Translate
"THREAD"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Thread
1) İp; İplik; Tire 2) Diş; vida dişi(şişe)
THREAD
1)İplik. 2)Vida dişi,kılavuz diş.
thread
1.iplik, 2.lif, tel, 3.yiv
THREAD
ARASINDAN GEÇMEK
thread
diş
thread
ileti zinciri
THREAD
İNCE ÇİZGİ
Thread
İP, İPİ İĞNEYE TAKMAK
THREAD
İPE DİZMEK
thread
iplik
THREAD
İPLİK GEÇİRMEK (İĞNEYE)
Thread
iş parçacığı
thread
iş parçası
thread
izlek
THREAD
KAPLAMAK
THREAD
LİF
thread
sıra
thread
silsile
THREAD
TAKMAK (FİLM)
THREAD
TEL
thread
tire
thread
v.geçir:n.iplik
thread
vida dişi
thread
yiv
Thread a needle
İğneye ip geçirmek
Thread cutting
Diş açma, diş kesme(mak.)
thread cutting
diş açma, vida açma
Thread grinding
Diş açma taşlaması(refrak.)
Thread humidifiers (spinning)
İplik nemlendiricileri (iplik eğirme)
Thread inserts
Çakma diş
Thread length
Diş boyu
thread maker
iplik yapan
Thread milling
Diş frezeleme
Thread profile
Diş yanayı
Thread rolling machines for working metal, sintered metal carbides or cermets
Ezerek set (diş) açma makineleri (ovalama makineleri), metalleri, sinterlenmiş metal karbürleri veya sermetleri işlemek için olanlar
Thread separators for looms
Tezgahlar için iplik ayırıcılar
Thread tapping
Diş çekme (mak.)
threadbare
(giysi, vb.) eski püskü, yıpranmış, yırtık pırtık
THREADBARE
BAYAT
THREADBARE
ÇOK ESKİMİŞ
THREADBARE
ESKİ PÜSKÜ
Threadbare
Havsız; Havı dökülmüş; Yıpranmış
threadbare
s. havi dokulmus, yipranmis, pek eski; adi.
threadbare
yıpranmış
threaded
dişli, vida dişli
threaded
silsileli
threaded
zincirlenmiş
Threaded articles, n.e.c., of iron or steel
Başka yerde sınıflandırılmamış yivli ürünler, demir veya çelikten
Threaded connection
Dişli ba ğ lantı
Threaded fastener
Dişli bağlayıcı
Threaded fasteners
Diş açılmış bağlantı elemanları
Threaded fasteners, of iron or steel, n.e.c.
Başka yerde sınıflandırılmamış yivli bağlantı malzemeleri (vida vb.), demir veya çelikten
threaded file
silsileli dosya
threaded file
zincirlenmiş dosya
Threaded finish
Vidalı kafa (şişe)
Threaded flange
Vidalı flanş
Threaded hole
Dişli delik
Threaded insert
Dişli sokuntu, dişli insört
Threaded joint
Dişli bağlantı , dişli geçme
Threaded length
Dişli uzunluk, diş boyu
Threaded piece
Dişli parça
Threaded pin
Dişli pim
Threaded pipe
Dişli boru
Threaded plug
Dişli tapa
Threaded ring
Dişli halka, dişli bilezik
Threaded tube
Dişli boru
threader
iplik geçirici
Threaders
İplik geçiriciler
threadfin
i. berberbaligi, zool. Serranus anthias.
threading
silsileme
threading
vida açma, vida dişi çekme
threading
zincirleme
Threading dies
Diş açma kalıpları
Threading or tapping machines
Diş açma veya vida yuvası açma tezgahları
Threading or tapping machines for working metal (excluding drilling machines)
Set (diş) açma veya yiv açma makineleri (kılavuz ve pafta makineleri), metal işlemek için olanlar (delme makineleri (matkaplar) hariç)
Threading tools
Diş açma takımları
Threading tools for working metal
Metallerin işlenmesine özgü set (diş) açma uçları (birbiriyle değiştirilebilir)
thread-of-life communications
acil haberleşme
Thread-type thermocouple
Vidalı termokupl, vidalı termoeleman
Threadword
Bağırsak solucanı;İplikkurdu; Askarit
threadworm
askarit
threadworm
bağırsak solucanı
threadworm
i. bagirsak solucani, askarit.
THREADY
İNCECİK
THREADY
İP GİBİ
Thready
İplikli; İpliksi; Tel tel; Lifli
THREADY
İPLİKSİ
THREADY
TEL TEL
thready pulse
filiform nabız