Translate
"BUN"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
bun
1.kurabiye, çörek, 2.(saç) topuz
bun
çörek
bun
i. corek; corek seklinde kivirimis sac.
BUN
TAVŞAN
BUN
TOPUZ (SAÇ)
bun fight
(önemsiz bir konu üzerine edilen) kavga
buna
buna
buna
i. bir sesit sentetik lastik.
Bunch
1) Cevher damarı; 2) Demet, deste, küme
bunch
1.demet, deste, salkım, 2.grup, 3.demet yapmak, bir araya toplamak, 4.bir araya toplanmak
BUNCH
ÇETE
BUNCH
DEMET
bunch
demet deste
BUNCH
DERMEK
BUNCH
DESTE
BUNCH
DESTE YAPMAK
Bunch
DESTE, DEMET
bunch
f. demet yapmak, bir araya toplamak; salkim halinde meyva vermek.
BUNCH
GRUP
BUNCH
HEVENK
bunch
i. salkim, demet, hevenk, deste, grup, takim; kambur. bunchflower i., bot. yabani corek otu.
BUNCH
KIRIŞMAK
bunch
salkım
BUNCH
TAKIM
BUNCH
TOPLANMAK
bunch
v.demet yap:n.demet
bunch
v.topla:n.salkım
Bunch (of greens/herbs)
Demet
bunch of
demeti
BUNCH OF GRAPES
SALKIM
bunch together
biraraya getir
bunch up
birbirine kenetlen
bunched
v.topla:adj.toplanmış
bunched conductor
demet iletken
bunched cost
götürü maliyet, götürü masraf
bunched frame-alignment signal
demet halinde çerçeve hizalama işareti
bunched income
toplu gelir, götürü gelir
bunches
iki örgü (saç)
bunchy
1. demet halinde, 2. kabarık, şişkin
BUNCHY
DEMET HALİNDE
BUNCHY
KABARIK
bunchy
salkımlar halinde yetişen
bunco
dolandırıcılık
BUNCO
DOLANDIRMAK
bunco
dolandırmak, kazıklamak
bunco
i., A.B.D., k.dili dolandirma.
BUNCO
KAZIKLAMAK
bunco game
dolandırıcılık
buncombe
boş laf
buncombe, bunkum
i., k.dili bos laf, palavra.
buncombe, bunkum
palavra
bund
1. bent, toprak set, 2. rıhtım
bund
dernek
bund
i. rihtim, set; rihtim caddesi.
bund
i., Al. birlik; dernek.
bund
rıhtım
bund
set
bundesrat
i. eski Almanya ve Avusturya parlamentosu.
bundle
1.bohça, çıkın, 2.deste, tomar, 3.paket, 4.bir yığın, 5.paldır küldür gitmek, 6.paldır küldür yollamak, acele ettirmek, 7.tıkıştırmak, sokuşturmak
BUNDLE
ACELE ETTİRMEK
bundle
bağ bohça paket
BUNDLE
Bağ,demet
bundle
belirli bir niteliğe sahip kimse
BUNDLE
BOHÇA
BUNDLE
BOHÇALAMAK
BUNDLE
ÇIKIN
BUNDLE
DEMET
BUNDLE
DESTE
Bundle
Deste; Demet
bundle
i., f. paket, bohca; kundak; yigin; f. toplamak, bohcalamak, kundaklamak, sarip sarmalamak; acele olarak bir yere gondermek; slang sepetlemek; veda etmeden aceleyle gitmek; soyunmadan ayni yatakta yatmak. bundle up sarinip sarmalanmak.
bundle
kundak
BUNDLE
KUNDAKLAMAK
bundle
paket
BUNDLE
SARMAK
BUNDLE
SEPETLEMEK
BUNDLE
TOMAR
bundle
toplamak
bundle
v.paket yap:n.paket
BUNDLE
YIĞIN
bundle of
paketi
Bundle of documentation
Belge paketi
bundle of fibres
lif demeti
bundle of his
his hüzmesi
bundle of rays
ışın demeti
bundle of rights
yasal haklar
BUNDLE OFF
ACELE İLE GİTMEK
bundle off
alelacele göndermek, postalamak
BUNDLE OFF
GÖNDERMEK
BUNDLE OFF
SEPETLEMEK
bundle sb up
birini sarıp sarmalamak
Bundle strength
Demet dayancı
Bundle up
Sarıp sarmalamak sarınıp sarmalanmak
bundle/solution suite
hizmet paketi/çözüm takımı
bundled connection
demetli bağlantı
bundled offer
paket teklif/ayrıştırılmamış teklif
bundled software
donanımla gelen yazılım
Bundling
Desteleme
bundling
n.paketleme:v.paket yap:adj.paketleyerek
Bundy-weld steel tubing
Bundy-kaynaklıçelik boru
bung
1.tapa, tıkaç, 2.fırlatmak, atmak
bung
dövmek
BUNG
FIÇI TAPASI
Bung
Fıçı tapası, tıkaç
BUNG
Fıçı,varil tapası.
BUNG
FIRLATMAK
bung
i., f. tapa; fici deligi; f. tipalamak, agzini tipa ile kapamak; dovmek, hirpalamak. bunghole i. fici agzi. bung up (argo) hirpalamak.
BUNG
SAVURMAK
bung
tapa
bung
tıkaç
BUNG
TIKAMAK
BUNG
TIPA
BUNG
TIPALAMAK
bung in
küt/güm diye çakmak
BUNG UP
KAPAMAK
bung up
tıka
BUNG UP
TIKAMAK
BUNG UP AND BILGE FREE
Fıçı ve varillerin doğru istifi.
bung something in
küt/güm diye çakmak
bung; cork; stopper
tıkamak; mantar
bungalow
bungalov
bungalow
i. tek katli ev.
bungalow
tek katlı ev, bungalov
Bungalows
Bungalovlar
Bungee cords for securing objects
Nesnelerin emniyeti için esnek kordonlar
bunghole
fıçı ağzı
BUNGHOLE
TIPALI DELİK
BUNGLE
ACEMİCE İŞ
BUNGLE
ACEMİCE İŞ YAPMAK
bungle
aptalca hatalar yaparak bir şeyi becerememek
BUNGLE
BECEREMEMEK
BUNGLE
BECERİKSİZLİK
BUNGLE
BERBAT ETMEK
bungle
bozma berbat etme
bungle
f., i. acemice is yapmak, yuzune gozune bulastirmak; i. acemice yapilan is, beceriksizlik.
bungle
v.boz:n.berbat etme
BUNGLE
YÜZÜNE GÖZÜNE BULAŞTIRMAK
bungle
yüzüne gözüne bulaştırmak, bozmak
BUNGLER
ACEMİ
bungler
beceriksiz
BUNGLER
BECERİKSİZ KİMSE
BUNGLING
BECERİKSİZ
bungling
n.bozan:v.boz:prep.bozarak
BUNION
İLTİHAPLI AYAK ŞİŞLİĞİ
BUNION
YANGILI AYAK NASIRI
bunion
ayak baş parmağında oluşan ağrılı şişlik
Bunion
Ayak parmağı şişi (tıp)
bunion
i., tib. ayakta hasi1 olan iltihapli sislik. bunyon.
bunk
1.ranza, 2.kuşet, yatak, 3.zırva, saçmalık
bunk
i., A.B.D., (argo) bos laf, sacma.
bunk
i., f. ranza; k.dili herhangi bir cesit yatak; f. ranzada yatmak; rahatsiz bir yerde yatmak. bunkhouse i. issi yatakhanesi.