Translate
"CORD"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Cord
1) Fitil 2) Damar (cam bozukluğu)3) İplik, sicim, kaytan
cord
1.ip, sicim, 2.tel, şerit, 3.(ses) tel
CORD
BAĞ
cord
bağcık
CORD
BAĞLAMAK
Cord
Fitil
CORD
FİTİLLİ KADİFE
CORD
FİTİLLİ KADİFE GİYSİ
Cord
Gözlük askısı
CORD
İP
cord
kablo
cord
kaytan
cord
kord
cord
kordon
CORD
SİCİM
CORD
ŞERİT
cord
tel (çalgı için)
cord
v.bağla:n.kordon
cord circuit
kordon devresi
Cord stoppers
Kordon durdurucular
cord tyre
kord bezli lastik
cord velvet
fitilli kadife
cordage
(i). geminin halat takimi, ipler; kutuk olcusu.
cordage
halat takımı, selviçe
Cordage
Şerit
Cordage, rope, twine and netting
Şerit, halat, sicim ve ağlar
cordate
(s)., (bot). yurek seklinde.
cordate
yürek biçiminde
corded
(s). iple baglanmis; kabarik cizgili; kutuk oIcusu ile oIcuIup yigilmis.
corded
1. fitilli, 2. iple bağlanmış, ipli
CORDED
BAĞLI
Corded
Fitilli
corded
v.bağla:adj.bağlanmış
corded ladder
ip merdiven
cordelette
dağcılıkta ip emniyeti almak için kullanılan bir çeşit sağlam ip
CORDIAL
CANDAN
CORDIAL
CANLANDIRICI İLAÇ
CORDIAL
İÇTEN
CORDIAL
LİKÖR
CORDIAL
SAMİMİ
CORDIAL
UYARICI MADDE
CORDIALITY
İÇTENLİK
CORDIALITY
SAMİMİYET
CORDIALLY
CANDAN
CORDIALLY
CANLANDIRICI OLARAK
CORDIALLY
İÇTENLİKLE
CORDIALLY
SAMİMİ OLARAK
CORDIALLY
SAMİMİYETLE
cordial
(s)., (i). samimi, yurekten, candan; (i). Iikor. cordial greeting samimi selam. cordiality (i). samimiyet. cordially (z). candan, samimiyetle.
cordial
1.candan, yürekten, içten, sıcak, dostça, 2.meyve suyu, 3.likör
cordial
candan
cordial
samimi candan
cordial
samimiyetle
cordial
yürekten
Cordial glass
Likör bardağı
cordial reception
içten kabul
cordiality
içtenlik
cordiality
samimiyet, dostluk
cordially
içtenlikle, yürekten
Cordierite
Kordierit; Demal-Silikat
Cordierite glass-ceramic
Kordierit cam seramiği
Cordierite porcelain
Kordierit porseleni
Cordierite whiteware
Kordierit beyaz eşya
cordiform
(s). yurek seklinde.
cordillera
özellikle büyük kara parçaları üzerinde bir eksen oluşturan dağ sırası
cordite
(i). dumansiz barut.
cordite
1. kordit, 2. dumansız barut
Cordite
Dumansız barut
cordite
kordit
cordless
kordonsuz
Cordless
Kordonsuz, kablosuz, telsiz
cordless modem
radyo modemi, telsiz modem
Cordless modems
Kablosuz modemler
cordless radio fixed part (CRFP)
kordonsuz telsiz sabit bileşeni
cordless switchboard
kablosuz anahtar takımı, kablosuz anahtar panosu, kablosuz santral
cordless telephone
kordonsuz telefon
cordless telephone profile
kordonsuz telefon şartı
Cordless telephones
Kablosuz telefonlar
cordon
(i). kordon.
cordon
1.polis kordonu, askeri kordon, 2.kordon, şerit, 3.(off ile) kordon altına almak
cordon
insan dizisi
cordon
kordon
CORDON
KORDON ALTINA ALMAK
cordon
kordon görevli veya araçlardan oluşan dizi
Cordon
Şerit kurdele, kordon
Cordon sanitaire
Güvenlik kuşağı
CORDON BLUE
ÖNEMLİ KİMSE
CORDON OFF
KORDON ALTINA ALMAK
cordon off
kuşat
cordon something off
kordon altına almak
cordonnet
kordone
cordovan
(i). sahtiyan gibi ince ve renkli deri.
cordovan
ince ve renkli deri
Cordovan bees
cordovan arılar
cords
fitilli kadife pantolon
corduroy
(i)., (s). fitilli kadife, cizgili kadife; (cog). bu kumastan yapllan pantolon; (s). fitilli kadifeden yapilmis; corduroy road bilhassa batakliklari gecmekte kullanilan ve kutuklerden yapilmis yol.
corduroy
1.fitilli kadife kumaş, 2.ç. fitilli kadife pantolon
corduroy
fitilli kadife
Corduroy
Fitilli kadifeler
CORDWAINER
AYAKKABICI
cordwise
kordon hattı boyunca
cordwood
(i). istif edilmis odun.