon
Bumpers and parts thereof (including plastic bumpers)
Tamponlar ve parçaları (plastik tamponlar dahil)
Bumpers for vehicles
Araçlar için tamponlar
BUMPING
Geminin aralıklı olarak,sığlık bir yerde,deniz dibine vurması,dövünmesi.
bumpiness
yamru yumruluk
Bumping
Çarpma
BUMPKIN
AHMAK
BUMPKIN
DANGALAK
BUMPKIN
HÖDÜK
bumpkin
ahmak
bumpkin
hödük, kıro
bumpkin
i. budala kimse, ahmak kimse; den. seren, bumba, kuntra mataforasi.
BUMPTIOUS
KENDİNİ BEĞENMİŞ
BUMPTIOUS
KİBİRLİ
BUMPTIOUS
UKALÂ
bumptious
(başkalarının düşüncelerine) saygısız, kaba
bumptious
kibirli
bumptious
mağrur
bumptious
s. kendini begenmis, magrur, kibirli. bumptiously z. kendini begenmiscesine.
bumptiousness
kibirlilik
bumpy
1.yamru yumru, çıkıntılı, tümsekli, bozuk, 2.iyi kötü, şöyle böyle, 3.düzensiz, bozuk tempolu
bumpy
arızalı
bumpy
engebeli
BUMPY
İNİŞLİ ÇIKIŞLI
bumpy
s. tumsekli, engebeli, yamri yumru. bumpily z. tumsekli bir sekilde. bumpiness i. tumsekli olus.
BUMPY
SARSINTILI
BUMPY
TÜMSEKLİ
bumpy landing
sert iniş