Translate
"TEAR"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Tear
1) Yırtık 2) Gözyaşı
Tear
1.GÖZYAŞI 2.DELİK (kumaş,kağıtta v.b) 3.YIRTMAK
tear
1.gözyaşı, 2.yırtmak, 3.yırtılmak, 4.kopmak, 5.koparmak, 6.hızla ilerlemek, paldır küldür gitmek, 7.(giysi, kâğıt, vb.) yırtık, sökük
TEAR
CAMDAKİ DEFO
tear
damla
TEAR
FIRLAMAK
TEAR
GÖZYAŞI
Tear
gözyaşı, yırtık, yırtmak, koparmak, yırtılmak
TEAR
HIRPALANMAK
tear
i .gozyasi; gozyasina benzer sey; damla; cog. keder. tear bomb goz yasartici bomba. tear gas goz yasartici gaz. in tears aglamakta .weep bitter tears aci aci aglamak .tear’y s gozyaslari ile islanan, goz yaslari ile dolu.
TEAR
KOPARMAK
TEAR
KOPMAK
TEAR
PARALAMAK
tear
sökük
tear
v.yırt:n.gözyaşı
TEAR
YARIK
TEAR
YARILMAK
TEAR
YARMAK
TEAR
YIRTIK
TEAR
YIRTILMAK
TEAR
YIRTMAK
TEAR
YOLMAK
tear a strip off
harcını vermek
Tear and wear
Kullanma suretiyle yıpranma
tear apart
yırtarak ayır
TEAR AWAY
AYIRMAK
TEAR AWAY
KOPARMAK
TEAR AWAY
KURTARMAK
tear between
arasında ikircikli bırakmak
tear between
arasında kararsız bırakmak
tear between
arasında tereddütte bırakmak
tear bomb
göz yaşartıcı bomba
tear down
parçala
TEAR DOWN
SÖKMEK
tear down
yıkmak, alaşağı etmek, yerle bir etmek
tear drop attack
sistemi çökertici (çökerten) saldırı
tear duct
gözyaşı kanalı
tear gas
göz yaşartıcı gaz
tear gas
gözyaşı gazı
tear gland
gözyaşı bezi
tear into
saldır
tear into
saldırmak
tear into pieces
paralamak
tear into pieces
parçalara ayır
TEAR OFF
AYIRMAK
TEAR OFF
KOPARMAK
Tear off
Koparmak; yırtmak
tear one’s hair
saçını başını yolmak
tear one’s heart out
çok üzmek
TEAR ONESELF AWAY
AYRILMAK
TEAR OUT
KOPARMAK
Tear sth off
Çıkarıp atmak
Tear strength
Yırtılma dayancı (çoğuzlar)
TEAR TO PIECES
PARALAMAK
TEAR TO PIECES
PARÇALAMAK
tear to pieces
parçala
TEAR TO RIBBONS
LİME LİME ETMEK
TEAR UP
HARAP ETMEK
TEAR UP
KÖKÜNDEN SÖKMEK
tear up
parça parça et
tear up
yırtarak parçalamak, parça parça etmek
tearaway
gürültücü, vahşi genç
teardown
sök
teardrop
gözyaşı
Teardrop
Gözyaşı damlası
teardrop
i., s. gozyasi damlasi; s. damla seklinde.
tearful
1.ağlayan, gözü yaşlı, 2.ağlamaklı
TEARFUL
ACIKLI
TEARFUL
AĞLAMAKLI
tearful
ağlayan
TEARFUL
DERTLİ
TEARFUL
GÖZÜ YAŞLI
tearful
gözyaşları içinde yapılan
tearful
s. gozyasi dolu, aglayan. tear fully z. aglayarak. tearfulness i. gozyasi ile dolu olma.
tearfulness
gözyaşıyla dolu
teargas
gözyaşı gazı
Tear-gas
Gözyaşartıcı gaz
teargassing
göz yaşı gazı ile saldırma
TEARING
KOCAMAN
TEARING
MÜTHİŞ
tearing
1. çılgınca, korkunç, müthiş, 2. yırtma, 3. yırtılma
tearing
n.ağlayan:v.ağla:prep.ağlayarak
tearing
s., k.dili. cilginca; (Ing.) korkunc, kocaman .
Tearing
Yırtılma
Tearing foil
Emniyet membranı
Tearing strength
Yırtılma dayancı
Tearing strength
Yırtılma dayanımı
tearing variable
yırtılma değişkeni
Tearing1
Yırt(ıl)ma; Parçala(n)ma
Tearing2
Kapanmış kesik yüzey çatlakları(porselen)
tearjerker
i.,( A.B.D.), (argo) asiri derecede kederli hikaye veya filim.
tear-jerker
son derece üzücü
tearless
ağlamayan
tearless
s. gozyasi kesilmis, gozleri kurumus, gozyassiz. tearlessly z. aglamadan, gozyasi dokmeden. tearlessness i. aglamayis.
Tear-off calendars
Yırtılabilir takvimler
tearoom
çay odası
TEAROOM
ÇAY SALONU
tearoom
çay ve hafif yemekler bulunduran lokanta
TEARS
GÖZYAŞI
TEAR-STAINED
YAŞLI
teary
ağlayan