Translate
"FEN"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
fen
(i). bataklik, cayir.
fen
bataklık
fen
bataklık arazi, bataklık
FEN
ÇAYIR
fen
çocuk oyunlarında ilk ben söyledim anlamına gelen bir ünlem
FEN
DÜZLÜK
fence
(f). cit veya parmaklikla etrafini cevirmek: eskrim yapmak: calinmis mal almak veya satmak; kacamakli konusmak. fencer (i). eskrimci.
fence
1.çit, tahta perde, parmaklık, 2.çalınmış eşya alıp satan adam, 3.etrafını çitle çevirmek, 4.eskrim sporu yapmak, 5.baştan savma yanıt vermek, kaçamak yanıt vermek
FENCE
ÇALINTI MAL SATMAK
fence
çit
FENCE
ÇİT İLE ÇEVİRMEK
Fence
Çit; Parmaklık; Tahta perde
FENCE
ENGEL
FENCE
ESKRİM
FENCE
ESKRİM YAPMAK
fence
fens
fence
hazırcevaplık
FENCE
KAÇAMAK CEVAP VERMEK
FENCE
KORUMAK
FENCE
PARMAKLIK
FENCE
SAVUNMAK
fence
v.doğru yanıt vermekten kaçın:n.çit
FENCE IN
ÇİT İLE ÇEVİRMEK
FENCE IN
KAPAMAK
FENCE IN
KİLİTLEMEK
fence in
etrafını çitle çevir
Fence pickets
Çit kazıkları
fence wire
çit teli, parmaklık teli
fenced
v.çitle çevir:adj.çitle çevrili
fencepost error
çitdireği hatası
fencer
eskrimci
fencer mask
eskrim maskesi
Fences
Çitler
Fences
Parmaklık ve çitler
fence-sitting
iki uç arasında tarafsız olma durumu
FENCING
ÇİT
FENCING
ESKRİM
FENCING
KAÇAMAKLI CEVAP VERME
FENCING
PARMAKLIK
fencing
(i). eskrim; kacamakli cevap verme; cit veya parmaklik malzemesi; bir araziyi cevreleyen cit.
fencing
1.eskrim, 2.çit ya da duvar
fencing
çit veya parmaklık malzemesi
fencing
eskrim
fencing
n.eskrim:v.doğrudan kaç:prep.doğrudan kaçarak
Fencing (Fence)
Çit; Parmaklık; Tahta perde
Fencing components
Parmaklık parçaları
Fencing foils
Meçler
Fencing masks
Eskrim maskeleri
fencing sword
eskrim kılıcı
Fencing wire
Çit teli
Fencing-foil tips
Meç uçları
fend
(f)., eski esirgemek, muhafaza etmek, korumak. Heaven forfend ! Allah esirgesin! Allah korusun! Maazallah!
fend
(f)., off ile kovmak, uzaklastirmak; bir seyin bir yere carpmasina engel olmak. fend for oneself kendini gecindirmek.
fend
(off ile) kendini -den korumak, atlatmak
FEND
KARŞI KOYMAK
FEND
KENDİNİ KORUMAK
fend
uzaklaştırmak
FEND FOR
BAKMAK
fend for
bakmak, temin etmek
FEND FOR
SAĞLAMAK
fend for oneself
kendine bakmak, başının çaresine bakmak
FEND OFF
DEFETMEK
fend off
kov
FEND OFF
KOVMAK
FEND OFF
SAVUŞTURMAK
fend off
savuşturmak, atlatmak, defetmek, kovmak
FEND,TO
Usturmaça tutmak
fender
(i). camurluk; sominenin onune konulan paravana; lokomotif mahmuzu; uzaklastirici sey veya kimse; (den). usturmaca.
Fender
1) Çamurluk; 2) Tampon;3) Paravana; 4) Usturmaca
fender
1.ocak, şömine çerçevesi, 2.Aİ, çamurluk
fender
çamurluk
FENDER
KORUYUCU DÜZEN
FENDER
TAMPON
FENDER
Usturmaça
fender lamp
çamurluk lambası
Fenders
Çamurluklar
fenestra
kemikte küçük delik
fenestra
pencere
fenestral
pencereye ait
fenestrate
delikli, pencereli
FENESTRATION
DELİK AÇMA
FENESTRATION
DELME
FENESTRATION
PENCERE DÜZENİ
fenestration
delik açma
feng shui
’rüzgâr’ ve ’su’ anlamına gelen, doğada var olan yaşam enerjisini, yaşanılan mekânlarda harekete geçirme yöntemlerini gösteren eski bir çin öğretisi
FENIAN
İRLANDANIN BAĞIMSIZLIĞI ÖRGÜTÜ TARAFTARI
fennec
(i). Afrika’da bulunan uzun ve sivri kulakli bir cins ufak tilki, (zool). Fennecus zerda.
fennec
çöl tilkisi
fennel
(i). rezene, raziyane, (bot). Foeniculum vulgare. broad-leaved hog-fennel padisah otu, (bot). Peucedanum ostruthium. giant fennel at kasnisi, (bot). Ferula comunis sea fennel deniz rezenesi, bot Crithmum maritimum.
fennel
rezene
fennel
rezene, dereotu
fennelflower
(i). corek otu, (bot). Nigella sativa.
fennelflower
çörek otu
fenny
(s). bataklik gibi; bataklikli.
FENNY
BATAKLIKLI
fent
parça kumaş
fenugreek
(i). cemenotu, (bot). Trigonella foenum graecum.
fenugreek
çemen
Fenugreek
Çemen Otu
fenugreek
çemenotu
Fenugrek
Çemen