Translate
"Tie"
in Turkish Language
English to Turkish
Turkish to English
English
Turkish
Tie
1) Bağ; Düğüm, 2) Sicim; Kırnap,3) Demiryolu traversi; 4) Kravat
Tie
1.BAĞ, BAĞLAMAK, BERABERE 2.BOYUNBAĞI KRAVAT
tie
1.kravat, 2.bağ, 3.beraberlik, sonuç eşitliği, 4.düğüm, düğüm ipi, 5.ayakbağı, bağ, 6.bağlamak, 7.bağlanmak, 8.berabere kalmak, eşit olmak
tie
bağ
Tie
bağ, kravat, travers, bağlamak
tie
bağlamak
tie
bağlantı
tie
bir şeyi başka bir şeye tutturmak için kullanılan nesne
tie
birleştirmek
tie
bitirmek
tie
bitiştirmek
tie
düğüm
tie
düğümlemek
tie
etriye (düşey yapı elemanlarında)
tie
evlendirmek
tie
f. (-d, tying) baglamak, raptetmek; dugumlemek; birlestirmek, bitistirmek; k.dili. izdivacla baglamak, evlendirmek; muz. baglamak; berabere kalmak. tie a can to (argo) kovmak. tie by the leg engel olmak. tie down kayit altina almak, baglamak. tie
tie
kayıt
Tie
Kravat
tie
rabıta
tie
raptetmek
tie
v.bağla:n.bağ
tie bar
gergi çubuğu
Tie beam
Duvar latası
tie beam
kuşak
Tie bolt
Tesbit civatası
tie bolt
tespit cıvatası
tie breaking
beraberlik
tie clip
kravat iğnesi
Tie clips
Kravat klipsleri
Tie Component
Bağ Bileşeni
tie down
1. ayakbağı olmak, 2. zorlamak, 3. bağlamak
tie down
bağlantı parçası
tie flight
bağlantı uçuşu
Tie holders (wardrobe)
Kravat askıları (gardırop)
tie in
iç bağlantı
tie in
uyuşmak, birbirini tutmak, uymak
tie in bunches
demet yapmak
tie line
1) özel bağlantı numarası; 2) santrallarası hat
Tie Line
Denge Bağı / Bağ Çizgisi
tie line
özel bağlantı numarası
tie line
santrallar arası bağlantı hattı
tie oneself in knots
dokuz doğurmak
Tie piece
Bağlama parçası, feder (döküm)
Tie pins
Kravat iğneleri
tie point
bağlantı noktası
tie rod
bağlama çubuğu, gergi çubuğu
Tie rod
Gergi çubuğu
tie strip
bağlantı (kenarlaşma) kuşağı
Tie transformer
Kuplaj trafosu, kuplaj transformatörü
tie trunk
santrallararası gövdeyol
tie up
1. birleştirmek, bağlamak, 2. kısıtlamak
tie up
bağla
tie up
bağlan
Tie vote
Eşit oy
tieanddie, tiedie
i. kumasi dugum atarak boyama islemi.
tieback
i. perdeyi bir yanda tutan serit.
Tieback
Perde tutamağı
Tieback equipment
Ankraj çubuğu donanımları
tied
bağlı
tied
v.bağla:adj.düğümlenmiş
Tied agent
Temsili ajans / acente
Tied loan
Bağlı kredi
tied on
uçak benimle aynı teşkile dahildir’ kodu
tiein
i. baglanti. tiein sale bir sey satin alabilmek icin baska bir seyi de alma sarti.
Tie-line
Bağlama çizgisi (denge çizgeleri)
tie-line network
bağlantı hattı şebekesi
Tiemannite
Tiemanit
Tiepin
Kravat iğnesi
Tiepin (Scarfpin)
Eşarp iğnesi
Tier
1) Sıra; Oturma sırası (tiyatro vb.),2) Bebek önlüğü; Uğurcalık
tier
dizi (üst üste dizilmiş şeylerde)
tier
i. sira, kat; amfide yukselen sira.
tier
kat, sıra, dizi
tier
sıra
tierce
1. yüz doksan litrelik fıçı, 2. üçlü takım
tierce
fıçı
tierce
i. 42 galonluk fici; kil. sabahin ucuncu saati, sabah duasi saati; uclu takim; eskrimde bir vaziyet.
tierce
sabah duası saati
tiered
sıralı
tiered seats
sıralı koltuk
Tie-rod
1) Gergi çubuğu, 2) Bağlama çubuğu, direksiyon rotu (oto)
tierra del fuego
Ates arazisi, Guney Amerika’nin en guney ucundaki taklmadalar.
Ties
Kravatlar
Ties for plants
Bitkiler için bağlar
Ties, bow ties and cravats (excluding articles of silk or silk waste, knitted or crocheted)
Boyun bağı, papyon ve kravat (ipek veya ipek döküntüsünden ve örgü (triko) veya tığ işi (kroşe) olanlar hariç)
Ties, bow ties and cravats, of silk or silk waste (excluding knitted or crocheted)
Boyun bağı, papyon ve kravat, ipek veya ipek döküntüsünden yapılmış (örgü (triko) veya tığ işi (kroşe) olanlar hariç)
Tie-tack
Kravat iğnesi
Tie-tetrahedron
Bağlama dörtyüzlüsü
Tie-triangle
Bağlama üçgeni
tieup
gecikme
tieup
güçlük
tieup
i. gecikme, gucluk; k.dili baglanti, ilgi.
tieup
ilgi
Tie-wrap
Kayış