Translate
"TEMPER"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
temper
1.hal, keyif, 2.huy, tabiat, mizaç, 3.kızgınlık, öfke, 4.(metal) sertleştirmek, tavlamak, 5.hafifletmek, yumuşatmak
Temper
1.RUHSAL DURUM 2.KIZGIN
TEMPER
AKORT ETMEK
TEMPER
ÇELİĞE SU VERMEK
TEMPER
HUY
TEMPER
HUYSUZLUK
temper
i .terslik, huysuzluk; mizac, huy, tabiat; kivam, karar, terkip; tav, bir maddenin sertlik derecesi; bir seyin aslini degistirmek icin karistirilan sey. lose one’s temper hiddetlenmek.
temper
karar
temper
katkı maddesi (bir maddeyi kıvamına getirmek için eklenen)
TEMPER
KEYİF
TEMPER
KIVAM
TEMPER
KIVAMINA GETİRMEK
temper
meneviş
temper
mizaç
TEMPER
ÖFKE
TEMPER
RUH HALİ
TEMPER
SERTLEŞTİRMEK
TEMPER
SİNİR
temper
tabiat
temper
tabiat huy
TEMPER
TAV
temper
tavlamak
temper
terkip
temper
v.sertleştir:n.mizaç
temper
yumuşatmak
Temper brittleness
Meneviş gevrekliği
Temper brittleness
Meneviş gevrekliği(çelik)
temper carbon
Temper karbon (Temper d. d.)
Temper carbon
Yumru karbon(temper d.d.)
Temper colours
Meneviş renkleri
Temper embrittlement
Menevişgevrekleşmesi (çelik)
Temper glass
Mikalı cam
Temper mill
Ütüleme haddesi; Temper haddesi
Temper rolled
Yüzey ezimli; Yüzey ezilmiş (hadde)
Temper rolled steel
Yüzey ezimli çelik
Temper rolled steel sheet
Yüzey ezimli çelik sac
Temper rolling
Yüzey ezim haddelemesi;yüzey haddelemesi
Temper time
Meneviş süresi(elektror kaynağı)
temper to
-e göre ayarlamak
Temper water
Kalıp suyu (döküm)
Temper1
Kalıcı gerilim derecesi (cam)
Temper2
İşlem durumu (Al-alaşımları)
Tempera
1) Sulu boya; 2) Sulu boya resim
tempera
i. suluboya.
tempera
suluboya
TEMPERAMENT
AKORT
TEMPERAMENT
COŞKU
TEMPERAMENT
HUY
temperament
huy, tabiat, mizaç, yaradılış, yapı, doğa
temperament
i .tabiat, yaratilis, mizac, mesrep, huy; olcululuk, muvazene, kivam; muz. akort.
temperament
kıvam
temperament
meşrep
temperament
mizaç
Temperament
mizaç, tabiat, huy, karakter
temperament
muvazene
temperament
ölçülülük
TEMPERAMENT
YARADILIŞ
temperament
yaratılış
temperamental
1.değişken doğalı, saati saatine uymayan, 2.yapıdan ileri gelen, tabiatından kaynaklanan
TEMPERAMENTAL
HUY İLE İLGİLİ
temperamental
huysuz
TEMPERAMENTAL
MAYMUN İŞTAHLI
temperamental
s. mizaca veya tabiata ait; degisen mizacli; huysuz, sinirli; azimsiz. temperamentally z. azimsizce.
TEMPERAMENTAL
SAATİ SAATİNE UYMAYAN
TEMPERAMENTAL
SAĞI SOLU BELLİ OLMAYAN
temperamental
sinirli
TEMPERAMENTAL
YARADILIŞTAN OLAN
temperamentally
sinirlice
temperance
1.ılımlılık, itidal, nefse hakimiyet, özdenetim, 2.içki içmeme, alkolden kaçınma
temperance
ılımlılık
TEMPERANCE
ILIMLILK
TEMPERANCE
İÇKİ İÇMEME
temperance
ilimlilik, olcululuk; ickiden kacinma;( eski) kendine hakim olma, sukûnet. temperance drink alkolsuz icecek. temperance hotel (eski )icki bulun durmayan otel. temperance movement icki aleyhinde hareket. temperance society ickiyle mucadele dernegi.
