Translate
"GRAND"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
grand
1.ulu, yüce, görkemli, büyük, heybetli, 2.görkemli, parlak, debdebeli, muhteşem, 3.tatlı, güzel, hoş, çok iyi, enfes, mükemmel, 4.baş, yüksek, 5.en önemli, ana, 6.ince, kibar, 7.tam, bütün, genel, 8.(insan) önemli, 9.bin dolar, 10.kuyruklu piyano
GRAND
AĞIRBAŞLI
GRAND
ANA
GRAND
ASİL
grand
azamet
grand
azim
grand
babaanne
GRAND
BAŞ
GRAND
BİN DOLAR
grand
büyük
Grand
BÜYÜK, ZEVKLİ
grand
büyüklük
grand
debdebeli
grand
en önemli
grand
enfes
GRAND
GENEL
grand
gösteriş
grand
heybetli
grand
muazzam
GRAND
MUHTEŞEM
GRAND
ÖNEMLİ
Grand
s. muhtesem, görkemli, ihtisamli, büyük, mühim, k. dili çok güzel, harika. i. k. dili kuyruklu piyano, argo bin dolar
grand
saltanatlı
GRAND
SOYLU
grand
tantanalı
GRAND
ULU
grand duchess
büyük düşes
grand duchess
grand düşes
grand duke
büyük dük
grand duke
grand dük
grand duke
grandük
grand father
büyük baba
grand jury
büyük jüri
grand march
baloda tüm çiftlerin katıldığı törensel yürüyüş
grand national assembly
büyük millet meclisi
grand national assembly of turkey
türkiye büyük millet meclisi
grand national assembly of turkey
türkiye büyük millet meclisi (tbmm)
grand opera
büyük opera
grand piano
kuyruklu piano
grand piano
kuyruklu piyano
grand potential
büyük potansiyel
grand size
büyük beden
grand size
büyük boy
grand slam
sporda bir yılda gerçekleşen tüm büyük şampiyonlukları/turnuvaları kazanma (özellikle tenis ve golfte)
grand total
genel toplam
grand tour
büyük gezi
grand turk
büyük türk
Grand Vizier
1. Sadrazam, 2. sadrazam
grandad
büyükbaba, dede
grandad, granddad
büyükbaba, dede
grandam
1. yaşlı kadın, 2. büyükanne
GRANDAM
BÜYÜKANNE
GRANDAM
NİNE
grandaunt
büyük teyze
grandaunt
büyük teyze/hala
GRANDCHILD
TORUN
grandchild
büyük çocuk
grandchild
torun
granddad
büyük baba
granddad
büyükbaba, dede
GRANDDAD
DEDE
granddaddy
büyük baba
granddaughter
kız torun
GRANDDAUGHTER
TORUN
Grande
yüksek rütbeli adam, ekâbir, itibarlı kimse
grandee
(i.) yuksek rutbeli adam, ekabir, itibarli kimse; Ispanyol veya Portekiz asilzadesi .
grandee
1. yüksek rütbeli kimse, 2. itibarlı kimse
grandee
asil adam
GRANDEE
ASİLZADE
grandee
ekâbir
grandeur
(i.) kibarlik, buyukluk, azamet; ihtisam, guzellik.
GRANDEUR
AZAMET
GRANDEUR
BÜYÜKLÜK
grandeur
büyüklük, görkem
GRANDEUR
GÖRKEM
grandeur
güzellik
GRANDEUR
HEYBET
GRANDEUR
İHTİŞAM
GRANDEUR
KİBARLIK
GRANDEUR
LÜKS
GRANDEUR
SOYLULUK
grandfather
(öncülük, yaşlılık bakımından) dede özelliğine sahip kimse
grandfather
büyükbaba
grandfather
büyükbaba, dede
grandfather
dede
grandfather chair
arkası kabarık ve yüksek oturacak yeri ise geniş koltuk
grandfather clock
büyük sarkaçlı saat
grandfather clock
dolaplı saat
grandfather clock
sandıklı saat
Grandfather clocks
Ayaklı duvar saatleri
GRANDFATHERLY
İYİ KÂLPLİ
GRANDILOQUENCE
LÂFI GEDİĞİNE KOYMA
GRANDILOQUENCE
TUMTURAKLILIK
GRANDILOQUENCE
YERİNDE SÖZ
GRANDILOQUENT
YERİNDE
GRANDIOSE
GÖRKEMLİ
GRANDIOSE
GÖZ ALICI
GRANDIOSE
HEYBETLİ
GRANDIOSE
MUAZZAM
GRANDIOSE
TANTANALI
grandiloquence
tumturaklı söz
grandiloquent
tumturaklı
grandiose
(s.) heybetli, muhtesem, yuksek; goz alici; tantanali, debdebeli, gosterisli.
grandiose
debdebeli
grandiose
gösterişli
grandiose
gösterişli, tantanalı, görkemli
grandiose
heybetli
grandiose
muhteşem
grandiose
tantanalı
grandiose
yüksek
grandiosity
gösteriş yaparak etkileyici veya önemli görünme
grandiosity
muhteşemlik
GRANDMA
ANNEANNE
GRANDMA
BABAANNE
grandma
büyük anne
GRANDMA
BÜYÜKANNE
grandma
büyükanne, nine
GRANDMA
NİNE
GRANDMAMMA
BÜYÜKANNE
GRANDMAMMA
NİNE
GRANDMOTHER
ANNEANNE
grandmother
babaanne
grandmother
büyük anne
grandmother
büyükanne
grandmother
büyükanne, nine
GRANDMOTHER
NİNE
grandmother
tarihsel gelişime sahip ve birbirini takip eden dişil olguların ilki veya en eskisi
GRANDMOTHERLY
ÖZENLE
grandnephew
yeğen oğlu
GRANDNESS
AZAMET
grandness
azamet, büyüklük
grandness
büyüklük
GRANDNESS
İHTİŞAM
grandness
önemli statü
grandniece
yeğen kızı
grandpa
büyük baba
grandpa
büyükbaba, dede
GRANDPA
DEDE
GRANDPAPA
DEDE
grandparent
büyük ebeveyn
GRANDPARENT
BÜYÜKBABA VEYA BÜYÜKANNE
grandparent
büyükbaba ya da büyükanne
GRANDSIRE
DEDE
GRANDSIRE
İHTİYAR ADAM
grandson
erkek torun
GRANDSON
TORUN
GRANDSTAND
SAHNELEMEK
grandstand
tribün
grandstander
etkilemek için abartılı davranan
granduncle
büyük amca