Translate
"SECOND"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Second
1) İkinci 2) Saniye
second
1.ikinci, 2.ikinci derecede, 3.diğer, öteki, öbür, 4.saniye, 5.an, göz kırpımı, kısa süre, 6.yardımcı, muavin, 7.(düello) tanık, 8.ç. ikinci kalite mallar, 9.ikinci vites, 10.yardım etmek, bir öneriyi desteklemek, 11.geçici olarak göreve getirmek
Second
1.SANİYE 2.İKİNCİ
SECOND
AN
second
aşağı
second
bir daha
second
bir dakikalık sürenin altmışta biri
SECOND
DESTEK
SECOND
DESTEK VERMEK
SECOND
DESTEKLEMEK
SECOND
DÜELLO ŞAHİDİ
second
i. saniye.
second
ikinci
second
ikinci (kimse/şey)
SECOND
İKİNCİ DERECELİ
SECOND
İKİNCİ OLAN KİMSE
second
ilerletmek
SECOND
NOTA ARALIĞI
SECOND
ÖBÜR
second
saniye
SECOND
YARDIM ETMEK
SECOND
YARDIMCI
second and a half generation (2.5G)
2.5 nesil (2.5 N)
Second ary degree liability
İkinci dereceden sorumluluk
Second attachment notice
İkinci haciz ihbarnamesi
second base
ikinci taban
second cameraman
kamera yönetmeni yardımcısı
SECOND CHILDHOOD
BUNAKLIK
SECOND CHILDHOOD
BUNAMA
second childhood
bunaklık, ikinci çocukluk
second class
1. ikinci sınıf posta, 2. (tren, vb.) ikinci mevki
second class
ikinci sınıf
second class
kalitesiz ürün veya hizmet
SECOND CLASS PAPER
Değeri şüpheli olan poliçe,tahvil,kambiyo senedi.
second deck
ikinci güverte
second degree burn
ikinci derece yanık
Second derivative
İkincil türev(matematik)
second estate
ikinci mülk
Second firing
İkinci pişirme (cam)
second gear
ikinci vites
second generation (2G)
ikinci nesil (2N)
second generation computers
ikinci kuşak bilgisayarlar
second half
ikinci yarı
second hand
ikinci el
second hand
saat kadranında saniye ibresi
second hand
saniye ibresi
second hand store
ikinci el mağazası
Second harmonic microscopy
İkinci uyumlu mikroskopi
second joint
ikinci birleşme
second label; back label
ikinci etiket; arka etiket
second law of motion
ikinci hareket kanunu
Second law of thermodynamics
Termodinamiğin ikinci yasası
Second law of thermodynamics
Termodinamiğin ikinci yasası,isıldevinimin ikinci yasası
SECOND LIEUTENANT
TEĞMEN
second lieutenant
teğmen
second moment
ikinci an
second mortgage
ikinci derece ipotek
second mortgage
ikinci rehin
second nature
huy, tabiat, alışkanlık, âdet
second one
ikincisi
Second Order System
İkinci Derece Düzgeç
second period
ikinci periot
second person
ikinci kişi
second power
ikinci güç
Second priority
İkinci öncelik
second quality
ikinci kalite
second quantum revolution
ikinci nicem devrimi
second ranked operator
ikinci işletmeci
SECOND RATE
İKİNCİ DERECEDE
second rate
ikinci sınıf
SECOND SIGHT
KEHANET
second sight
altıncı his, önsezi
second sitting
gemide iki öğünün ikincisi
Second stage graphitization
İkinci aşama grafitlenme
Second stage superheater
İkinci kızdırıcı, kızdırıcı ikinci kademesi
second string
ikinci sınıf
second thought
sonradan akla gelen
second to none
hiçbirinden geri değil
second window
ikinci optik pencere
secondarily
ikinci derecede
secondariness
ikincilik
secondary
1.ikinci derecede olan, ikinci gelen, ikincil
SECONDARY
Adi fırtına
SECONDARY
ARA (RENK)
secondary
delege
Secondary
Ikincil
SECONDARY
İKİNCİ
secondary
ikinci derecede
SECONDARY
İKİNCİ DERECELİ
SECONDARY
İKİNCİ DERECELİ ŞEY
secondary
ikincil
SECONDARY
İKİNCİL ŞEY
secondary
muavin
secondary
murahhas
SECONDARY
ORTA
SECONDARY
ORTA DERECELİ
SECONDARY
ÖNEMSİZ
secondary
sekonder
SECONDARY
SEKONDER DEVRE
secondary
sonraki
secondary
tali
SECONDARY
TÂLİ
secondary
yardımcı
Secondary air
Sekonder hava, ikincil hava (kazanlarda)
Secondary air duct
Sekonder hava kanalı
Secondary air fan
Sekonder hava fanı
Secondary air nozzle
Sekonder hava nozulu
secondary aldosteronism
sekonder aldosteronizm
secondary amenorrhea
sekonder amenore
secondary anemia
sekonder anemi
secondary authentication
ikincil kimlik doğrulama
secondary authorization
ikincil kimlik yetkilendirme
Secondary auxiliary oil circuit
Sekonder yardımcı yağ devresi
secondary axis
ikincil eksen
secondary bank
ikincil banka
Secondary bonds
İkincil bağlar
secondary bus
ikincil veri yolu
Secondary capital
Katkı sermaye
Secondary cell
Ikincil göze
secondary cell
ikincil hücre
secondary circle
ikincil daire
Secondary circuit
İkincil devre, sekonder devre
secondary class
ikinci sınıf
Secondary coil
Ikincil bobin (elekt)
secondary coil
sekonder bobin, ikinci devre bobini
Secondary colour
İkincil renk, karma renk
secondary colour
karışım rengi
Secondary control oil circuit
Sekonder kontrol yağı devresi
Secondary coolant
Sekonder soğutma sıvısı
Secondary coolant circuit
Sekonder soğutma devresi
Secondary cooling water
Yardımcı soğutma suyu
Secondary cooling water circuit
Yardımcı soğutma suyu devresi
Secondary cooling water pump
Yardımcı soğutma suyu pompası
Secondary creep
İkincil sürünme
Secondary current
İkincil akım
secondary data
ikincil veri
Secondary debt
İkincil borç
Secondary dendrite arms
İkincil dallantıkolları (katılaşma)
Secondary dendrite arms spacing(SDAS)
İkincil dallantı kolları uzaklığı
SECONDARY DEPRESSION
Bir meteorolojik alçak basınç içinde oluşan 2.alçak basınç alanı.Genellikle birincinin etrafında hareket eder ve onunla birleşir.
secondary diagonal
ikincil köşegen
secondary education
orta öğretim
secondary education
orta tahsil
Secondary electron detector
İkincil elektron algılayıcısı
Secondary electron imaging
İkincil elektron görüntülenmesi
Secondary electrons
Ikincil elektronlar;İkincil eksicikler
secondary emission
ikincil salım
Secondary etching
İkincil dağlama
Secondary extinction
İkincil azalım(x-ışınları yeğinliği)
secondary feather
kuşlarda ikinci kanat boğumunda çıkan tüyler