Translate
"LACK"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
lack
(i.), (f.) eksiklik, noksan; ihtiyac, gereksinme; yoksunluk, mahrumiyet; (f.) eksigi olmak; ihtiyaci olmak; mevcut olmamak; bir yerde hazir bulunmamak; mahrum olmak; malik olmamak; muhtac olmak; eksikligini duymak .
lack
1.-sizlik çekmek, -den yoksun olmak, 2.olmayış, yokluk, eksiklik, -sizlik
lack
az olmak
lack
-e sahip olmamak
LACK
EKSİK OLMAK
LACK
EKSİKLİK
Lack
EKSİKLİK
Lack
eksiklik, noksan
lack
gereksinme
lack
ihtiyaç
lack
mahrumiyet
LACK
NOKSAN
lack
noksan eksiklik
LACK
OLMAMAK
lack
tümü ile olmama
lack
v.yokluğu çek:n.eksiklik
LACK
YOKLUK
LACK
YOKSUN OLMAK
LACK
YOKSUNLUK
Lack of
Olmaması
LACK OF FOOD
BESLENME YETERSİZLİĞİ
Lack of form
Şekil noksanlığı
LACK OF HARMONY
AHENKSİZLİK
LACK OF MEANS
ÇARESİZLİK
Lack of oxygen
Oksijen eksikliği
Lack of payment
Ödemede eksiklik
lack of time
zaman sıkıntısı
lack of time
zaman yetersizliği
lack of work
çok az iş/çalışma/emek
Lack of, defect, deficiency
Noksanlık
Lack of, deficiency
Eksiklik
LACKADAISICAL
CANSIZ
LACKADAISICAL
UYUŞUK
lackadaisical
(s.) canindan bezmis gibi, cansiz; alakasiz, uyusuk, tembel.
lackadaisical
1. cansız, 2. tembel, ilgisiz, 3. uyuşuk
lackadaisical
cansız
lackadaisical
tembel
lackadaisical
uyuşuk
lackaday
unlem, eski Eyvah !
lackaday!
Eyvah!, Heyhat!
lackey
(i.), (f.) usak, erkek hizmetci; dalkavuk, canak yalayici; (f.) hizmetcilik yapmak, usaklik etmek.
LACKEY
DALKAVUK
lackey
dalkavuk, yağcı, yalaka
lackey
uşak
lackey
uşak dalkavuk
LACKING
EKSİK
lacking
eksik, kayıp, yok
lacking
n.eksik:v.yokluğu çek:prep.yokluk çekerek
lacking
-siz
lacking
yok ise
lackluster
(Ing.) tre (i.), (s.) donukluk; (s.) cansiz.
lackluster
cansız
LACKLUSTER
FERSİZ
LACKLUSTER
MAT
lacklustre
cansız
Lacklustre
Donuk; Cansız; Sönük
LACKLUSTRE
MAT