Translate
"DOC"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
DOC
DOKTOR
docent
(i). bazi (A.B.D.). universitelerinde okutman.
DOCENT
OKUTMAN (ÜNİV.)
doch
bununla birlikte
doch an doris
son içki
DOCILE
UYSAL
DOCILE
YUMUŞAK BAŞLI
DOCILITY
UYSALLIK
DOCILITY
YUMUŞAK BAŞLILIK
docile
(s). uysal, halim selim, yumusak basli. docil’ity (i). yumusak baslilik, uysalik.
docile
söz dinler
docile
uslu uysal
docile
uysal
docile
yumuşak başlı, uysal
docile; gentle
uysal
docility
yumuşak başlılık
dock
(i). karabugdaya benzer bir ot. patience dock labada, (bot). Rumex patientia sour dock kuzukulagi, (bot). Rumex acetosa.
dock
(i). mahkemede sanik yeri.
dock
(i)., (f)., (zool). hayvan kuyrugunun etli kismi; (f). kuyrugunu kesmek; ucret, indirmek.
dock
1.rıhtım, 2.gemi havuzu, dok, 3.(mahkemede) sanık yeri, 4.(kuyruğunu) kesmek, 5.(ücret, vb.) kısmak, azaltmak, kesmek, 6.(gemi) limana girmek, 7.limana sokmak
Dock
1.TERSANE(gemi) 2.SANIK İSKEMLESİ 3.DOK
DOCK
AZALTMAK
DOCK
DOK
DOCK
DOKA ÇEKMEK
DOCK
EYER KUSKUNU
DOCK
GEMİ HAVUZU
dock
havuz liman
dock
(i)., (f)., (den). havuz, gemi havuzu, dok: iskele, rihtim; (f). rihtima yanasmak, havuza cekmek, havuza girmek. dockage (i). havuz veya rihtim ucreti. docker (i). havuz veya tersane iscisi. dockmaster (i). tersane muduru. dockyards (i). tersane. floating
dock
indirmek
DOCK
KESİNTİ
DOCK
KESMEK
DOCK
KISA KESİLMİŞ KUYRUK
DOCK
KISALTMAK
DOCK
KUYRUĞUN KEMİKLİ KISMI
DOCK
KUYRUĞUNU KISALTMAK
DOCK
RIHTIM
Dock
Rıhtım, dok, gemi havuzu
DOCK
RIHTIMA YANAŞMAK
DOCK
SANIK YERİ (MAHKEMEDE)
DOCK
TERSANE
DOCK
UZAYDA BAŞKA GEMİYE KENETLEMEK
DOCK
UZAYDA KENETLENMEK
dock
ücret
dock
v.rıhtıma yanaş:n.tersane
DOCK
YÜK RAMPASI
dock charges
rıhtım resmi
dock company
rıhtım şirketi
dock dues
rıhtım ücreti
DOCK PASS
1)Ödenen dok ücreti makbuzu. 2)Diğer bir anlamıda geminin hareketine izin veren resmi belge.
dock receipt
rıhtım makbuzu
dock shed
rıhtım hangarı
dock strike
rıhtım işçilerinin grevi
dock warehouse
rıhtım antreposu
dock warrant
dok makbuzu, ambar makbuzu, resepis
dock worker
dok işçisi, havuz işçisi
dockable
kenetlemeli, kenetlenir
DOCKAGE
DOK ÜCRETİ
DOCKAGE
DOKA ALMA
dockage
havuz ücreti
DOCKAGE
İSKELE
DOCKAGE
KESİNTİ
DOCKAGE
RIHTIM ÜCRETİ
DOCKED,TO BE
Gemiyi havuzlamak
DOCKED,TO BE UN
Gemiyi havuzdan çıkarmak
docker
rıhtım çalışanı
docker
rıhtım işçisi
DOCKER
Tersane yada rıhtım işçisi.
docket
(i)., (f)., (huk). ozet, hulasa; (huk). karar defteri; (huk). bekleyen davalar listesi; gundem, yapilacak isler listesi; paket etiketi; (f). ozetlemek, hulasa etmek, listeye kaydetmek; etiket yapistirmak. on the docket yapilacak isler listesinde, gundemde
docket
1. etiket, 2. gümrük makbuzu, 3. karar defteri, 4. özetlemek, listeye kaydetmek, yaftalamak
DOCKET
ADRES ETİKETİ
DOCKET
BEKLEYEN DAVALAR LİSTESİNE KAYDETMEK
DOCKET
ETİKET
DOCKET
ETİKETLEMEK
DOCKET
GÜMRÜK MAKBUZU
docket
gündem
DOCKET
İŞ LİSTESİ
docket
iş listesi
DOCKET
LİSTEYE KAYDETMEK
docket
özetlemek
DOCKET
Yük hakkında bilgi veren yafta,etiket.
