Translate
"Distinct"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
distinct
(s). ayri, farkli, baska; bagimsiz, mustakil; acik, vazih, belli. distinctly (z). acikca, vuzuhla; suphesiz, muhakkak, kesin olarak. distinctness (i). vuzuh, aciklik, farkIiIik.
distinct
1.farklı, ayrı, 2.açık, belirgin
distinct
açık
Distinct
AÇIK, ÖZEL, FARKLI
distinct
açıklık
distinct
ayrı
Distinct
Ayrı, bağımsız
distinct
bağımsız
distinct
başka
distinct
belirgin
distinct
farklı
distinct
farklı ayrı
distinct
muhakkak
distinct
müstakil
distinct
şüphesiz
distinct
vazıh
distinct from
den ayrı
distinction
(i). ayirt etme, tefrik, temyiz; fark, idrak; aciklik, vuzuh; nisan, rutbe, paye; sivrilme, yukselme, temayuz; ustunluk. distinction without a differ ence hak olunmayan sivrilme, suni fark.
distinction
1.fark, ayırım, 2.ayrı tutma, ayrı olma, ayrım, 3.üstünlük, 4.ün, şan, saygınlık, 5.nişan, şeref, 6.ödül
distinction
açıklık
distinction
ayırım
Distinction
Ayrım, fark
distinction
fark
distinction
idrak
distinction
nişan
distinction
paye
distinction
rütbe
distinction
sivrilme
distinction
tefrik
distinction
temayüz
distinction
temyiz
distinction
vuzuh
distinction without a difference
farksızlar arasında yapılan ayrım
distinctive
(s). ayiran, ayirt eden, tefrik ve temyiz eden; ozellik belirten. disnctively (z). ayirt ederek, farkli bir sekilde. distinctiveness (i). ayirt edici ozellik.
distinctive
ayıran
Distinctive
ayıran, ayırt eden, tefrik ve temyiz eden
Distinctive
Ayırıcı, belirgin, özel
distinctive
diğerlerinden ayrı, ayıran, özel
distinctive feature
ayırıcı özellik
distinctive property
ayırt edici özellik
distinctive ringing
ayırtedici zil
distinctiveness
ayırt edici özellik
distinctly
açıkça, şüphesiz
distinctly
farklı olarak
distinctness
1. açıklık, 2. fark