Translate
"Strain"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
strain
1.soy, ırk, kan, nesil, 2.soydan ya da doğuştan gelen özellik, iz, eser, 3.biçim, tarz, ifade, hava, 4.melodi, ezgi, nağme, 5.(at ile) germek, asılmak, 6.zorlanmak, büyük çaba harcamak, 7.zorlamak, 8.zarar vermek, incitme, 9.(against ile) vücuduyla bastır
strain
aile
strain
aynı özellikteki balıklar
strain
birim şekil değiştirme
strain
birim uzama
strain
burkmak
strain
burkulmak
strain
cins (hayvan için)
strain
çok gayret etmek
strain
eser
strain
gerilim
strain
gerilme
Strain
Gerilme, deformasyon
Strain
Gerinim
strain
germe
strain
i. nesil, soy, silsile, aile; hayvanlarda soy; bahc. islah edilmis bitki cinsi; irk veya millet ozelligi; eser, iz; cuzt sey; ifade, tarz, usul; mizac; nagme, makam; siir parcasi, sarki.
strain
ifade
strain
iz
strain
kendini zorlamak
strain
kucaklamak
strain
makam
strain
mizaç
strain
nağme
strain
nesil
strain
silsile
strain
soy
Strain
Suş
Strain
Süzmek
strain
şarkı
strain
tarz
strain
tür (bitki için)
strain
usul
strain
v.ger:n.gerginlik
strain
zorlama
strain
zorlamak
strain
zorlanma
strain
zorlanma, gerinim
strain (genetics)
soy
strain a point
özel muamele yapmak
strain against
vücuduyla bastırmak, itmek
Strain aging
Gerinim yaşlan(dır)ması
Strain analysis
Sekil degistirme analizi
strain at a gnat and swallow a camel
önemsiz bir şeyi mesele yapıp önemli bir şeye hiç aldırmamak
strain at a gnat and swallow a camel
ufak bir kabahati mesele yapıp büyük bir yanlışa aldırmamak
Strain disc
Gerinimli cam disk
Strain energy
Gerinim erki
strain every nerve
büyük bir çaba göstermek
strain every nerve
elinden geleni yapmak
strain gage
şekil değiştirme ölçer
Strain gauge
Gerilim ölçer, strengeyç
strain gauge
gerilimölçer, uzama ölçeri, strengeyç
Strain gauge
Gerinim ölçeri
Strain hardening
Gerinimsertleş(tir)mesi; pekleş(tir)me
Strain hardening
sekil degistirme sertlesmesi, peklesme
strain hardening
uzama sertleşmesi, gerinim sertleşmesi
Strain hardening exponent
Gerinim sertleşmesi üsteli
Strain markings
Gerinim izleri
Strain marks
Dip izleri (cam)
strain measurement
uzama ölçümü
Strain point
Gerinim noktası; gerinim sıcaklığı (cam)
Strain point
Katılaşma noktası (cam)
Strain rate
Gerinim hızı; Gerinim oranı
Strain rate sensitivity (m)
Gerinimduyarlılığı
Strain relaxation
Gerinim gevşemesi
Strain rods
Gerinim çubukları (presleme)
Strain viewer (Polariscope)
Gerinimizleyici(cam)
Strain-age embrittlement
Gerinim yaşlanması gevrekleşmesi (düşük karbonlu çelik)
strained
1.yapmacık, sahte, zoraki, 2.yorgun, gergin
Strained
Arınmış
Strained
Gerinimli
Strained
germe, gerilme, gerginlik, burkulup incinme, germek, zorlamak süzmek, süzülmek, çabalamak
Strained
Sudan alınmış
Strained
Suyu süzülmüş
strained
v.ger:adj.gerilmiş
Strained castings
Şiş döküm
Strained structure
Gerinimli yapı
Strainer
Filtre
strainer
gerici
strainer
i suzgec; geren kimse; gerici alet.
strainer
süzgeç
Strainer
Süzgeç, filtre
Strainer
Süzgeç.
Strainer
Süzgeç. Barda Boston Shaker’in üzerine tam oturan kenarı spiral telli süzgeç
Strainer
Yağ süzgeci
Strainer core
Maça teknesi; Daraltıcımaça (döküm)
Strainer housing
Süzgeç gövdesi
Strainer unit
Süzgeç
Strainers (household)
Süzgeçler (evde kullanılan)
Strain-free objective
Gerinimsiz nesnel mercek
Strain-hardening coefficient
Gerinim sertleşmesi katsayısı
straining
n.germe:v.ger:prep.gererek
straining screen
ıkınma ekran
Straining stage
Germeli numune tablası(TEM)
Strainometer
Gerinimölçer
Strain-rate sensitivity
Gerinim hızıduyarlılığı
strains and stresses
gerilme ve gerilim