Translate
"Era"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
era
(i.) tarih; devir; cag Christian era miladi tarih. Mohammedan era hicri tarih.
era
çağ
ERA
ÇIĞIR
era
devir
era
devir, çağ, zaman, dönem
Era
tarih
ERA
TARİH BAŞLANGICI
ERADIATE
SAÇMAK
ERADIATION
SAÇMA
ERADICATE
KÖKÜNDEN HALLETMEK
ERADICATE
KÖKÜNDEN SÖKMEK
ERADICATE
KÖKÜNÜ KURUTMAK
ERADICATE
YOK ETMEK
ERADICATION
KÖKÜNÜ KURUTMA
ERADICATION
YOK ETME
eradiate
(f.) sacmak, yaymak, nesretmek (isin).
eradiate
saçmak
eradiate
saçmak, yaymak
eradiate
yaymak
eradicable
kökünden sökülebilir
eradicable
ortadan kaldırılabilir
eradicant
yok edici
eradicate
(f.) kokunden sokup atmak, defetmek; mahvetmek yok etmek eradica’tion (i.) yok etme. erad’icator (i.) kokunden soken ve yok eden kimse veya sey.
eradicate
defetmek
eradicate
kökünü kazı
eradicate
toptan yok etmek
eradicate
yok etmek
Eradicate
Yok Etmek, Kökünü Kurutmak
eradicate
yoket
eradicate a virus, to
virüsü temizlemek
eradicating
yok etme
eradication
eradikasyon
Eradication
İmha
eradication
kökünü kurutma, yok etme, sökme
eradication
yok etme
eradication
yoketme
eradicative
yok eden
eradicative
yok edici
eradicator
tahrip eden şey veya kişi
eradicator
yok eden
eradicator
yok eden kişi
erarbasher
dırdırcı kadın
erasable
silinebilir, silinir
erasable optical disc (eod)
silinebilir optik disk (sod)
erasable optical disk
yeniden yazılabilir optik disk
erasable programmable read only memory
silinebilir programlanabilir salt okunur bellek
Erasable programmable read only memory (EPROM)
Silinebilir programlanabilir (EPROM) salt okunur bellek
erasable programmable read only memory (EPROM)
silinebilir programlanabilir sadece okunabilir hafıza
erasable programmable read-only memory
silinir programlanır salt oku bellek
erasable programmable read-only memory
silinir programlanır yalnızca okunur bellek
erasable programmable ROM
silinir programlanır salt oku bellek
erasable storage
silinebilir bellek
erasable storage
silinebilir saklatım, bellek
erase
(bir şeyin) kolayca yok olmasına neden olmak
erase
(f.) silmek, bozmak, kazimak; A.B.D., argo oldurmek. eraser (i.) lastik, silgi. erasion (i.), (tib.) hasta dokulari kazima. erasure (i.) silme, bozma, silinen yerde kalan iz.
erase
(yazı, vb.) silmek
erase
bozma
erase
bozmak
ERASE
KAZIMAK
ERASE
ÖLDÜRMEK
erase
sil
erase
silmek
Erase
silmek, bozmak, kazımak
ERASE
TEMİZLEMEK
erase
tüm izleri silmek
erase
yok etmek
erase bit
silme biti
erase current
silme akımı
erase head
silici kafa
erase head
silme kafası
erase lamp
silme lambası
erase, to
(bellekten) silmek
erasement
yok etme
eraser
silgi
Eraser shields
Silme şablonları
Erasers
Silgiler
Erasers for blackboards
Karatahta silgileri
Erasers for magnetic boards
Manyetik kartlar için silgiler
Erasers, of vulcanised rubber
Silgiler, vulkanize kauçuktan
ERASION
SİLİNTİ
ERASION
SİLME
erasing
n.silme:v.sil:prep.silerek
Erasing
Silme, silip çıkarma
erasing backspace
geriye doğru silme
erasing head
silme kafası
Erasing rubbers
Lastik silgiler
erasion
1. silme, 2. hasta dokuları kazıma
Erasion
Hasta dokuları kazıma (tıp)
Erasor
Silgi
Erasure
1) Silinti 2) Silme
erasure
1. silme, 2. silinti, kazıntı
ERASURE
KAZINTI
ERASURE
SİLİNEN ŞEY
Erasure
Silinti
erasure
silme
erasure signal
silme sinyali