Translate
"DOT"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
dot
(f). (ted, ting) noktalamak, benek benek dagitmak; sik olarak yayilmak.
dot
(i). nokta, ufak leke, benek; Mors alfabesinde nokta; (mat). carpma isareti; (mat). ondalik nokta; (muz). noktadan sonra konan ve uzatma ifade eden nokta. dot the i’s and cross the t’s bir seyi dogru olarak ifade etmek. on the dot k.dili dakikasi dakikasi
Dot
1) Nokta 2) Benek 3) Küçük parça
dot
1.nokta, 2.benek, 3.noktasını koymak, 4.noktasını koymak
dot
belirli bir zaman
dot
benek
DOT
BENEKLEMEK
DOT
DAĞITMAK
DOT
Mors işaretinde nokta.
dot
nokta
DOT
NOKTA KOYMAK
DOT
NOKTALAMAK
DOT
SERPİŞTİRMEK
dot
v.nokta koy:n.nokta
dot cycle
nokta periyodu
dot file
nokta dosyası
dot frequency
nokta frekansı
dot generator
nokta üreteci
dot graphics
benekli grafik
Dot mapping
Noktalı haritalama
dot matrix
nokta matris
dot matrix printer
iğneli yazıcı
dot matrix printer
nokta vuruşlu yazıcı
dot pitch
nokta sıklığı
dot pitch
nokta uzakığı
dot pitch
nokta uzaklığı
dot printer
nokta basıcı, nokta yazıcı
dot printer
nokta yazıcı
dot product
nokta çarpımı
Dot product
Sayıl çarpım, skaler çarpımı(mat.)
dot screen
nokta ekranı
DOT SMB. ONE
GEÇİRMEK
DOT SMB. ONE
KOYMAK
DOT SMB. ONE
YUMRUK ATMAK
DOT THE I’S
AÇIKLAMAK
dot your i’s and cross your t’s
işin doğru yapıldığından emin ol
dotage
(i). bunaklik; duskunluk, iptila, asiri sevg.i dotard (i). bunak kimse.
dotage
bunaklık
DOTAGE
BUNAMA
DOTAGE
DÜŞKÜNLÜK
DOTAGE
İHTİYARLIK
DOTAGE
TUTKU
dotant (obsolete)
orta zeka geriliği
dotard
1. bunak, 2. moruk
dotard
bunak
DOTARD
BUNAMIŞ
DOTARD
MORUK
dote
(f)., on veya upon ile asiri sevmek, duskun olmak; bunamak. dotingly (z). duskunlukle; bunakcasina.
dote
(on/upon ile) çok sevmek, üzerine titremek
DOTE
BUNAMAK
dote
bunamak düşkün olmak
dote
çok sev
DOTE
DELİCESİNE SEVMEK
DOTE
TUTKUN OLMAK
DOTE
ÜZERİNE TİTREMEK
dote (dialect)
orta zeka geriliği
dote on
bunamak
dote on
düşkün ol
dote upon
aşırı sevmek, düşkün olmak
dote upon
düşkün ol
doth
eski do’nun ucuncu sahis tekili .
DOTING
ÇOK SEVEN
DOTING
DÜŞKÜN
doting
düşkün, üzerine titreyen
dot-matrix
nokta matris
Dot-matrix
Nokta-nokta (basım)
Dot-matrix printers
Nokta vuruşlu yazıcılar
dots per inch
inç başına nokta sayısı
dots per inch; dpi
inç başına nokta sayısı, dpi
dot-spot
beneklemek
dotted
1. noktalı, 2. benekli
DOTTED
BENEKLİ
dotted
noktalı
dotted
v.nokta koy:adj.noktalı
dotted border
noktalı kenarlık
dotted curve
noktalı eğri
dotted line
bir belgenin imza yeri
dotted line
noktalı çizgi
dotted line
noktalı doğru
dotted line recorder
noktalı kaydedici
Dotted line recorder
Noktalı yazıcı
dotted outine box
noktalı çerçeve
dotted pattern
noktalı dizin
dotted underline
noktalı altçizgi
dotterel
(i). Charadriidae familyasindan bir cins kus, dag yagmur kusu, (zool). Eudromias morinellus.
dotterel
ahmak
dotterel
dağ yağmur kuşu
dottle
(i). ictikten sonra piponun icinde kalan tutun kalintisi.
DOTTLE
PİPODAKİ TÜTÜN ARTIĞI
Dottle
Tütün kalıntısı (pipo)
dotty
(s). noktali, benek benek; k.dili sarsak, aptal, budala.
DOTTY
APTAL
DOTTY
BENEKLİ
dotty
budala
DOTTY
KAÇIK
DOTTY
NOKTALI
DOTTY
SAPIK
dotty
üşütük, çatlak, kaçık
Dot-welding
Nokta kaynağı