Translate
"PROGRESS"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
progress
1.ilerleme, devam etme, 2.gelişme, ilerleme, iyileşme, 3.ilerlemek, 4.ilerlemek, gelişmek, kalkınmak
PROGRESS
DEVAM ETME
PROGRESS
DEVAM ETMEK
progress
f. ilerlemek, ileri gitmek, gelismek; devam etmek.
PROGRESS
GELİŞME
PROGRESS
GELİŞMEK
PROGRESS
GELİŞTİRME
progress
i. ilerleme, ileri gidis, yukselme, gelisme.
PROGRESS
İLERİ GİTMEK
progress
ilerleme
progress
ilerleme gelişme
Progress
İlerleme, gelişme
Progress
İlerleme; Gelişme
PROGRESS
İLERLEMEK
Progress
ilerlemek, ileri gitmek, gelişmek
PROGRESS
RESMİ GEZİ
progress
v.geliştir:n.gelişme
PROGRESS
YÜKSELME
Progress Billing
Hak ediş
progress by jumps
atlayarak ilerle
progress engineer
geliştirme mühendisi
progress further
daha da ileri gitmek
progress of economic
ekonominin gelişimi
Progress Payment
Hak ediş Ödemesi
progress payment
hakediş
progress report
gelişim raporu
progress report
ilerleme raporu
progress sketch
işlem krokisi
progress support
gelişme raporu
progress with something
bir şey üzerinde çalışmaya devam etmek
Progress, process
İlerleme
PROGRESSION
DEVAM
PROGRESSION
DEVAMLILIK
PROGRESSION
DİZİ
PROGRESSION
İLERLEME
PROGRESSION
SIRA
PROGRESSIVE
DERECE DERECE ARTAN
PROGRESSIVE
GELİŞEN
PROGRESSIVE
İLERİCİ
PROGRESSIVE
İLERLEYEN
PROGRESSIVE
KADEMELİ
PROGRESSIVELY
ARTAN BİR ŞEKİLDE
PROGRESSIVELY
DERECE DERECE
PROGRESSIVELY
DERECELİ OLARAK
PROGRESSIVELY
DEVAMLI OLARAK
PROGRESSIVELY
İLERLEDİKÇE
progressing
devam eden
progression
devam
progression
i. ileri gidis, devam; mat. dizi. arithmetical progression aritmetik dizi. geometrical progression geometrik dizi. progressional s. ilerlemeye ait.
progression
ileri gitme
Progression
İlerleme
progression
ilerleme, gelişme
progression
progresyon
progressive
aşamalı
progressive
aşamalı, adımlı
progressive
ileri
progressive
ileri giden, ilerleyen, kalkınan, gelişen, iyiye giden, aşama yapan, ilerici
progressive
ilerici
Progressive
İlerlemeli; aşamalı, artarak
Progressive
Kademeli, artan
progressive
progresif
progressive
s., i. terakki eden, ileri giden, ilerleyen; ilerlemekte olan; tedrici; terakkiye musait; ilerici; genisleyen, yavas yavas artan; i. siyasette terakki taraftari, erkinci. progressively z. ilerledikce, devamli olarak. progressiveness i. ilericilik.
progressive
tedrici
progressive
yenilikçi
Progressive ageing
Aşamalı yaşlan(dır)ma
progressive aspect
ilerleyen safha
progressive depreciation
yıllara göre artan oranlı amortisman
Progressive die
Adimli (basma, delme vs.) kalibi
Progressive die
Aşamalı işlem kalıbı
Progressive die
Aşamalı kalıp
Progressive Elaboration
Aşamalı Olgunlaşma
Progressive Elaboration Planning
Aşamalı Olgunlaştırma Planlaması
Progressive expansion of the trade
Ticaretin giderek artması
Progressive fracture
Aşamalı kırılma
Progressive method
Aşamalı yöntem(Yalazlı yüzey sertleşt.)
progressive motion
ilerleyen hareket
progressive muscular dystrophia
progresif müsküler distrofi
progressive proofs
gelişmiş prooflar
progressive tax
artan oranlı vergi
progressive transmission
aşamalı iletim
progressively
ilerledikçe
progressively
tedricen, derece derece
progressivism
ilericilik
progressivity
artan oranlılık
progressivity of taxation
kademeli vergilendirme