DOCKING KEEL
Havuzlama omurgası.Buna Grounding Keel de denir.
DOCKING PLAN
Gemi havuzlamalarında kullanılan plan.
DOCKING PLUG
Balast tanklarının sularını boşaltmak için yapılmış tanklar.
DOCKING STRESS
Geminin havuzlanmasında,altından sular çekildikçe gemi bünyesinde meydana gelen stres.
DOCKING SURVEY
Havuza giren gemiye yapılan muayene,kontrol.
Docking installations
Liman, dok tesisleri
docking station
genişleme birimi/ yanaşma terminali
docking station
kenetlenme istasyonu
dockmaster
1. dok müdürü, tersane müdürü, 2. rıhtım müdürü
docks
iskele, rıhtım
DOCKYARD
DOK
dockyard
tersane
DOCKYARD
Tersane.
DOCSIS external physical interface (DEPI)
DOCSIS harici fiziksel arayüz
DOCSIS IPTV bypass architecture (DIBA)
DOCSIS IPTV atlama mimarisi
DOCSIS over passive optical network (DPON)
pasif optik ağ üzerinden DOCSIS
DOCSIS timing interface (DTI)
DOCSIS zamanlama arayüzü
doctor
1.doktor, hekim, 2.doktora yapmış kişi, doktor, 3.diş doktoru, dişçi, 4.iyileştirmek, tedavi etmek, 5.değiştirmek, saptırmak, 6.(hayvan) kısırlaştırmak
DOCTOR
DEĞİŞTİRMEK
doctor
doktor
Doctor
Doktor, kusurkaplayıcı; Yamacı(yüzey); Doktor, hekim (tıp)
doctor
düzeltmek
DOCTOR
GEMİ AŞÇISI
DOCTOR
HADIM ETMEK
DOCTOR
HEKİM
DOCTOR
İLERİ GELEN
DOCTOR
ONARMAK
DOCTOR
SULANDIRMAK
doctor
tabip
DOCTOR
TEDAVİ ETMEK
DOCTOR
ÜZERİNDE OYNAMA YAPMAK
doctor
v.düzelt:n.doktor
doctor
veteriner
DOCTOR
YAMAMAK
doctor blade
rakle bıçağı, sıyırma bıçağı
doctor can’t help her
doktor ona yardım edemez
doctor can’t help him
doktor ona yardım edemez
doctor coat
doktor önlüğü
doctor control
doktor kontrolü
doctor delay
doktor gecikmesi
doctor in charge
nöbetçi doktor
doctor knife
rakle bıçağı, sıyırma bıçağı
doctor livingstone i presume?
sandığım/tahmin ettiğim kişisiniz değil mi?
doctor livingstone, I presume?
siz osunuz sanırım (19. yüzyıl’da afrika’da kaybolan iskoç kaşif david livingstone’u bulan h.m. stanley’in kayıp kaşifi ilk gördüğünde ağzından çıkan sözlere ithafen)
doctor livingstone, I presume?
siz osunuz, değil mi? (19. yüzyıl’da afrika’da kaybolan iskoç kaşif david livingstone’u bulan h.m. stanley’in kayıp kaşifi ilk gördüğünde ağzından çıkan sözlere ithafen)
doctor livingstone, I presume?
sizi buldum sanırım (19. yüzyıl’da afrika’da kaybolan iskoç kaşif david livingstone’u bulan h.m. stanley’in kayıp kaşifi ilk gördüğünde ağzından çıkan sözlere ithafen)
doctor on call
nöbetçi doktor
Doctor on duty
Nöbetçi doktor
doctor on standby
icapçı doktor
doctor on standby duty
icapçı doktor
doctor on standby service
icapçı doktor
doctor’s assistant
doktor yardımcısı
doctor’s narrative
doktor anlatısı
doctor’s supervision
doktor gözetimi
doctoral
doktora ait
DOCTORAL
DOKTORLUK
DOCTORAL
DOKTORLUK İLE İLGİLİ
doctoral
doktorsal
Doctoral Program
Doktora Programı
DOCTORATE
DOKTORA
doctored image
değiştirilmiş resim
doctored photo
değiştirilmiş fotoğraf
doctored video
değiştirilmiş video
doctoring
(kendi çıkarlarına göre vb) düzeltme/değiştirme
doctor-patient confidentiality
doktor hasta gizliliği
doctor-patient relation
doktor hasta ilişkisi
doctor-patient relationship
doktor hasta ilişkisi
Doctors’ instrument cases (containers)
Doktorların alet çantaları (kutular)
DOCTRINAIRE
DOKTRİNCİ
DOCTRINAIRE
KURAMCI