Translate
"Sleep"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
sleep
1.uyumak, 2.yatacak yer sağlamak, 3.uyku
SLEEP
ÇOK HIZLI DÖNMEK
SLEEP
FIRIL FIRIL DÖNMEK
SLEEP
GECELEMEK
SLEEP
KALMAK
SLEEP
KIŞ UYKUSU
SLEEP
ÖLÜM
sleep
uyku
sleep
uyku hali
SLEEP
UYUKLAMAK
SLEEP
UYUMA
sleep
uyumak
Sleep
UYUMAK, UYKU
sleep
v.uyu:n.uyku
sleep all day
tüm gün uyumak
sleep alone
yalnız uyumak
sleep apnea
uyku apnesi
sleep away
uyuyarak geçirmek
sleep deprivation
uyku eksikliği
sleep deprivation
uyku yoksunluğu
sleep disorders
uyku bozuklukları
sleep double
bir yatakta iki kişi yatmak
Sleep in
Otomatik hazır bekleme konumu
sleep in
uyuya kal
sleep in
yatılı çalışmak, yatılı olmak
sleep late
geç saate kadar uyumak
sleep late
geç yat
sleep like a log
kütük gibi uyumak
sleep little
az uyumak
sleep mode
beklemede, nöbette
sleep mode
uyku kipi
sleep mode
uyku modu
sleep naked
çıplak yatmak
sleep on
ertesi güne bırak
sleep on
kararı ertesi güne bırakmak
sleep on it
sabah ola hayır ola
sleep on it
sabah ola hayrola
sleep paralysis
uyku felci
sleep through
boyunca uyumak, uyuya kalıp kaçırmak
sleep through
derin uyu
sleep timeout
uyku zaman aşımı
sleep together
geceyi birlikte geçir
sleep together
geceyi birlikte geçirmek
sleep together
sevişmek, yatmak
SLEEP WITH
CİNSEL İLİŞKİYE GİRMEK
SLEEP WITH
İLİŞKİYE GİRMEK
SLEEP WITH
SEVİŞMEK
SLEEP WITH
YATMAK
sleep with
ile sevişmek, yatmak
sleep with
seks yapmak
sleep with someone
cinsel ilişkide bulunmak
sleeper
1.uyuyan kimse, 2.demiryolu traversi, 3.yataklı tren
SLEEPER
BEKLENMEDİK BİR ÇIKIŞ YAPAN KİMSE
SLEEPER
ÇIKIŞ YAPAN FİLM
sleeper
dış görünüşü kötü ancak performansı mükemmel olan araç
sleeper
i. uyuyan kimse; kis uykusuna yatan hayvan; yatakli vagon; demiryolu traversi; A.B.D., (argo) beklenmedik bir basari kazanan filim veya kitap.
SLEEPER
PİJAMA (ÇOCUK)
SLEEPER
TRAVERS
sleeper
uyku tulumu (bebek)
sleeper
uykucu
SLEEPER
UYUYAN KİMSE
SLEEPER
YATAKLI VAGON
Sleeper cab
Yataklı kabin
sleeper car (us)
sıradan görünüşünün aksine çok yüksek motor gücüne sahip araç
sleeper compartment
uyku bölmesi
sleeper compartment/trim and ornamentation
uyku bölmesi/giydirme ve süsleme
Sleepers
Demiryolu traversleri
Sleepers and parts of sleepers
Traversler ve travers parçaları
SLEEPINESS
UYKULU OLMA
SLEEPINESS
UYUKLAMA
SLEEPING
UYKU
SLEEPING
UYUMA
SLEEPING CAR
YATAKLI VAGON
SLEEPING SALOON
YATAKLI VAGON
sleepiness
uyuklama, uykulu olma
sleeping
1. uyuyan, uykuda, 2. uyku için kullanılan, 3. uyku hali
sleeping
i., s. uyku hali; s. uyuyan, uykudaki; uyku icin kullanilan. sleeping bag uyku tulumu. sleeping Beauty Uyuyan Guzel. sleeping car yatakli vagon. sleeping partner ing. isin idaresine karismayan ortak. sleeping pill uyku hapi. sleeping sickness uyku hastali
sleeping
n.uyuyan:v.uyu:prep.uyuyan
sleeping bag
uyku tulumu
Sleeping bags
Uyku tulumları
Sleeping bags filled with feathers or down
Tüy veya kuş tüyü doldurulmuş uyku tulumları
Sleeping baskets for domestic animals
Evcil hayvanlar için uyku sepetleri
Sleeping berth lamp
Baş ucu lambası
sleeping cabin
uyku kabini
sleeping car
yataklı vagon
sleeping mode
uyku durumu
sleeping mode
uyku kipi
sleeping mode, dormant state
uyku durumu
Sleeping pads
Uyku pedleri
sleeping pill
uyku hapı
sleeping pill
uyku ilacı
sleeping pills
uyku hapları
sleeping room
yatak odası
sleeping sickness
uyku hastalığı
sleeping sickness
uyku rahatsızlığı
sleeping tablet
uyku hapı
sleeping tablet
uyku hapı, uyku ilacı
sleeping-bag
uyku tulumu
SLEEPLESS
DİKKATLİ
SLEEPLESS
HUZURSUZ
sleepless
s. uykusuz. sleeplessly z. uykusuz olarak sleeplessness i. uykusuzluk.
SLEEPLESS
UYANIK
sleepless
uykusuz
sleeplessness
uykusuzluk
Sleepsuit
Tulum
sleeptalking
uykuda konuşma
sleepwalk
f. uykuda gezmek. sleep walking i. uyurgezerlik.
sleepwalk
uyurken gez
sleepwalker
i. uyurgezer kimse.
sleepwalker
uyur gezer
sleepwalker
uyurgezer
sleepwalking
n.uyurgezerlik:v.uykuda gez:prep.uykuda gezerek
sleepwalking
somnambulizm
sleepy
1.yorgun ve uykulu, 2.sessiz, sakin, hareketsiz
SLEEPY
DURGUN
SLEEPY
HAREKETSİZ
SLEEPY
MAHMUR
SLEEPY
MIYMINTI
SLEEPY
MİSKİN
sleepy
s. uykusu gelmis, uykulu; mahmur; uyusuk, tembel; uyuklatici. sleepylittle town gurultusuz ve sakin kasaba. sleepily z. gozlerinden uyku akarak, mahmur halde. sleepiness i. uykulu olma hali.
sleepy
tembel
sleepy
uyku sersemi
sleepy
uykulu
Sleepy
UYKULU, SAKİN
SLEEPY
UYKUSU GELMİŞ
SLEEPY
UYUŞUK
sleepy sickness
uyku hastalığı
sleepy sickness
uyku rahatsızlığı
sleepyhead
i. uykucu kimse, ayakta uyuyan kimse.
sleepyhead
uykucu