Translate
"TAR"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
tar
1.asfalt, 2.katran, 3.asfaltlamak, asfalt dökmek, 4.katranla kaplamak
TAR
GEMİCİ
tar
i., f. (-red,- ring) katran; f. katranlamak, katran surmek. tar and feather ceza olarak uzerine katran surup tuy yapistirmak. tarwater i. katranli su. tarred with the same brush ayni fikir veya huy- lari olan, ayni maldan, al birini vur otekine.
tar
i., k.dili. gemici.
tar
katran
TAR
Katran.
TAR
KATRANLAMAK
tar
v.katranla:n.katran
Tar (mixture of aromatic and aliphatic constituents, usually obtained from the distillation of coal, lignite or peat)
Katran (taşkömüründen, linyitten veya turbadan damıtılmış); diğer maden katranları
tar and feather
katran tüy cezası
tar board
katranlı levha
Tar brush
Katran fırçası
Tar coating
1) Katran örtü; 2) Katran sürme
Tar decanting
Katran tortusunu ayırma
Tar distilled from coal, lignite or peat
Katran (taşkömüründen, linyitten veya turbadan damıtılmış); diğer maden katranları
tar paper
katranlı kağıt
Tar sand
Katranlı kum
Tar sands
Katran kumu
Tar spraying machines
Katran püskürtme makineleri
TAR,OLD
Deniz kurdu.
TARADIDDLE
YALAN
taradiddle
i., k.dili. yalan .
taradidle
yalan
tarahumara
meksika’nın yerli bir halkı ve bu halkın dili
tarahumara frog
meksika kurbağası
Taranov board
taranov kurulu
TARANTARA
BORU SESİ
tarantella
i. Napoliye mahsus oynak bir dans; bu dansin havasi.
tarantism
dans hastalığı
tarantism
i., tib. dans ve muzik manisi husule getiren sinir hastaligi.
tarantula
büyük zehirli bir örümcek, tarantula
tarantula
i. ruteyla, bir cesit buyuk orumcek, zool. Lycosa tarentula.
TARANTULA
TARANTULA
tarantula
tarantula örümceği
tarascan
meksika ve orta amerika yerlisi
tarawa-makin
2. dünya savaşı sırasında pasifikte yapılan bir savaş
Taraxacum
Hindiba kökü
taraxacum
i., ecza. hindiba koku .
Tar-bearing basic rimming mix
Katranlı tokmaklama karışımı; Katranlı sıkılama karışımı
Tar-bearing beasic refractories
Katranlıbazik refrakterler
tarboard
i. hamuruna katran karistirilan bir cesit saglam mukavva.
tarboard
katranlı mukavva
tarboosh
fes
tarboosh
i., Ar. fes.
tarbrush
i. katran fircasi.
tarbush
ortadoğuda müslüman erkeklerin taktığı fese benzeyen bir çeşit şapka
tarde sed tute
yavaş ama emin adımlarla
tardigrade
s., i. yavas yuruyen; i. suda veya yosunda bulunan mikroskobik hayvan, tardigrad.
tardigrade
yavaş yürüyen
tardiness
1. ağırlık, yavaşlık, 2. gecikme, rötar
tardiness
yavaşlık
tardo
it
tardo
s., z., it., muz. yavas.
tardy
ağır, yavaş, geç, gecikmiş
TARDY
GECİKMİŞ
TARDY
GEÇ
TARDY
GEÇ KALMIŞ
tardy
s. yavas hareket eden; gec kalan veya gelen, geciken. tardily z. gecikerek. tardiness i. gecikme.
tardy
yavaş giden
tare
1.dara, 2.burçak, 3.darasını almak, darasını düşmek
tare
burçak
tare
dara
TARE
Dara.