TEMPERANCE
ÖLÇÜLÜ OLMA
TEMPERANCE
ÖLÇÜLÜLÜK
temperance hotel
içki bulundurmayan otel
temperance society
içkiyle mücadele derneği
temperate
1.ılımlı, ölçülü, 2.ılıman, ılık, mutedil
temperate
ılık
TEMPERATE
ILIMAN
temperate
ılımlı
TEMPERATE
İHTİYATLI
temperate
mutedil
TEMPERATE
ÖLÇÜLÜ
temperate
s. mutedil, ilimli iliman, ilik, sarhos edici maddelere duskun olmayan; perhiz yapan. Temperate Zone cog. iliman bolge, donenceler ile kutuplar arasindaki mintika. temperately z.ilimli olarak. temperateness. ilimli olma.
temperate
sıcaklık bakımından ne çok sıcak ne de çok soğuk olan, havanın değişken olduğu iklim kuşağı
temperate climate
ılıman iklim
temperate in
e ılımlı
temperate zone
ılıman bölge
temperateness
1. ılımlılık, ölçülülük, 2. ılımanlık, mutedillik
TEMPERATENESS
AŞIRIYA KAÇMAMA
TEMPERATENESS
ILIMLILIK
TEMPERATENESS
İÇKİ İÇMEME
temperateness
mülayimlik
TEMPERATENESS
ÖLÇÜLÜLÜK
TEMPERATENESS
PERHİZDE OLMA
temperature
1.sıcaklık derecesi
TEMPERATURE
ATEŞ
temperature
ısı
temperature
sıcaklık
Temperature
sıcaklık derecesi, ısı derecesi
Temperature adjustment
Sıcaklık ayarı
Temperature alarm
Sıcaklık alarmı, sıcaklık monitörü
temperature and power supply voltage
sıcaklık ve güç kaynak gerilimi
temperature change
ısı değişimi
Temperature change
Sıcaklık değişimi
Temperature coefficient
Sıcaklık katsayısı
temperature compensated
ısıya dayanıklı
temperature compensated power bridge
sıcaklık uyumlu güç köprüsü
Temperature control
Sıcaklık kontrolu, sıcaklık reglajı
temperature control
sıcaklık kontrolü
Temperature controlled
Sıcaklık kontrollü
temperature controller
sıcaklık denetleme aygıtı
Temperature controller
Sıcaklık regülatörü
Temperature conversion
Sıcaklık çevirimi
Temperature conversion table
Sıcaklıkçevrim çizelgesi
Temperature converter
Sıcaklık konvertörü
Temperature correction
Sıcaklık düzeltmesi
Temperature curve
Sıcaklık eğrisi
Temperature decrease
Sıcaklık azalması
Temperature decrease
Sıcaklık düşüşü
temperature deformations
sıcaklık deformasyonu
temperature deformations
sıcaklık,ısı
Temperature detector
Sıcaklık dedektörü
Temperature deviation
Sıcaklık sapması
Temperature difference
Sıcaklık farkı
Temperature differential
Sıcaklık farkı
Temperature distortion
Sıcaklık bozunumu
Temperature distribution
Sıcaklık dağılımı
Temperature drop
Sıcaklık düşmesi
Temperature drop
Sıcaklık düşüşü, giriş-çıkış sıcaklık farkı (örn: eşanjörlerde)
Temperature equilizing zone
Sıcaklık eşitleme bölgesi (SDM)
Temperature fall
Sıcaklık düşüşü
Temperature fluctuation
Sıcaklık dalgalanması
Temperature gauge
Sıcaklık ölçeri
Temperature gauges
Sıcaklık göstergeleri
Temperature Gradient
Sıcaklık Eğimi
Temperature gradient
Sıcaklık gradyanı, sıcaklık eğimi
Temperature humidity testers
Sıcaklık nem test cihazları
Temperature increase
Sıcaklık artışı
Temperature indicator
Sıcaklık göstergesi
Temperature indicator
Sıcaklıkgöstergeci
Temperature influence
Sıcaklık etkisi
Temperature interval
Sıcaklık aralığı
Temperature level
Sıcaklık düzeyi
Temperature limit
Sıcaklık sınırı
Temperature loss
Sıcaklık kaybı
Temperature measurement
Sıcaklık ölçümü
Temperature measurement device
Sıcaklık ölçer
Temperature measurement device
Sıcaklık ölçüm aygıtı