Translate
"HUM"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
hum
1.vızıldamak, 2.(şarkı) mırıldanmak, 3.canlanmak, hızlanmak
HUM
HARIL HARIL ÇALIŞMAK
HUM
HIMLAMAK
hum
horultu, besleme gürültüsü
hum
iç uğultusuna sahip olmak
HUM
MIRILDANMAK
HUM
MIRILTI
HUM
UĞULDAMAK
HUM
UĞULTU
hum
unlem, i., f. (-med, -ming) Ya, oyle mi? Acayip! Him! (tereddut belirten unlem, bir dusuneyim’’ anlamindaki ses); i. bu tur bir unlem; f. tereddut ve hosnutsuzluk unlemi cikarmak. Bak. hem.
hum
v.vınla:n.vınlama
hum
v.vızılda:n.vızıltı
HUM
VINLAMA
HUM
VINLAMAK
HUM
VIZILDAMA
HUM
VIZILDAMAK
Hum
VIZILDAMAK, DUDAK KAPALI ŞARKI SÖYLEMEK
HUM
VIZILTI
HUM
VIZIR VIZIR ÇALIŞMAK
hum and haw
evelemek gevelemek
HUM AND HAW
GEVELEMEK
HUM AND HAW
KEM KÜM ETMEK
hum and noise
uğultu ve gürültü
hum bar
gürültü çizgisi
hum bar
uğultu çizgisi
hum bucker
gürültü giderici
hum bucking coil
uğultu önleme bobini
hum suppression
gürültü bastırma
HUM WITH ACTIVITY
HARIL HARIL ÇALIŞMAK
Human
1) İnsan; 2) İnsancıl
human
1.insana ilişkin, insani, insan ..., 2.insancıl, insanca, insan gibi, insani, 3.insan
human
bilinen bir kanuna göre davranmayan
human
insan
HUMAN
İNSANİ
HUMAN
İNSANLIK
HUMAN
İNSANOĞLU
Human Rights Directorate of the Prime Ministry
Başbakanlık İnsan Hakları Müdürlüğü
human action
insan eylemi
human action
insan hareketi
human activity
çalışma
human activity
insan aktivitesi
human affairs
insan ilişkileri
human agency
insan etkinliği
human agency
insan unsuru/edimi
human agency
insanların seçim yapma ve bu seçimleri yaşam içerisinde uygulama kapasitesi
human anatomy
insan anatomisi
Human and civil rights
İnsanlık ve vatandaşlık hakkı
human and economic geography of turkey
türkiye beşeri ve ekonomik coğrafyası
human assisted
insan destekli
human awareness
insan farkındalığı
human behavior
insan davranışı
human behavior during a disaster
afetlerde insan davranışları
human behaviour
insan davranışı
HUMAN BEING
İNSAN
HUMAN BEING
İNSANOĞLU
HUMAN BEINGS
İNSANLAR
human being
insan
human being
insan, insanoğlu
human being
insanoğlu
human being-environment relations
insan-çevre münasebetleri
human biology
insan biyolojisi
Human blood
İnsan kanı
Human blood; animal blood prepared for therapeutic, prophylactic or diagnostic uses; cultures of micro-organisms; toxins (excluding yeasts)
İnsan kanı; tedavi, korunma veya teşhise yönelik hazırlanmış hayvan kanı; mikroorganizma kültürleri; toksinler (mayalar hariç)
human body
insan bedeni
human body
insan vücudu
human body in literature
edebiyatta insan bedeni
human body temperature
insan vücudu sıcaklığı
human botfly
sinek
human brain
insan beyni
human brain data
insan beyni verisi
human butrylcholinesterase
insan bütirilkolinesterazı
Human Capital
Beşeri sermaye
human capital
insan kaynakları
human carboxylesterase
insan karboksilesesterazı
human centric
insan merkezli
human centric AI
insan merkezli yapay zekâ
human chain
insan zinciri
human chromosomes
insan kromozomlar
human chromosomes
insan kromozomları
human civilization
insan uygarlığı
human communities
insan toplulukları
Human Computer Interface (HCI)
insan ve bilgisayar arayüzü
human computer interaction
insan bilgisayar etkileşimi
human computing
insansı bilişim
Human consumption
Beşeri tüketim
human creation
insan yaratılışı
human creative genius
yaratıcı insan dehası
human creative genius
yaratıcı insan zekası
human cyber-physical system interaction
insan ve siber fiziksel dizge etkileşimi
human death
ölüm
human ecology
insan çevrebilimi
human ecology
insan ekolojisi
Human ecology
Toplumsal çevre bilimi
human endeavour
insan çabası
human endeavour
insan gayreti
Human engineering
1) İnsan yönetimi;2) İnsan aygıtları mühendisliği
human engineering
insan mühendisliği
human equivalent concentration
insan eşdeğer konsantrasyonu
human error
insan hatası
human evolution
insan evrimi
human excrement
insan dışkısı
human existence
insan mevcudiyeti
human existence
insan varlığı
human experimentation
insan deneyi
human face
insan yüzü
human factor
insan faktörü
human factor
insan unsuru
human factors
insan faktörleri
human factors
insanla ilgili etmenler
human factors engineering
insan etmenleri mühendisliği
human factors in communication systems
iletişim dizgelerinde insan unsuru
human factors principles
insan faktörü ilkeleri
human fertility
insan doğurganlığı
human fertility
insan fertilitesi
human figure
insan figürü
human flesh
insan eti
human food
insan besini
human forefoot
insan ön ayağı
human genetics
insan genetiği
human genetics commission
insan genetiği komisyonu
human genome
insan genom
human geography
insan coğrafyası
human geography
insan eylemlerinin dünya yüzeyine yaptığı etkileri ve dünya yüzeyinin insan eylemlerine yaptığı etki
human groups
insan toplulukları
human growth hormone
büyüme hormonu
human happiness
insan mutluluğu
human health
insan sağlığı
human height
insan boyu
human image synthesis
insan görüntü bireşimi
human impact
insan etkisi
human in the loop
döngüde insan
human in the loop
döngüdeki insan
human information processing
insan bilgisinin işlenmesi
human instinct
insan içgüdüsü
Human integrated manufacturing(HIM)
İnsan katkılı imalât
human interest
insan alakası
human interest
insan ilgisi
human interference
insan müdahalesi
human life
insan hayatı
human life
insan ömrü
human life
insan yaşamı
human manure
insan gübresi
human mind
insan aklı
human modeling
insan modelleme
HUMAN NATURE
İNSAN DOĞASI
human nature
insan hali
human nature
insan tabiatı
Human organs
İnsan organları
human papillomavirus
insan papillom virüsü
human performance
insan performansı