Translate
"SPAT"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Spat
, istiridye yumurtası
spat
1.ağız kavgası, ağız dalaşı, 2.ağız kavgası etmek, ağız dalaşı yapmak
SPAT
AĞIZ KAVGASI
SPAT
AĞIZ KAVGASI ETMEK
SPAT
ATIŞMA
SPAT
ATIŞMAK
spat
dalaşmak
spat
f., bak. spit.
spat
i, gen. cog kisa tozluk, getir.
spat
i., f. (ted, ting) istiridye yumurtasi; f. yumurta dokmek (istiridye).
spat
i., f. (ted, ting) samar, sille: saplak; agiz dalasi; yagmur sakirdamasi; f. sille vurmak; agiz kavgasi etmek, atismak, dalasmak; sakirdamak (yagmur).
SPAT
İSTİRİDYE YUMURTASI
spat
kısa tozluk
SPAT
MÜNAKAŞA
SPAT
ŞAMAR
SPAT
ŞAPLAK
Spat
Tozluk
spat
tükür
SPATCHCOCK
SOKMAK
spate
1.sel, sağanak, 2.büyük sayı/miktar
SPATE
AKIN
spate
büyük miktar
spate
büyük miktarda
SPATE
KALABALIK
SPATE
SAĞANAK
SPATE
SEL
SPATE
SU TAŞKINI
spate , spait
i., Ing. sel; siddetli saganak; denizde gorulen su hortumu. spate of words ansizin icini dokme, konusarak bosanma.
spathe
bürgü
spathe
i, bot. yen, spat, brakte, burgu.
spathe
yen
spathic , spathose
s,. min. ispat tasma benzer, ispatik.
SPATIAL
UZAYA AİT
spatial
uzayla ilgili
spatial
uzaysal
spatial
z. uzamsal; uzaysal.
Spatial
1) Uzaysal 2) Üç boyutlu; üç boyutsal
Spatial
Boyutsal
spatial
uzamla ilgili
spatial
uzamsal
spatial
uzaya ait
spatial analysis
üç boyutlu analiz
Spatial coherence
Uzaysal bağdaşım (ışık)
spatial computation
konumsal bilişim
spatial data
uzaysal veriler, konumsal veriler
spatial data
üç boyutlu veri
spatial data bases
üç boyutlu veri tabanları
spatial data modeling
konumsal veri modelleme
spatial data modeling
uzamsal veri modelleme
spatial data sets
üç boyutlu veri kümeleri
spatial data transfer specification (sdts)
üç boyutlu veri transfer talimatı
spatial data transfer standard (sdts)
üç boyutlu veri transfer standardı
Spatial difference technique
Uzaysal fark yöntemi (görünge ölçümü)
spatial error
konumsal hata
spatial error
uzamsal hata
spatial filter
uzamsal süzgeç
Spatial filter
Uzaysal süzgeç (optik)
spatial filtering
uzaysal süzgeçten geçirme
spatial frequency
uzamsal frekans (sıklık)
spatial frequency
uzaysal frekans
Spatial frequency
Uzaysal sıklık; uzaysal frekans (optik)
Spatial grain size
Üç boyutlu tane büyüklüğü
spatial information
konum bilgisi
spatial information
uzamsal bilgi
spatial light modulator
uzamsal ışık düzenleyicisi
spatial model
üç boyutlu model
spatial quantization
uzamsal nicemleme
spatial resolution
uzamsal çözünürlük
Spatial resolution
Uzaysal çözünüm
spatial reuse protocol (SRT)
mekansal (uzaysal) yeniden kullanma protokolü
spatial variable
konumsal değişken
spatial variable
uzamsal değişken
spatial vision
uzamsal görme
spatially coherent radiation
mekansal uyumlu ışıma
spatially correlated error
konumsal olarak ilintili hata
spatially correlated error
uzamsal olarak ilintili hata
spatiotemporal
hem zamanda hem mekanda var olan/gerçekleşen
spatiotemporal
zaman-uzamsal
spatio-temporal event recognition
uzay-zamansal olay tanıma
Spats
Getrler
Spatter
1) Serpme; saçma 2) Sıçratma;çamurlama 3) Çamur;sıçrantı (Kaynak)
spatter
1.(çamur, vb.) sıçratmak, 2.sıçrayan çamur, vb., 3.serpinti, sağanak
SPATTER
ÇAMUR ATMAK
SPATTER
ÇAMUR LEKESİ
spatter
f., i. serpmek, sicratmak: camurlamak; iftira etmek, serefini lekelemek, camur atmak; i. serpme, sicratma; pitirti; camur lekesi, zifos.
SPATTER
KİRLETMEK
SPATTER
LEKELEMEK
spatter
pıtırtı
SPATTER
SAĞANAK
spatter
serpme
spatter
serpmek
SPATTER
SIÇRAMAK
spatter
sıçratma
SPATTER
SIÇRATMAK
SPATTER
SIÇRAYAN ŞEY
spatter
v.sıçrat:n.serpinti
spatter
zifos
Spatter loss
Sıçrantı yitiği (kaynak)
spatterdash
çamurluk
Spatterdash
Çamurluk; uzun tozluk(giysi)
spatterdash
i, gen. cog. camura karsi giyilen uzun tozluk, camurluk.
spatterdash
kısa tozluk
spatterdock
i. sari nilufer, bot. Nymphaea advena.
spattering
n.sıçrayan:v.sıçrat:prep.sıçratarak
Spatting
Şişme, kabarma, parçalanma(yüzey)
Spatting of refractories
Refrakter parçalanması
Spatula
1) Mablak; spatula; boya bıçağı2) Dilbasan (tıp)
spatula
1.mablak, spatül, boya bıçağı, 2.dilbasan
spatula
deney kaşığı, spatül
spatula
i. mablak, spatula; tib. dilbasan.
spatula
mablak
spatula
spatula
spatula
spatül
spatula shaped
spatula biçiminde
Spatulas (hand tools)
Spatulalar (el aletleri)
Spatulas for cooking
Yemek pişirme spatulaları
spatulate
s. spatula seklindeki, kasik bicimindeki.
spatulate
spatüla gibi