TARE
DARASINI ALMAK
tare
delice
tare
i. delice, bot. Lolium temulentum; burcak cinsinden bir ot, bot. Vicia sativa.
tare
i., f. dara; f. darasini dusmek .
tare weight
Yakıtsız ve yüksüz taşıt ağırlığı
target
1) hedef, erek; 2) amaç
target
1.hedef, hedef tahtası, 2.amaç, erek, hedef, 3.alay konusu kimse/şey, şamar oğlanı
TARGET
AMAÇ
target
hedef
target
hedef almak
Target
hedef, nisan, hedef, amaç, gaye, maksat. f. -i amaçlamak, -i hedef almak
Target
Hedeflenen
target
i. hedef; nisangah; tenkide hedef olan kimse; demiryolu makasi uzerinde hattin acik veya kapali oldugunu gosteren isaret; yuvarlak kalkan. on target hedefe yoneltilmis. target date hedef edinilen tarih.
TARGET
NİŞAN
target
nişangâh
target
v.hedefle:n.hedef
target acquisition
hedef tanıma
target acquisition system
hedefleme sistemi
target address
hedef adresi
target analysis
hedef analizi
Target and table games and equipments
Hedef ve masa oyunları ve ekipmanları
target area
hedef alanı
target area survey base
hedef sahası ölçme bazı
target company
hedeflenen şirket
target complex
hedef kompleks
target computer
hedef bilgisayar
target concentration
hedef yoğunlaşması
target data
amaç veri
target date
amaçlanan tarih
target directory
hedef dizin
target disk
hedef disk
target doppler
hedef dopleri
target dossiers
hedef dosyaları
target drive
hedef sürücü
target file
hedef dosya
target folders
hedef dosyaları
Target games and equipment
Hedef oyunları ve donanımları
target group
hedef kitle
Target group
Hedef kitlesi
target heading
hedef yönü
Target Indication
Hedef indikasyon
target identification
hedef tanılama
target intelligence
hedef istihbaratı
target language
amaç dil
target language
hedef dil
target language
hedef dil, amaç dil
target language
hedeflenen lisan
target leveling rod
hedef nivelman mirası
target machine
amaç makine
target material graphics
hedef malzeme grafikleri
target materials
hedef malzemeleri
target materials program (tmp)
hedef malzeme programı
target path
hedef yol
target population
hedef insan topluluğu
target positioning
hedef konum verisi
Target price
Hedef fiyat
target program
hedef program
target program
hedef program, amaç program
target program
hedeflenen program
target range
hedef menzili
target registration error
hedef kayıt hatası
Target Schedule
Hedeflenen Zaman Çizelgesi
target system address
hedef sistem adresi
target text
erek metin
target tracking radar
hedef izleyen radar
target tree
hedef ağacı
Target value
Hedef değer
targeted
v.hedefle:adj.hedeflenmiş
targeted cyber-attack
hedefe yönelik siber saldırı
targeted data
hedeflenmiş veri
Targeted Exemptions
Hedeflenen Muafiyetler
targeted killing
hedef gözeterek yok etme
targeted policy
hedeflenmiş politika
targeting
n.hedefleme:v.hedefle:prep.hedefleyerek
Targets
Hedefler
Targets for common Agricultural policy
Ortak Tarım Politikası Hedefleri
Targets for shooting practice
Atış talim hedefleri
targum
i. eskiden Musevilerin kullandigi Arami diline tercume olunan Tevrat kisimlarindan biri.
TARIFF
FİYAT LİSTESİ
TARIFF
TARİFE
TARIFF
VERGİLENDİRMEK
tariff
1.tarife, 2.gümrük vergisi
tariff
i., f. ithalat veya ihracat uzerine hukumetin koydugu vergi; tarife; f. gumruk tarifesi yapmak; vergi koymak. preferential tariff dost memleketlere uygulanan indirimli gumruk tarifesi.
tariff
tarife
tariff
tarife (otel/motel/pansiyon için)
Tariff
Tarife, gümrük tarifesi, gümrük vergisi
tariff barriers
gümrük engelleri