Translate
"MA"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
MA
ANNE
ma
i., k.dili anne.
ma
kis. Massachusetts.
ma
kis. Master of Arts.
ma boyz doğru yazılışı my boys
çocuklarım
ma’am
efendim
ma’am
i. madam, efendim, hanimefendi (bir cevap veya cumle sonunda kullanilir)
ma’am
madam
ma’am
madam, bayan
Maar
Maar
MAASBANKER
İstavrit,kraça balığı.
mac
yağmurluk
mac-
onek, Iskoc., Irl. oglu, zade (bazen Mc veya M’ olarak yazilir).
macabre
korkunç
MACABRE
ÖLÜME AİT
MACABRE
ÖLÜMLE İLGİLİ
macabre, -ber
dehşetli
macabre, -ber
s. olumu hatirlatan, olumle ilgili; dehsetli, mesum.
macadam
i. makadam, sose; makadam insasinda kullanilan malzeme.
Macadam
Kırma taş; Makadam
macadam
makadam
macadam
şose
Macadam, tarmac and tar sands
Makadam, asfalt ve katran kumlar
MACADAMIZED ROAD
ŞOSE
macadamize
f. makadam usulu ile sose yapmak.
MACARONI
KARMAKARIŞIK ŞEY
MACARONI
MAKARNA
MACARONIC
YABANCI DİLİ TAKLİT EDEREK YAZILAN
macaroni
i. makarna; karmakarisik sey; 18. yuzyilda Ingiltere’de zuppe.
macaroni
karmakarışık şey
macaroni
makarna
Macaroni
Makarnalar
macaroni and cheese
makarna ve peynir
macaroni salad
makarnalı salata
Macaroni timbale
Fırında makarna
Macaroni with eggs
Yumurtalı makarna
Macaroni with minced meat
Kıymalı makarna
Macaroni, noodles and similar farinaceous products
Makarna, şehriye, erişte ve benzeri unlu mamuller
macaronic
s. diger bir dili taklit ederek mizahi bir sekilde yazilan (edebi eser).
MACAROON
ACIBADEM KURABİYESİ
macaroon
badem kurabiyesi
macaroon
bademli kurabiye
macaroon
i. acibadem kurabiyesi.
MacArthur-Forrest cyanide process
MacArthur-Forrest siyanür süreci (Au)
MacArthur-Forrest process
MacArthur- Forrest süreci
Macassar oil
Briyantin
MACAW
AMERİKA PAPAĞANI
macaw
i. tropikal Amerika’ya ozgu iri bir papagan.
macaw
papağan
macaw
uzun kuyruklu bir tür papağan
maccaboy,maccoboy
i. gul kokulu bir cesit enfiye.
MacDougall roasting furnace
MacDougall kavurma fırını
mace
1.gürz, topuz, 2.tören asası
mace
gürz
Mace
Gürz; Topuz
mace
i. goz yasartici bomba imalinde kullanilan kimyasal bir sivi.
mace
i. kucuk hindistancevizi kabugunun ogutulmesiyle elde edilen guzel kokulu bir baharat.
mace
i. ortacagda kullanilan agir topuz; yetki belirtisi olarak kullanilan toren asasi. macebearer i. bu asayi tasiyan gorevli.
MACE
KÜÇÜK HİNDİSTAN CEVİZİ KABUĞU
mace
topuz
MACE
TÖREN SOPASI
Mace pipes
Hava soğutmalı borular(kılavuz çatal-cam)
MACEDONIA
MAKEDONYA
MACEDONIAN
MAKEDONYA
macedonia
i. Makedonya. Macedonian i. s. Makedonyali; Makedonya dili; s. Makedonya ile ilgili.
macedonia
makedonya
macedonian
makedonyalı
macedonian war
makedonya krallığı ile roma arasında m.ö. 3. ve 2. yüzyıllarda meydana gelen dört savaştan biri
macerate
1. sıvıda yumuşatmak, 2. zayıflatmak
macerate
f. kab bir maddeyi sivi bir maddede islatarak yumusatmak; zayiflatmak; zayiflayip erimek macera’tion i. yumusama; zayiflama.
