Translate
"Receive"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
receive
(f.) almak; kabul etmek; haber almak; anlamak, kavramak; tasimak, kaldirmak; ugramak, maruz kalmak. receiving line tesrifatcilar.
Receive
1.ALMAK 2.KARŞILAMAK
receive
1.almak, 2.-e uğramak, maruz kalmak, almak, 3.evine almak, konuk kabul etmek, karşılamak, 4.taşımak, içine almak
receive
al
receive
almak
receive
almak kabul etmek
Receive
Almak, kabul etmek
receive
anlamak
receive
başına gelmek
receive
kabul etmek
receive
kaldırmak
receive
kavramak
receive
taşımak
receive
teslim almak
receive
uğramak
Receive a benefit in kind
Ayni yardım almak
Receive a benefit in kind
Aynî yardım almak
receive a lower salary
daha az maaş almak
receive a result
sonuç elde etmek
receive an order
sipariş almak
receive audio frequency response
alıcı ses frekans tepkisi
receive buffer
alış yastıkbelleği
receive certificate
ruhsat almak
receive file
alma dosyası
receive frame
gelen çerçeve
receive further information
daha fazla bilgiye ulaşmak
receive information
haber almak
receive leg
alış ayağı
receive loudness rating (RLR)
alınan ses yüksekliğinin derecelendirmesi
receive mode
alıcı modu
receive objective loudness rating (ROLR)
alma amaçlı gürültü derecelendirme
receive only
sadece alış
receive only
salt alıcı, salt alır
receive only terminal
salt alıcı uçbirim
receive only terminal
salt alış uçbirimi
receive operation
alım işlemi
receive permission
izin almak
receive power
alış gücü
receive sensitivity
alış duyarlılığı
receive sensitivity
alış hassasiyeti
receive somebody’s blessing
duasını almak
Receive tender
Teklif almak
receive test
alış testi
receive transmit
alıcı verici
receive tuning
alıcı ayarı
receive visa
vize almak
receive, reception
alış
receive, to
almak
receive-audio sensitivity
alıcı-ses hassasiyeti
received
1. teslim alınmış, 2. geçer, cari
received call
gelen çağrı
received data rate
alınan veri debisi
received signal strength
gelen işaret gücü
received signal strength indicator (RSSI)
alınan işaretin şiddet göstergesi
receive-only codec
sadece alma yapan kodlayıcı- kod çözücü
receive-only terminal
salt alış uçbirimi
receiver
(i.) alan veya kabul eden kimse; tahsildar; (huk.) davali mallari idareyle gorevli kimse; calinti mali alan kimse; (kim.) distilasyonda toplama kabi; (fiz.) hava bosaltma tulumbasinin cam kavanozu; ahize, alici, almac. receivership (i.) davali mallarin id
receiver
1.alan, kabul eden kimse, 2.(radyo, vb.) alıcı, 3.ahize, almaç, 4.tahsildar, 5.çalıntı mal alıp satan kimse
receiver
ahize
receiver
alıcı
receiver
alıcı, almaç
Receiver
Alıcı; Almaç; Resever
receiver
tahsildar
Receiver
Yenidoğan battaniyesi
receiver attack-time delay
alıcının tepki verme gecikme zamanı (süre)
receiver co-channel rejection
alıcı ortak kanal bastırması
receiver exciter
alıcı uyarıcı
receiver gain
alıcı kazancı
receiver gain knob
alıcı kazanç düğmesi
receiver honey bees; recipient bees
bal arılarının alıcı; alıcı arılar
receiver local oscillator board
alıcı lokal osilatör paneli
receiver lockout system
alıcıyı kitleme sistemi
receiver noise
alıcı gürültüsü
receiver noise figure
alıcı gürültü sayısı
receiver operating characteristics
karar vericinin etkinliği
Receiver or amplifier valves and tubes
Alıcı ya da yükseltici valf ve tüpleri
receiver release-time delay
alıcının alışa geçmedeki gecikmesi
receiver residual noise level
alıcı artık gürültü seviyesi
receiver spurious radiations
alıcı istenmeyen yayınları
receiver spurious response rejection
alıcı istenmeyen tepki bastırması
receiver terminal
alış uçbirimi
receiver transmitter
alıcı verici
receiver transmitter
alıcı/verici
Receiver vessel
Toplama tankı, toplama kabı
receiver/transmitter
alıcı/verici
receivership
yedieminlik, davalı malların idaresi