Translate
"Spring"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Spring
1) Yay 2) Su kaynağı
Spring
1.İLKBAHAR 2.YAY 3.ÜSTÜNE ATLAMAK 4.PINAR
spring
1.sıçramak, fırlamak, 2.ortaya çıkıvermek, belirivermek, 3.yaylanmak, 4.çıkıp gelmek, 5.sürpriz olarak hazırlamak/yapmak, 6.sıçrama, fırlama, 7.yay, zemberek, 8.makas, 9.esneklik, yaylılık, 10.ilkbahar, 11.pınar, memba, 12.başlangıç, köken, neden
spring
atlama
spring
bahar
spring
başlangıç
spring
bükülmek
spring
çarpılmak
spring
çatlatmak
spring
çıkmak
spring
eğilmek
spring
fırlatmak
spring
gelmek
spring
hamle
spring
ilkbahar
spring
kaynak
spring
memba
spring
menşe
spring
pat diye söylemek
spring
patlatmak
spring
pınar
Spring
Salgı
spring
sıçramak
spring
sıçrayış
spring
sürmek
spring
v.sıçra:n.ilkbahar
Spring
Yaprak yay
spring
yay
spring
yaylanma
spring
yükselmek
spring
zemberek
Spring (Hot spot)
Sıcak nokta (cam fırın)
spring a leak
su sızdırmaya başlamak
spring balance
denge yayı
spring balance
yaylı terazi, yaylı tartaç
Spring balance
Yaylı terazi; yaylı kantar
Spring beam
Atlama kirişi
Spring bearing
Yaylı yatak
Spring bed
Yaylı yatak
spring box
yay kutusu, yay kovanı
Spring bracket seals
Yay kulak takozu
Spring brackets
Kulak takozu
Spring brackets
Yay yatağı
Spring brake cylinder
Yaylı fren silindiri
spring budding
bahar sürgünü
Spring cage
Yaylı bilezik kabı
spring callipers
yaylı pergel
Spring cart
Yaylı araba
Spring chicken
Piliç
spring clamp
yay kelepçesi
Spring clamps for holding papers
Kağıt tutmak için yaylı sıkıştırıcılar
spring cleaning
bahar temizliği
Spring clips
Yaylı kıskaçlar
Spring collar
Yay tablası
Spring compasses
Yaylı pergel
Spring constant
Yağ sabitesi
Spring constant (k)
Yay değişmezi
spring contact
yay kontağı
Spring cup
Yay tablası
spring dwindle
baharda koloninin; zayıflaması
spring equinox
ilkbahar ılımı
Spring expansion
Yay uzaması
Spring extension
Yay uzaması
spring fever
baharın gelmesi ile hissedilen heyecan
spring finger
yay parmağı
spring fork
yay çatalı
spring forth
pat diye önüne çıkmak
Spring hanger
Yaylı askı
spring hive examination
bahar kovan muayenesi
spring hook
sustalı kanca
spring house
eskiden (buzdolabının icadından önce) derelerin üstüne inşa edilen yapı
spring into life
birdenbire canlanıp harekete geçmek
Spring is a pretty season
İlkbahar güzel bir mevsimdir
Spring lamb
Süt kuzusu
spring line
üzengi hattı
Spring load
Yay yükü
Spring lobster
Böcek
spring lock
sustalı kilit, yaylı kilit
spring lock washer
yaylı rondela
spring management
bahar bakımı
Spring mattress
Yaylı somya
spring mattress
yaylı yatak
spring needle
yaylı iğne
spring on
ortaya çıkar
spring on
pat diye söyleyivermek
Spring onions
Taze soğan
spring opposed bellow
yaylı körük
Spring pad
Yay altlığı
spring pin
yaylı pim
spring plate
yay levhası
Spring plate
Yay tablası
spring pressure
yay basıncı
Spring rate
Yay sabitesi
Spring retaining plate
Yay tablası
spring ring
yaylı halka, yaylı bilezik
Spring rools
Çin böreği
Spring salad
Bahar salatası
spring screw
yay vidası
Spring seat
Yay kelepçesi
Spring seat
Yay yatağı
spring seat
yay yatağı, yay oturağı
Spring Semester
Bahar Dönemi
Spring setting
Yay ayarı
spring shackle
makas küpesi
spring shock absorber
yay amortisörü
spring snowflake
gül soğanı hüzbesi
Spring steels
Yay çelikleri
Spring stop
Yaylı tampon
Spring support
Yaylı kaide (örn: kondenserlerde)
Spring suspension
Yaylı süspansiyon, yaylı askı
Spring temper
Yay menevişi
spring tension
yay gergi direnci
spring tide
büyük gelgit
spring up
baş göstermek, çıkıvermek, türemek
spring up
belir
spring up
birdenbire meydana gelmek
SPRİNG WALTZ
ilkbahar valsi
spring washer
yaylı rondela
Spring water
Kaynak suyu
spring water
memba suyu
spring water
memba suyu, pınar suyu
Spring Water
Pınar Suyu
Spring weighed
Yay baskılı
spring weight
yay ağırlığı
spring winding
yay sarma
Spring wood
Bahar kerestesi
Springback
Geri yaylanma
Springback
Yaylanma
springboard
atlama tahtası
springboard
i. tramplen; baslangic noktasi.
springboard
sıçrama tahtası, tramplen
springboard
tramplen
Springboard
Tramplen; atlama tahtası
springbok , -buck
i. Guney Afrika’da bulunan bir cins ceylan zool. Antidorcas marsupialis.
spring-clean
1. bahar temizliği, 2. bahar temizliği yapmak
spring-clean (to)
bahar temizliği yapmak
springe
i. ilmekli tuzak, kus kapancasi.
springe
tuzak, kapan
springer
1. kemer üzengi taşı, 2. atlayan kimse
springer
i. sicrayan sey veya kimse; mim. kemer kivrintisinin basladigi yer ve burada bulunan tas; bir cesit av kopegi; bir cesit geyik; pilic.
springer
piliç
Springer (Skew back)
Kemer yataktaşı
springes to catch woodcocks
ancak ahmakları yakalayacak tuzak
springes to catch woodcocks
sadece kuş beyinlilerin düşeceği tuzak
springhead
i. pinar basi, memba, kaynak.
springhead
kaynak
springhead
memba
springhead
pınar başı
springhouse
eskiden (buzdolabının icadından önce) derelerin üstüne inşa edilen yapı
springhouse
i. pinar uzerine yapilan ve buzdolabi niyetine kullanilan ufak bina.