MACERATE
ISLATARAK YUMUŞATMAK
Macerate
Suda bırakarak yumuşatmak
macerate
yumuşat
macerate
zayıflama
macerate
zayıflatmak
maceration
1. maserasyon, 2. yumuşama, zayıflama
Maceration
Islatarak yumuşatma
maceration
maserasyon
maceration juice
maserasyon şerbeti
Macerators for the treatment of sewage
Atıksu, lağım arıtımında kullanılan yumuşatıcılar
mach
i., Mach number hav. Mah sayisi.
Mach
Mach (hız/ses hızı)
Mach
uçağın ses hızına oranla hızı
mach number
mach numarası
mach number
mach sayısı
mach number technique
mach ayarı tekniği
macher
önemli veya nüfuzlu kimse (ironik)
machete
bıçak
machete
büyük bıçak
machete
büyük bir çeşit bıçak
machete
büyük ve keskin bıçak
machete
i. Orta Amerika’da kullanilan bir cins pala.
Machete
orta amerika’da kullanılan bir cins pala, büyük bir çesit biçak
machete
orta ve güney amerika’da şeker kamışı, gür çalılıklar gibi bitkileri kesmek için kullanılan büyük ve ağır bıçaklı bir pala
Machete
Pala
Machetes
Palalar
MACHIAVELLIAN
MAKYAVELCE
MACHIAVELLIAN
SİNSİ VE HİLEKÂR
MACHICOLATION
TEPE MAZGALI
MACHINATE
DOLAP ÇEVİRMEK
MACHINATE
ENTRİKA ÇEVİRMEK
MACHINATE
KUMPAS KURMAK
MACHINATION
DOLAP
MACHINATION
ENTRİKA
MACHINATIONS
DOLAP
MACHINATIONS
ENTRİKA
MACHINE
MAKİNE
MACHINE
MAKİNE İLE YAPMAK
MACHINE
MEKANİZMA
MACHINE DRY
KURUTMA MAKİNESİNDE KURUTMAK
MACHINE SHOP
ATÖLYE
MACHINERY
MEKANİZMA
MACHINERY CASING
Makine dairesi.
MACHINIST
MAKİNİST
machiavelli
i. Makyavel; Makyavel politikasini guden kimse. Machiavellian s. Makyavelce. Machiavellianism i. Makyavelcilik, Makyavelizm.
machiavelli
Makyavelizm
Machiavellian
Makyevelce, sinsi, hilekâr
Machiavellianism
Makyavelizm, hilekârlık
machicolation
tepe mazgalı
machieolation
i. kale siperine saldiran dusmanin uzerine kizgin yag ve eritilmis kursun dokmek icin acilan delik, tepe mazgali. machie’olate f. bu amac icin delik acmak.
machinability
(makinede) işlenebilme, işlenirlik
machinability
işlenebilirlik
Machinability
İşlenebilirlik; Talaşlıişlenebilirlik
Machinability index
İşlenebilirlik belirteci
machinable
(makinede) işlenebilir, işlenir
machinable
işlenebilir
Machinable
İşlenebilir; Talaşlı işlenebilir
Machinable ceramics
Talaşlı işlenebilir seramikler
machinate
1. düzenbazlık etmek, 2. dolap çevirmek
machinate
dolap
machinate
f. duzenbazlik etmek, dolap cevirmek, entrika cevirmek. machina’ tion i., gen .cog. entrika, dolap, duzen. machinator i. duzenbaz kimse.
machination
entrika, kumpas
machination
hile
machinator
entrikacı
machine
1) makina; 2) bilgisayar
machine
1.makine, 2.makineyle yapmak, üretmek
machine
araba
Machine
Makina
Machine
Makina, makine
machine
makine
machine
makine ile yapmak
machine
mekanizma
machine
örgüt
machine
v.makinada işle:n.makina
machine accessible
makine ile ulaşılabilir
machine address
makine adresi
Machine base
Makina ayağı, makina kaidesi
machine bed
tezgah gövdesi
machine bolt
makine cıvatası
machine check
makine arızası